FT’den Türkiye analizi: Erdoğan ekonomik ortodoksluğu gerçekten benimsedi mi?
Dünyanın önde gelen merkez bankaları faizleri düşürmeyi ertelerken ekonomistler, 2024 yılı dünya ekonomisi büyüme tahminlerini aşağı yönlü revize etmeye başladı.
Merkez bankaları faiz indirimlerine sıcak bakmazken ekonomistler, 2024 için daha da karamsarlaşıyor. Ekonomistlere göre, büyük ekonomilerde faiz oranlarının sürekli yükselmesi, 2023 yılında beklentilerin üzerinde performans gösteren küresel büyümenin önümüzdeki yıl yavaşlayacağı anlamına geliyor.
Consensus Economics danışmanlık şirketi 2024 yılı küresel büyüme tahminini yüzde 2,4’ten yüzde 2,1’e indirdi. Ekonomistler, beklentilerin üstündeki güçlü tüketici talebi ve işgücü piyasaları nedeniyle bu yılki performans beklentilerini yılbaşından bu yana yüzde 1 puan yükseltti. Öte yandan 2023’te daha güçlü ABD ekonomisi ve daha yapışkan enflasyon kombinasyonu gelecek yıl için not indirimlerini tetikliyor.
Financial Times’ın haberine göre, Capital Economics’in kıdemli küresel ekonomisti Simon MacAdam, 2024’teki yavaşlamanın bir kısmının bazı temel etkilerin sonucu olacağını, gelecek yıl büyümenin nispeten yatayda kalacağını söyledi. Ancak ekonomistlerin 2024’teki beklentiler konusunda gerçekten daha iyimser hale geldiklerini de sözlerine ekledi.
ABD’li bankacılık devi Citi’nin baş ekonomisti Nathan Sheets, “Hizmet talebi büyük ölçüde hız kesmeden devam etti, işgücü piyasası güçlü kaldı, ücretler artmaya devam etti. Bu yıl için beklenen zayıflığın bir kısmı 2024’e erteleniyor. ABD de dahil olmak üzere birçok ülkede bir durgunluk (resesyon) olacak, sadece daha geç gelecek” dedi.
Almanya’nın ihracatı, küresel ekonomideki durgunluğun etkisiyle temmuzda aylık yüzde 0,9 azaldı. Almanya Federal İstatistik Ofisi (Destatis), Almanya’nın temmuz ayına ilişkin dış ticaret verilerini açıkladı. Buna göre, ülkede mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış ihracat, temmuzda bir önceki aya kıyasla yüzde 1,5 düşüş beklentisine karşın yüzde 0,9 azalarak 130,4 milyar avro oldu. Temmuzda ithalat ise yüzde 1,4 artarak 114,5 milyar avroya yükseldi. Böylece Almanya’nın mevsim ve takvim etkilerinden arındırılmış dış ticaret fazlası 15,9 milyar avro oldu. Temmuz 2022’de söz konusu fazla da 4,2 milyar avro olarak kayıtlara geçmişti. Temmuz 2022’ye göre ihracat yüzde 1 ve ithalat da yüzde 10,2 geriledi. Analistlere göre, zayıflayan ihracat göz önüne alındığında, Avrupa’nın en büyük ekonomisine sahip Almanya’nın yılın ikinci yarısında yeniden resesyona girme riski giderek artıyor.
ING Küresel Makro Araştırma Başkanı ve Almanya Başekonomisti Carsten Brzeski, konuya ilişkin değerlendirmesinde, “Ticaret, artık Alman ekonomisinin eskiden olduğu gibi güçlü ve dirençli bir büyüme itici gücü değil, daha çok bir engeldir.” dedi. Brzeski, tedarik zincirlerindeki sürtüşmeler ve daha parçalı bir küresel ekonominin bu durumu etkilediğini belirterek, “Çin’in daha önce Almanya’dan satın aldığı malları giderek daha fazla üretebilmesini de ekleyin.” diye konuştu. Alman ekonomisi, geçen yılın son çeyreğinde yüzde 0,4 ve yılın ilk çeyreğinde yüzde 0,1 küçülürken, yılın ikinci çeyreğinde büyüyememişti.
Son yıllarda yaşanan Kovid-19 salgını, tedarik zinciri kesintileri ve Rusya-Ukrayna savaşı gibi çok sayıdaki kriz, Alman ekonomisinin zayıf yönlerini su yüzüne çıkarırken, Çin başta olmak üzere birçok ülkenin Almanya’dan ithal ettiği malları giderek daha fazla üretebilmesi ve yüksek enflasyonla artan faizler Alman ekonomisinin büyümesini daha da zorlaştırıyor. Yavaşlayan küresel büyüme, sanayi üretimdeki düşüş, tüketicilerin yükselen enflasyonla baş etme çabası da Alman ekonomisini olumsuz etkiliyor.