Kuş gribi belası Antarktika’ya dayandı, ilk penguen öldü
Bilim insanları, dünyanın gribe dirençli ilk tavuklarını yaratarak çiftliklerde genetiği değiştirilmiş kümes hayvanlarının önünü açabilecek bir gelişmeye imza attı.
Bilim insanları tavukları gribe karşı direnç kazandırabilirse çiftçilerin düzenli olarak kümes hayvanlarını kuş gribine karşı aşılamasına da gerek kalmayacak. Araştırmacılar yeni bir çalışmayla en azından tavuklar üzerinde hastalık direncini kalıcı olarak değiştirecek yeni bir yönteme imza attı.
Bu çalışmada kullanılan gen değiştirme teknolojisinin adı CRISPR. Bu teknoloji, bilim insanlarının DNA’da hedefe yönelik değişiklikler yapmasına ve genomdaki belli bir yerin genetik kodunu değiştirmesine olanak tanıyan moleküler bir araç. Nature Communications’da yayınlanan çalışmada araştırmacılar bu yaklaşımı, grip virüsünün kopyalamak için ele geçirdiği ANP32A olarak bilinen bir proteinin kodlandığı tavuk genini değiştirmek için kullandı. Gen üzerinde yapılan oylamayla virüsün proteine bağlanarak tavukların içinde çoğalmasını engellenmesi amaçlandı.
Üstelik bu değişiklikler tavuklar için hiçbir olumsuz sağlık sonucu teşkil etmiyor gibi. Zira genetiği değiştirilmiş tavuklar da normal tavuklar gibi yumurtlayabiliyor.
Tabii bunun ne kadar etkili olduğunu tavuklar üzerinde de görmek gerekiyordu. Araştırmacılar önce genetiği değiştirilmemiş 10 tavuğun burun boşluklarına kontrol amaçlı bir doz grip virüsü enjekte etti. Araştırmacıların virüsün son yıllarda büyük salgınlara neden olan versiyonundan daha hafif olanını kullanmış. Kontrol grubundaki tüm tavuklar enfekte olmuş, bu da yetmezmiş gibi kümesteki diğer tavuklara da hastalığı bulaştırıvermiş.
Halbuki genetiği değiştirilmiş 10 tavuktan sadece biri enfekte olmuş ama hem hafif geçirmiş hem de diğer tavuklara hastalığı bulaştırmamış. Deneylerine devam eden ekip bu sefer genetiğiyle oynanmış tavuklara 1000 kat daha güçlü bir virüs dozu vermiş. Bu sefer kuşların yarısı enfekte olmuş. Yine de bu tavukların aynı doza maruz kalan kontrol tavuklarına kıyasla daha düşük seviyelerde virüs salgılamış.
Araştırmacılar daha sonra enfekte olan kuşlardan alınan virüs örneklerini incelediklerinde virüsün mutasyona uğramış halinde çoğalmak için değiştirilmiş ANP32A proteinini kullanabildiğini görmüş. Bu mutasyonlardan bazıları virüsün insan hücrelerinde de daha iyi çoğalmasına yardımcı oluyor ancak araştırmacılar bu mutasyonların tek başına insanlara iyi adapte olmuş bir virüs yaratmak için yeterli olmayacağını belirtiyor.
Araştırmacıların bir diğer bulgusu ise mutasyona uğramış virüsün ANP32A proteininin büsbütün yokluğunda bile aynı ailedeki iki başka proteini kullanarak çoğalabildiğiydi. Bu üç proteinden yoksun tavruk hücrelerinde ise virüs zaten kendiliğinden çoğalamıyordu. Üç proteinden de yoksun tavuk hücreleri son zamanlarda dünyada büyük telaşa yol açan kuş gribine karşı da dirençli çıktı.
Araştırmacıların yeni hedefi bu protein ailesinin üç geninde birden değişiklik yapabilecekleri tavuklar yaratmak. Ancak bir sorun var. Üç geninde birden değişiklik yapılan tavukların normal gelişip gelişmeyeceği ve kümes hayvanı üreticilerinin ihtiyaç duyduğu hızda büyüyüp büyümeyeceği henüz bilinmiyor.