Aylarca hazırlık, dört saatlik görüşme: Ve sonunda Şi-Biden zirvesi

ABD Başkanı Biden ve Çinli mevkidaşı Şi aylar süren hazırlıklar sonucunda yüz yüze görüştü. Uzun zirvedeki konular listesi de uzundu. Ancak ordular arası iletişim kurma dışında pek ilerleme olmamış gibi; ve Biden gazetecilerin karşısına yalnız çıktı.

Dünya 16 Kasım 2023
Bu haber 1 yıl önce yayınlandı
Biden ve Şi, 15 Kasım'daki kritik zirve öncesinde el sıkışırken.

Aylardır üzerine onlarca analiz yazılan, “Şi-Biden görüşmesi ne zaman gerçekleşecek” dedirten görüşme sonunda ABD’de gerçekleşti. Ortadoğu ve Avrupa’da iki büyük savaşın patlak verdiği bir dönemde yeniden seçilmek için mücadeleye hazırlanan ABD Başkanı Joe Biden için Çinli mevkidaşı Şi Cinping ile görüşmek büyük önem taşıyordu. Zirve pandemi dönemi ve sonrasında kaybettiği ABD’li yatırımcıyı ülkeye getirmeye kararlı olan Şi için de kritikti.

Uzun zamandır isimleri yan yana anılsa da geçen yıldan beri bir araya gelmeyen Şi ve Biden San Francisco’nun güneyinde gözlerden ırak bir malikanede karşılıklı oturdu, eteklerindeki taşları döktü. Görüşme başlarken Biden Şi’ye “Birbirimizi liderler olarak hiçbir yanlış anlama ya da iletişimsizlik olmadan net şekilde anlamamız çok önemli” dedi.

Ancak iki ülke arasındaki esas sorun iletişimsizlikten ziyade hızlı gelişmeler ve karşılıklı güvensizlik. ABC News’in Beyaz Saray temsilcisi Selina Wang, Biden ve Şi’nin görüşmesinin başında Şi’ye “Biden’a güveniyor musunuz?” diye sormuş ve Şi cevap vermeden, sadece Wang’a bakmakla yetinmiş. Şi daha sonra yaptığı konuşmada ABD-Çin ilişkilerindeki karmaşık döneme ilişkin görüşlerini “Gezegenimiz Dünya iki ülkenin başarılı olması için yeterince büyük” diyerek dile getirdi.

Biden Çinli mevkidaşını malikane dışında oldukça sıcak şekilde karşıladı. Zirvenin içeriğinin nasıl olacağının iki taraf arasında itinayla müzakere edildiği, dolayısıyla resmi karşılamanın epey koreografik görüntülere sahne olduğu belirtiliyor.

Toplantının ev sahibi olan Biden, Şi’yi karşılamak üzere binadan ilk çıkan kişi oldu. Her iki ülkeden deniz muhafızları ve bayraklar vardı ve yere bir kırmızı halı serilmişti. Şi’nin siyah limuzini malikaneye geldi. Çin lideri gülümseyerek dışarı çıktı, iki lider birbirlerinin elini sıktı.

Biden liderlerin iklim değişikliği, uyuşturucu kaçakçılığıyla mücadele ve yapay zekaya yaklaşım dahil birlikte çalışma konusunda halklarına karşı sorumlulukları olduğunu söyledi. ABD ve Çin arasındaki rekabetin çatışmaya dönüşmemesi gerektiğini de ekledi. ABD’li lider “Her zaman olduğu gibi yüz yüze görüşmenin yerini hiçbir şey tutamaz. Tartışmalarımızı daima net ve samimi buldum” dedi.

Bu, iki liderin geçen yıl Endonezya’da G20 zirvesindeki görüşmesinden bu yana ilk yüz yüze gelişi.

Biden’ın ardından konuşan Şi ABD-Çin ilişkilerine dair görüşünü daha sert şekilde dile getirdi. “Çin-ABD ilişkilerinin seyri geçen 50 yıl boyunca hiçbir zaman sorunsuz değildi ve her zaman şu ya da bu tür sorunlarla karşı karşıya kaldık. Ancak yine de virajların ortasında ilerlemeye devam etti” diyen Şi sözlerine şöyle devam etti:

“Çin ve ABD gibi iki büyük ülke için birbirlerine sırt çevirmek seçenek değil. Bir tarafın diğerini yeniden şekillendirmesi gerçekçi değil, çatışma ve karşı karşıya gelmenin her iki taraf için de dayanılmaz sonuçları var.”

Biden’ın iki ülke arasındaki “rekabet” görüşünü kabul etmeyen Şi “şimdilerde büyük ülkelerin rekabeti baskın bir eğilim değil” dedi.

Normal rotaya geçiş

Görüşmeler öncesinde ABD’li yetkililer çok büyük beklenti yaratmamak için dikkatli davrandı, liderler arasında ikili görüşmelerin ardından alışılagelmiş uzun sonuç listesi ya da ortak lider açıklaması beklemediklerini belirtti.

Asıl hedefin başta ordular arası olmak üzere iletişim kanallarının yeniden açılması olduğu söylendi. ABD iki ülkeyi çatışmaya götürebilecek türden iletişimsizliği ya da yanlış anlamaları ortadan kaldırmak için bunu öncelikleri arasına alıyor.

Biden görüşmeden sonra ikili zirvenin başarısının Çin ile “normal rotaya dönmek” olduğunu söyledi. Bu normal rotaya “karşılıklı yazışma, kriz halinde birbirlerine telefon açıp konuşabilmek, orduların birbiriyle sürekli temas halinde olmasını sağlamak” gibi maddelerin dahil olduğunu söyledi.

İki lider arasında gerçekleşen zirvede fentanil üretiminin engellenmesi ve ordular arası iletişimi yeniden tesis etmek için adımlar atma konusunda anlaşmaya varıldığı belirtildi. Ayrıca Biden, Çin’in Ortadoğu’daki gergin durumun daha da kötüleşmemesi için İran’a baskı yapmasını istemiş. Biden her ne kadar ilerleme kaydedildiğini söylese de ortak açıklama yapılmadı ya da basına uyuşturucu ve ordular arası iletişim dışında herhangi bir ortak karar açıklanmadı.

Şi-Biden zirvesine hazırlık

Yılın ortasından beri ABD’li bakanlar bu haftaki Biden-Şi zirvesi için zemin hazırlıyordu. İki ülke arasında diplomatik kanalların yeniden açılması amacıyla Ulusal Güvenlik Danışmanı Jake Sullivan Çin Dışişleri Bakanı Wang Yi ile üç kez bir araya gelirken Dışişleri Bakanı Antony Blinken, Hazine Bakanı Janet Yellen, Ticaret Bakanı Gina Raimondo ve ABD iklim elçisi John Kerry Beijing’e gitmişti.

Wang dahil olmak üzere Çin’in en üst düzey yetkililerinin son aylarda ABD’li mevkidaşlarıyla görüşmek üzere ABD’ye seyahet etmeleriyle olumlu bir adım daha atılmış oldu. ABD’li yetkililer özellikle silah kontrolü ve denizcilik gibi sıkıntılı konularda Çin ile işbirliği düzeyinde istişareler yapıldığını söyledi.

Bir ABD üst düzey yetkilisi “Şimdi tam da üst düzey diplomasi zamanı. Yoğun rekabet gerilimleri yönetmek ve rekabetin çatışma ya da karşı karşıya gelmeye dönüşmesini önlemek için yoğun diplomasi gerektiriyor” değerlendirmesi yapıyor.

Ele alınacaklar listesi epey uzundu

İki liderin görüşmede ele alması beklenen konuların listesi hayli uzundu. Tayvan ile Çin arasındaki askeri gerilim, Çin’deki sansür yasası ve insan hakları ihlalleri gibi iki ülke arasında anlaşmazlık ve gerginlik yaratan konuların yanı sıra ABD’nin Çin’e uyguladığı ambargolar, Çin’in neredeyse bütün komşularıyla ittifak kurarak Beijing’in deyimiyle “Çin’i çevrelemesi” gibi konular vardı. Tabii Çin’in nükleer çalışmaları ve iklim değişikliği gibi konular da pas geçilemezdi.

Bu konular içinde anlaşmaya varılması pek mümkün olmayan konunun Tayvan olduğu söylenebilir. İktidardaki Çin Komünist Partisi ada ülkesi Tayvan’ı kendisine ait sayıyor ve gerekirse adayı güç kullanarak Çin’e katabileceğini söylüyor. Ada esasında Çin’e bağlıydı, ancak Çin Komünist Partisi’nden önceki lider Çan Kay Şek beraberindekilerle Tayvan’a gelip kendi yönetimini kurmuştu. Çin buna şimdiye kadar herhangi bir müdahalede bulunmasa da müttefiki olan devletlerin hiçbir şekilde Tayvan ile diplomatik ilişkiler kurmasını istemiyor.

ABD’nin önceki Temsilciler Meclisi Nancy Pelosi bu sınırı aşarak geçen yıl ağustos ayında epey tartışmalı bir Tayvan ziyareti gerçekleştirdi. Bu da Çin-ABD arasındaki ilişkileri dibe vurdurken Beijing’in Tayvan üzerinde devam edegelen hava ve denizden tacizleri başladı. Biden Çin’in Tayvan’a saldırması durumunda Taipei’yi korumak için ABD askeri gücü kullanma sözü verdi, ancak yardımcıları daha sonra bu açıklamayı geri çekti.

Zirvenin hemen öncesinde Biden bağışçılarına Çin’in ciddi sorunları olduğunu söyleyerek genç işsizliğinin söz konusu ülkede arttığına ve emlak krizinin yatırımcıları ürküttüğüne gönderme yaptı. CNN’in haberinde yer alana göre Biden salı günü San Francisco’da “Başkan Şi dünyada  ABD liderliğinin nasıl yeniden tesis edildiğinin bir başka örneği. Onların ciddi sorunları var millet” demiş.

Biden Çin’in ekonomisini ilk kez hedef almış sayılmaz. Bir keresinde Çin’i “saatli bomba”ya, Şi’yi de “diktatör”e benzeterek Beijing’in epey tepkisini çekmişti. Ancak Şi ile görüşmesinden hemen önce böyle sözleri dile getirmesi, hele de “iletişimsizlik” ve “yanlış anlaşılma”dan dem vurulurken epey sıkıntı yaratabilirdi.

Şi önce ABD’li iş insanlarıyla görüşmek istemişti

Wall Street Journal’da geçen günlerde ilginç bir iddia çıkmıştı. İddia aslında Şi’nin ABD’ye gelmeye istekli olma nedenlerinden biri. Buna göre Şi, Biden ile görüşmesi karşılığında önce ABD’li iş insanlarıyla masaya oturmak istiyordu. Ancak Beyaz Saray bu teklifi reddetmiş. WSJ’nin konu hakkında bilgi sahibi kaynaklarına dayandırdığı haberinde ABD’li yetkililer Çinli yetkililere Şi’nin zengin CEO’lardan önce Biden ile görüşmesi gerektiğini söylemiş ve Beijing geri adım atarak iş insanlarıyla akşam yemeğini zirve sonrasına ertelemiş.

Sallantılı diplomasi: Şi San Francisco, ABD'deki pandalar Çin yolcusuSallantılı diplomasi: Şi San Francisco, ABD’deki pandalar Çin yolcusu

10Haber bültenine üye olun, gündem özeti her sabah mailinize gelsin.