AYM’den Saçılık ailesi için karar: İnsan haysiyetiyle bağdaşmayan muamele
Güney Afrika, İsrail'in 7 Ekim'den bu yana Gazze'ye düzenlediği saldırılarda BM Soykırım Sözleşmesi'ni ihlal ettiğini söyleyerek Uluslararası Adalet Divanı'nda dava açtı, geçici tedbir kararı alınmasını istedi.
Güney Afrika Cumhuriyeti, yaklaşık üç aydır aralıksız devam eden İsrail bombardımanının 21 bin 500’den fazla insanın ölümüne ve kuşatma altındaki bölgede geniş çaplı yıkıma yol açmasının ardından Gazze’deki Filistinlilere karşı soykırım suçu işlemekle suçladığı İsrail’e karşı Uluslararası Adalet Divanı’nda (UAD) dava açtı.
Mahkemeye yaptığı başvuruda Güney Afrika yönetimi, İsrail’in Gazze’deki eylemlerini “Filistinli ulusal, ırksal ve etnik grubun önemli bir bölümünün yok edilmesini amaçladığı için soykırım niteliğinde” sözleriyle tanımladı. Başvuruda “Söz konusu eylemler Gazze’deki Filistinlileri öldürmeyi, onlara ciddi bedensel ve zihinsel zarar vermeyi ve fiziksel yıkımlarına yol açacak şekilde hesaplanmış yaşam koşullarına maruz bırakmayı içermektedir” dendi.
PRESS RELEASE: #SouthAfrica institutes proceedings against #Israel and asks the #ICJ to indicate provisional measures https://t.co/WedDXvtBD4 pic.twitter.com/VCCDyORrLy
— CIJ_ICJ (@CIJ_ICJ) December 29, 2023
UAD’den yapılan yazılı açıklamada, Güney Afrika’nın “İsrail hükümeti, devlet yetkilileri ve diğer temsilcilerinin talimatları doğrultusunda, yönlendirmesiyle, kontrolü veya etkisi altında hareket eden diğer kişi ve kuruluşlar aracılığıyla, Gazze’deki Filistinlilere yönelik eylemleriyle Soykırım Sözleşmesi kapsamındaki yükümlülüklerini ihlal etmektedir” iddiasına yer verildi.
Güney Afrika, İsrail’in özellikle savaşın başladığı 7 Ekim’den bu yana sergilediği tutumun BM Soykırım Sözleşmesi’ni ihlal ettiğini söyledi ve duruşmanın hızlandırılması çağrısında bulundu. Başvuruda ayrıca mahkemeden sözleşme uyarınca “Filistin halkının haklarına daha fazla, ciddi ve telafisi mümkün olmayan zarar gelmesini önlemek” için geçici tedbirler alınması talep ediliyor.
Güney Afrika Uluslararası İlişkiler ve İşbirliği Departmanı’ndan (DIRCO) yapılan açıklamada da, “Güney Afrika ayrım gözetmeksizin uygulanan orantısız güç kullanımı ve bölge sakinlerinin zorla yerlerinden edilmesi nedeniyle İsrail’in Gazze Şeridi’ne yönelik mevcut saldırılarına maruz kalan sivillerin durumundan ciddi endişe duymaktadır” dendi ve ülke yönetiminin “İsrailliler de dahil olmak üzere sivillere yönelik tüm şiddet ve saldırıları kınadığını defalarca ifade ettiği” belirtildi.
BM Soykırım Sözleşmesi’nin 9. maddesi uyarınca, bir devletin sözleşmenin maddelerini ihlal etmiş olması durumunda sözleşmeye taraf herhangi bir devlet, ihlal eden devlet aleyhine UAD’de dava açabiliyor. UAD de aciliyet gerektiren durumlarda ihtiyati tedbir kararına hükmederek söz konusu ihlallerin dava süreci sonlanana kadar durdurulmasına hükmedebiliyor.
Daha önce Gambiya, İslam İşbirliği Teşkilatı adına 11 Kasım 2019’da Arakanlı Müslümanlara yönelik saldırıların soruşturulması için UAD’ye başvurmuştu.
Hamas’ın silahlı kanadı İzzeddin El Kassam Tugayları “Filistinlilere ve başta Mescid-i Aksa olmak üzere kutsal değerlere yönelik sürekli ihlallere karşılık verme” gerekçesiyle İsrail’e 7 Ekim’de kapsamlı saldırı düzenledi. İsrail, 7 Ekim’deki saldırılarda 1200 İsraillinin öldüğünü, 5 bin 132 kişinin de yaralandığını açıkladı.
İsrail’in Gazze Şeridi’ne saldırılarında en az 8 bin 800’ü çocuk, 6 bin 300’ü kadın olmak üzere, 21 bin 507 Filistinli öldürüldü, 55 bin 915 kişi de yaralandı. Enkaz altında binlerce ölü olduğu bildirilirken, halkın sığındığı hastane ve eğitim kurumları hedef alınarak sivil altyapı tahrip ediliyor. İsrail ordusu da Gazze Şeridi’ne saldırılarının başladığı 7 Ekim’den bu yana 168’i karadan işgal sürecinde olmak üzere 502 askerinin öldürüldüğünü duyurdu.
Çatışmalara 24 Kasım’da 4 günlüğüne verilen ve daha sonra 3 gün daha uzatılan “insani arada” 81 İsrailli ve 240 Filistinli esir karşılıklı serbest bırakıldı. Öte yandan İsrail binlerce Filistinliyi alıkoyup hapsetmeye devam etti. İşgal altındaki Batı Şeria ve Kudüs’te de İsrail güçleri ve yasa dışı Yahudi yerleşimcilerin saldırılarında 315 Filistinli hayatını kaybetti.
İsrail ordusu ile Hizbullah arasında 8 Ekim’den bu yana sınırda devam eden çatışmalarda 28 Lübnanlı sivil, 129 Hizbullah mensubu ile 5 İsrailli sivil ve 9 İsrail askeri öldü.