Özel hayatın reklam değeri

Arkadaşlarıma günlerdir söylüyorum ama sizlere de şikayetimi anlatarak  başlamak istiyorum. Bir süredir bir kötü rüya gibi, dedikodu dünyası olarak adeta 2023’ün tekrarı gibi bir ‘yeni’ yıl yaşıyoruz. 

Fark ettim ki gece buluştuğumuzda arkadaşlarla sadece geçen yıldan devraldığımız bilinen konuları konuşmak zorunda kalıyoruz. 

Haydi Seçil Erzan olayının konuşulmasını  anladık  diyelim. Bu yazıyı yazdığım şu anda bile arkadaşlarımdan bazıları onun davasının görüldüğü mahkemedeydi. Oradan yeni haberler geleceğinden onu tartışmayı sürdürmemiz belki normal olabilir. Ama bence  artık yeni bir şeyler duymak isteyenlere eski dedikodulardan bıkmış olanlara öldürücü darbeyi Mehmet Ali Erbil vurdu. 

Neredeyse canlı yayın denebilecek bir ortamda geçen yıl aşık olan hatta evlenmeye bile hazırlanan Mali yine canlı yayında o kadından ayrılmıştı. Kendisini görmüş, geçirmiş olarak tanımladığından bizlerin 3G Gülseren olarak bildiği Gülseren Ceylan ile Mehmet Ali Erbil aşkının yeniden başladığı duyuldu.

Hatırlayın geçen yılın sonuna doğru Erbil kendisinden 40 yaş küçük 3G’ye yüzük almış, onunla göbek atmış ve evlenmeye hazırlandığını söylemişti. Başta Gülseren ile aynı yaşta olan kızı olmak üzere bütün ailesi bu ilişkiye karşı çıkmıştı. Ben Erbil gibi tecrübeli bir adamın genç bir kadının elinde oyuncak olup parasıyla oynatacağını hiç düşünmedim de ailenin korktuğu haklı olarak buydu. Gülseren de Erbil’in yüzük taktığı elini ona öptürdükten sonra fotoğrafını çekenlere yüzüğünü göstererek bu kaygıları güçlendirmişti. Ve hatırlayın, sonra Erbil aslında bence son derece büyük hakaret içeren bir iş de yapmıştı. Dans ederken alnına oyun için para basılmasını bekleyen Gülseren’in alnına kredi kartını bastırıp ‘ben aslında neler döndüğü biliyorum’ mesajını hem kadına hem de ailesine vermişti.

Sonra beklendiği gibi bu ilişki aniden bitti. Gülseren Ceylan, Mehmet Ali Erbil’den ayrıldıktan sonra yaptığı açıklamada “Ben ondan vazgeçtim. Bu ilişkiden vazgeçtim. O yüzden bu saatten sonra kiminle takipleşirse, kiminle sevgili olursa olsun beni ilgilendirmiyor. Yolu açık olsun. Ben bir kere uyarımı yaptım, ikinciyi zaten yapmam. Yeter ki benden uzak olsun, benim arkadaşlarıma bir şey söylemesin. Bana bir daha yazmasın, çünkü bir daha onunla asla diyalog kurmayacağım. Benim için bu olay sonsuza kadar kapanmıştır. Bana artık onunla ilgili hiçbir şey söylemezseniz sevinirim. Çünkü ben artık bıktım, hayatıma devam etmek istiyorum” demişti.

Doğrusunu isterseniz Erbil’i seven bir kadın olarak bu gelişme beni rahatlatmıştı. Bana göre hem bu ilişki Erbil’e hiç yakışmıyordu, hem de ailesinin kuşkuları doğru olabilirdi.

Ama son günlerin sürprizi sosyal medyada eski aşıkların birlikte çektirdiği ve kalp emojileri koydukları fotoğrafın görülmesi oldu. Aşk yine başlamıştı Erbil, o görüntüyü kendisi de kullanarak ilişkinin yeniden başladığını o da ilan etti. De ja vu diyeceğiz başka çare yok, her şey yeniden aynı absürtlükle aynı tuhaflıklarıyla yeniden yaşanacak ve tekrardan  en fazla iki ay sonra yeniden bitirilecek.

Peki Erbil aslında sonu olmayacak bu ilişkiye neden tekrardan giriyor. Sizi bilmem ama ben Mehmet Ali Erbil’in özel hayatıyla kendinden söz ettirmenin uzmanı olduğunu düşünüyorum. Kızla birlikte kameraların önüne her çıktıklarında Erbil’in aslında reklam için bir oyun oynanmakta olduğunu bildiğini suratının bütün mimiklerinden görüyorum ben. Bunu kızın da fark etmemesi mümkün değil ama bence o  da bu ilişkiyle gelen reklamın değerini biliyor ve o da Erbil’in in senaryosunu yazmış olduğu aşk oyununa katılıyor.

Biz belki onların oyununa yorumlar yaparız ama onlar bu oyunun ne zaman yeniden bitirileceğini belki şimdiden bile konuşmuş olabilir.