Üniversiteler başkanı akademisyen değil, Yeşilaycı uyuşturucudan tutuklu
Uyuşturucu baronu Urfi Çetinkaya'nın "iş insanı" oğlu ve 42 kişi "uyuşturucu kaçakçılığı çetesi yönetici ve üyesi oldukları" duyurusuyla gözaltına alındı. Rüstem Çetinkaya Maden ihracatçıları Birliği Başkanı'ydı...
İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya İstanbul merkezli dokuz ilde uluslararası zehir taciri ”Türk Escobar” lakaplı Urfi Çetinkaya’nın yönettiği suç örgütüne ”Kafes-44” operasyonu yapıldığını duyurdu. Operasyonda Interpol’ün kırmızı bültenle aradığı bir kişinin de aralarında olduğu toplam 42 şüpheli gözaltına alındı. Bu 42 kişi arasında Rüstem ve Hakan Çetinkaya ile Amerika Birleşik Devletleri’nin (ABD) Interpol kırmızı bülteniyle aradığı H.Y.N. de var. Çete ele geçirilen 37 ton uyuşturucudan sorumlu tutuluyor.
Ve bu operasyondan bir baba ve oğul hikayesi de çıktı: Görüşmedikleri kulaktan kulağa yayılan baba ve oğulun, Urfi ve Rüstem Çetinkaya’nın yakın bağları olduğu anlaşıldı.
Urfi Çetinkaya’nın polis kayıtlarına giren ilk olayı 4 Nisan 1977’de yakalandığında sigara kaçakçılığıyla ile suçlanmak oldu. Memleketi Malatya’nın Pötürge İlçesi’nden İstanbul’a geldiğinde 16 yaşındaydı Urfi. Tombalacılık yaparak hayatını kazanıyordu. Sonra işi büyüttü, sigara kaçakçılığı işine girdi. 12 Eylül askeri müdahalesinde adı “arananlar” listesindeydi. Çok kaçamadı, 9 Aralık 1980’de silah, mermi ve gümrük kaçakçılığı suçlaması ile yakalandı. Tahliye oldu, bir yıl sonra adam yaralamaktan tutuklandı.
Cezaevinden çıktıktan sonra bu kez uyuşturucu işine girdi. Büyük oynuyordu. Hemşehrisi Cemal ve Kemal Sarıtaş kardeşlerle tanışmıştı, onlarla çalışıyordu. Kısa sürede piyasada söz sahibi ve sadece Türk polisinin değil başta İspanya olmak üzere Avrupa’nın ve ABD uyuşturucu ile mücadele birimi DEA’nın da hedefi oldu.
Hayatındaki büyük kırılmayı 18 Mayıs 1988’de Etiler’de yaşadı. Polisin “dur” ihtarına uymayıp kaçmaya çalışırken vuruldu. Belinden aldığı kurşun yarası onu tekerlekli sandalyeye mahkum etti. Buna rağmen uyuşturucu dünyasında her geçen yıl daha da büyüdü. Tüm ülkelerin narkotik birimleri Urfi Çetinkaya’nın peşindeydi. O ise işlerini büyüterek baronlaşıyordu. ASALA’nın Türkiye’deki finansörü ve uyuşturucu kaçakçısı Varujan Kumdagezer’in öldürülmesi olayına bile adı karıştı ama bu iddia ispatlanamadı.
Temmuz 1989’da Silivri’de bir çiftlik evine düzenlenen operasyonun hedefi Urfi Çetinkaya idi. Üç kilo 415 gram morfinle yakalandı, tutuklandı, altı ay sonra tahliye oldu. 1991’de İspanya’da 46 kilo eroinin sahibi olduğu gerekçesi ile yine yakalandı, İstanbul DGM’de ifade verdi ve yine serbest kaldı.
1993’te hayatının en büyük darbesini aldı. Yeşilyurt’taki evinde oğlu Örfi Çetinkaya kendini asarak intihar etti. Örfi’nin ölümü onun için büyük yıkımdı. Her yakalanışında inanılmaz hızla serbest kalan Urfi Çetinkaya saygın iş insanı kimliğine büründü bir dönem. Oğlunun adına okullar yaptırdı. 1999 depreminden sonra Sakarya ve Kocaeli’de prefabrik evler bağışladı. Deprem konutlarının temelini dönemin Bayındırlık ve İskan Bakanı Koray Aydın attı.
Ama bir yıl sonra, 2000 yılında Urfi Çetinkaya Matador adı verilen operasyonla yine yakalandı, cezaevine kondu. Bu kez biraz uzun sürdü çıkması; 2003’te tahliye edildi. Serbest kaldıktan sonra devam etti, Son Tango operasyonuyla tekrar tutuklandı. Bu kez daha da uzun sürdü çıkışı; 2012’te sağlık sebepleri ile tahliye edildi.
Urfi Çetinkaya ismi son yıllarda İranlı uyuşturucu kaçakçısı Naci Zindaşti ile de yan yana geldi. Ortak oldukları, yurt dışına gönderilen ve yakalanan beş ton eroinin 2 ton 200 kilosunun Urfi Çetinkaya’ya ait olduğu öne sürüldü. FETÖ firarisi savcı Zekeriya Öz’e Urfi Çetinkaya ve Naci Zindaşti’nin rüşvet verdiği iddiası da dava dosyalarına girdi.
Bir dönem ortak olduğu ve ispiyonculukla suçladığı Cemal Nayır’a 2004 yılında Bağcılar’da silahlı saldırı düzenletti Urfi Çetinkaya. Dört kurşunun hedefi olan Nayır da Urfi Çetinkaya gibi tekerlekli sandalyeye mahkum kaldı. Sivaslı Cemal Nayır kovid nedeniyle 2021 yılında öldü.
Ve Emniyet Genel Müdürlüğü 11 Nisan 2023’te ajanslara bir son dakika açıklaması yaptı: “Narkotik Suçlarla Mücadele Başkanlığı ve İstanbul Narkotik Şube Müdürlüğü Sarıyer’de bir adrese düzenlenen operasyonda hakkında 24 yıl kesinleşmiş hapis cezası olan Urfi Çetinkaya’yı yakalamıştı.”
Urfi Çetinkaya Sarıyer’de yakalandığı o günden bu yana cezaevinde.
Urfi Çetinkaya’nın oğlu Rüstem Çetinkaya ise başka bir yaşam çizmiş görünüyordu kendine. Babasının suç alemine adım attığı yıl, 1977’de doğan Rüstem Çetinkaya İstanbul Bilgi Üniversitesi’nde İktisadi ve İdari Bilimler okudu. Okulu bitirdiği 1998’de, henüz 21 yaşındayken Temmer Mermer firmasını kurdu. Çok genç yaşta işini kuran Rüstem Çetinkaya 2006-2008’de İstanbul Maden İhracatçıları Birliği’nde (İMİB) yönetim kurulu üyeliği yaptı. 2014’te İMİB Başkan yardımcısı, 2022’de ise İstanbul Maden İhracatçıları Birliği’nin başkanı oldu.
Baba Urfi Çetinkaya aranıp “kaçak” bir hayat sürerken oğlu Rüstem Çetinkaya ise iş insanı ve İMİB Başkanı kimliğiyle göz önündeydi ve gazetelerin ekonomi sayfalarının manşetlerinde sıkça boy gösteriyordu. “Başarılı iş insanı” Rüstem Çetinkaya’nın ana akım medyada ekonomi müdürleri ile röportajları çıkıyordu boy boy.
Ve bugün yeniden çıktı Urfi Çetinkaya’nın oğlu Rüstem Çetinkaya kamuoyunun karşısına; ekonomi gazetelerindeki alımlı iş insanı fotoğraf ve demeçleriyle değil, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’nın uyuşturucu kaçakçılarına yapılan Kafes-44 operasyonu duyurusuyla…