Putin: Ukraynalı esirleri taşıyan uçak Patriot’la vuruldu
Yıl başından bu yana havadayken kapısı ya da burun tekerleği kopan Boeing'lerin CEO'su David Calhoun yıl sonunda istifasını vereceğini açıkladı. Calhoun "Neden şimdi değil de yıl sonu" sorusuna "Çözmemiz gereken sorunlar var" yanıtı verdi.
Yeni yıla girdiğinden beri başına gelmeyen kalmayan Boeing önce sorunu proje yöneticilerinde aradı. Ama kazalar devam ettiği için bu kez daha büyük başa yönelindi. Uçak üretim şirketinin CEO’su David Calhoun bu yıl sonunda istifa edeceğini duyurdu. Aslında bu istifa çok daha büyük bir yönetim değişikliğinin bir parçası.
Calhoun bugün çalışanlara gönderdiği notta 5 Ocak’ta Alaska Havayolları’na ait 1282 sefer sayılı uçağın karıştığı kazanın “Boeing için dönüm noktası olduğunu” söyledi ve şöyle devam etti: “Tüm dünyanın gözü üstümüzde. Son yıllarda Boeing’i yeniden var etmek için birlikte çalışırken edindiğimiz bilgileri temel olarak şimdikinden daha iyi bir şirket olarak kendimizi göstereceğimizi biliyorum.”
Calhoun CNBC Monday’e şirketten ayrılma kararının tamamen kendisine ait olduğunu söyledi. Calhoun neden hemen ayrılmayıp yıl sonuna kadar bekleyeceği sorusuna ise “Zorlu bir görevle karşı karşıyayız. Alaska Havayolları’nda olanları unutmamak lazım. Harekete geçme çağrılarını unutmamak lazım. Fabrikalarımızda yapmamız gereken değişimleri unutmamak lazım. Bunun da üstesinden geleceğiz. Tam olarak bunu yapmak için kendimi yönetim kuruluna adadım” yanıtını verdi.
Boeing yönetim kurulu 2018 ve 2019’daki kazalardan sonra Dennis A. Muilenburg’u görevinden alarak yerine Calhoun’u CEO atamıştı. Ocak 2020’de şirketin yönetimine geçen Calhoun zaten 2009 yılından bu yana şirketin yönetim kurulu üyesiydi.
Boeing bu seneye art arda kazalarla başladı. İlk olarak ocak ayı başında Portland Uluslararası Havalimanı’ndan kalkışa geçen Boeing 737 Max’in acil çıkış kapısı kısa süre sonra uçağın gövdesinden kopuverince araç acil iniş yapmak zorunda kaldı. Daha sonra yapılan incelemelerde kapıyı güvenli bir şekilde yerinde tutmak için tasarlanan dört cıvatanın takılmadığı öne sürülmüştü. Daha sonra başka bir kazada uçağın burun tekerleği düşüverdi, 747 tipi kargo uçağı da havada birdenbire alev alıvermişti.
İki hafta önceyse FAA altı haftalık denetiminin sonucunda şirketin üretim kalite kontrol gerekliliklerine uymadığı çok sayıda örneğe rastladıklarını açıklamıştı. Bunun üzerine bir de Avustralya’dan Yeni Zelanda’ya giden LATAM Havayolları’nın Boeing uçağı 787 Dreamliner uçağının kontrolü geçici olarak kaybetmesi eklendi. Bu seferki kaza çok daha ciddiydi ama. 263 yolcusu ve dokuz mürettebatı olan uçakta 50 kadar kişi yaralandı. Pilot uçağı kurtararak güvenli bir şekilde iniş yapmayı başardı ama uçakta kontrol niye birdenbire kaybedildi, araç neden birdenbire düşüş moduna geçti belli değil. LATAM yaşananları “teknik bir kaza” diye niteledi. Bu da “Uçuş yapmak güvenli mi acaba?” sorusunun doğmasına yol açtı.
Kaldı ki Boeing zaten 2018 ve 2019’da 350 kişinin ölümüne neden olan Max 8 kazalarıyla hafızalarda yer edinmiş bir şirket. Dolayısıyla Amerikan Federal Havacılık İdaresi (FAA) bu konuya çok daha temkinli yaklaşarak ABD genelindeki Boeing uçaklarının kalkışını bir süreliğine rafa kaldırdı. Gerekli incelemelerden sonra uçakların tekrar uçmasına izin verilse de Boeing’in Max uçaklarının üretimini artırma planlarına sınırlama getirdi. Bu da Boeing’in Avrupalı rakibi Airbus’la rekabet etmesinin önünde bir engel.
Boeing’in uçaklarının neden sürekli bir parçasının koptuğunu anlamak için iki hafta önce şaibeli bir şekilde hayatını kaybeden eski çalışanının itiraflarına göz atmak yeterli. 32 yıl boyunca Boeing için çalışan John Barnett, 2010 yılında 787 Dreamliner’ın üretildiği Güney Carolina’daki North Charleston fabrikasında kalite müdürü olarak çalışmaya başlamıştı ki Boeing’in son kazası da bir 787 Dreamliner’da gerçekleşmişti. Barnett emekliye ayrıldıktan iki yıl sonra söz konusu fabrikada karşılaştıklarını anlattı.
Barnett’in iddiasına göre çalışanlar daha hızlı çalışmaları için baskıya uğradıklarından üretim halindeki uçaklara kasten standardın altında parçalar takıyor, oksijen sistemleri iyi bir denetimden geçmediği için olası bir acil durumda dört maskeden birinin çalışmayacağı bir durum ortaya çıkıyordu. Ayrıca çalışanlar üretimdeki gecikmeleri önlemek için standardın altında kalan parçaları yapılan uçaklara takıyordu. Yani Boeing çalışanları yöneticiler tarafından depar atmaya zorlanıyor, bu da araçların kalitesiz parçalara sahip olmasına neden oluyordu.
Yöneticilerin bu kadar hızlı davranmak istemesinin sebebi ise Airbus’a yetişme arzusuydu. Airbus uçak üretiminde en çok tercih edilen şirket ve geçen yıl 720 uçak hedefini 735 satışla aşmayı başardı. Şirketin sipariş konusunda herhangi bir sorunu olmasa da bu siparişlere yetişme konusunda birtakım sorunlar yaşıyor. Boeing işte bu açığı kapatarak Boeing’e yetişmeye çalışıyor. Bu son kazalardan sonra Boeing şirket yönetiminde değişikliğe gitmeye karar verdi. Ancak bu değişiklikten sonra bile kazalar devam edince bu kez değişikliği yapanlara kapı göründü.
Bir ay kadar önce Boeing’in Max 9’un da içinde olduğu 737 Max programının başındaki Ed Clark’ın görevinden alındığı duyurulmuştu. Bu duyuruyu açıklayan kişi Ticari Uçaklar Birimi’nin başındaki Stan Deal’di. Ancak şimdi Deal’in de emekliye ayrılacağı ve yerine operasyondan sorumlu yönetici Stephanie Pope’un geleceği açıklandı. Pope son yıllarda nispeten hızlı bir yükseliş gösterdi. 2022’nin başlarında şirketin Ticari Uçaklar Birimi’nin finans müdürüyken, kendini müşterilere satış sonrası destek sağlayan Boeing Global Services’e terfi etmiş halde buldu. Aralık ayında operasyon yöneticiliğine terfi etmesi, Calhoun’un yerini almaya hazırlandığı şeklinde yorumlandı.
Ayrıca yönetim kurulu başkanı Larry Kellner de yeniden seçime girmeyeceğini açıkladı. Kellner’in yerine gelecek ismin ise Qualcomm CEO’su Steve Mollenkopf olması kararlaştırıldı.