‘Korna çalma’ diyen kişiyi tekme tokat dövmeye kalktı ama o kişi Cumhuriyet Savcısıydı
ÇHD davasında, Yargıtay 3. Ceza Dairesi dernek başkanı Selçuk Kozağaçlı'ya verilen 12 yıllık hapis cezasını 10 yıl 15 aya indirerek onadı. Avukatlar Kozağaçlı'nın hukuken tahliye edilmesi gerektiğini söyledi.
Yargıtay 3. Ceza Dairesi Çağdaş Hukukçular Derneği Genel Başkanı Selçuk Kozağaçlı ve dernek üyesi avukatlar hakkındaki yerel mahkemenin verdiği kararı kısmen onadı. Daire Kozağaçlı ve Timtik’e ‘örgüt propagandası’ suçlamasıyla verilen hapis cezasının ise istinaf mahkemesine gönderilmesine karar verdi.
Kozağaçlı ve Timtik ‘örgüt üyeliği’ suçu işledikleri gerekçesiyle İstanbul 18. Ağır Ceza Mahkemesi’nce 12 yıl hapis cezasına çarptırılmıştı. İstanbul 18. Ağır Ceza Mahkemesi 2022 yılının kasım ayında Kozağaçlı ve Timtik ile 18 avukat hakkında toplamda 156 yıl 3 ay hapis cezası vermişti. Dernek üyesi avukatlar Güray Dağ, Efkan Bolaç, Serkan Arıkanoğlu, Mümin Özgür Gider, Metin Narin, Sevgi Sönmez, Alper Tunga Saral, Rahim Yılmaz, Selda Yılmaz, Taylan Tanay, Betül Vangölü Kozağaçlı, Güçlü Sevimli ve Gülvin Aydın hakkında ‘örgüt üyeliği’ suçlamasıyla verilen 6 yıl 3 ay hapis cezasının da istinaf mahkemesine gönderilmesine hükmedildi.
Aynı davada sanık olarak yer alan Ebru Timtik hakkındaki dosyanın düşürülmesine karar verildi. Timtik ‘adil yargılanma hakkı’ talebiyle ölüm orucu eylemi yapmış ve 27 Ağustos 2020’de hayatını kaybetmişti.
10 Haber’e konuşan ÇHD avukatlarından Oğuzhan Topalkara Yargıtay’ın onama kararını değerlendirdi. Kararda hiçbir gerekçe olmamasına dikkat çeken Topalkara “Üç gizli tanığın mahkemede dinlenmemesi dosyada tek itirazımızmış gibi bir karar kurulmuş. Aslında özellikle sahteliğini ispatladığımız dijitaller başta olmak üzere birçok itirazımız vardı” dedi.
Avukat Topalkara kararın siyasi olduğunu söyledi, “Kozağaçlı için cezanın miktarı değiştirildi. 12 yıldan 10 yıl 15 aya çevrildi. Bu infazda farklılık yaratacak bizim için. Siyasi olarak beklediğimiz bir karardı, hukukla bir ilgisi yok. ÇHD’nin kriminalize edilmesi ve cezalandırılması amaçlı bir karar. Hukuk mücadelemize devam edeceğiz” diye konuştu.
Topalkara cezaevinde geçirdiği süre göz önüne alındığında Kozağaçlı’nın hukuken tahliye olması gerektiğini belirtti. Topalkara Marmara Kapalı Cezaevi’nde tutuklu bulunan Kozağaçlı’nın hapiste geçirdiği sürenin toplamda 8 yıl 6 aya kadar ulaştığını ifade etti.
ÇHD avukatlarına göre Kozağaçlı’nın cezanın infazı açısından denetimli serbestlik için süre doldu ve tahliyesi gerekiyor.
FETÖ’nün yargı ve emniyette etkili olduğu yıllarda birçok dava ‘sahte delil’ tartışmalarına konu olmuştu. Bunlardan biri ÇHD davasıydı.
Davanın en önemli delilleri arasında ‘Hollanda/Belçika Belgeler’ adlı dijitaller vardı. Delillerin FETÖ hükümlüsü eski Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanı Ramazan Akyürek tarafından emanete alındığı ortaya çıkmıştı.
1 Nisan 2004’te ele geçirildiği belirtilen dijitallerin içinden Spider Man, Kill Bill gibi filmler çıkmıştı. Dijitallerin ele geçirilmesinden 17 ay sonra, 23 Kasım 2005’te üstünde değişiklikler yapıldığı da dava dosyasına girmişti.
Gazeteci Hrant Dink’in katledilmesiyle ilgili davada Ramazan Akyürek resmi belgede sahtecilik suçundan 7 yıl 6 ay, resmi belgeyi yok etmek suçundan 5 yıl 7 ay 15 gün hapis cezası almıştı. Akyürek davada başkasını araç olarak kullanmak suretiyle adam öldürmek suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına da çarptırılmıştı.
Grup Yorum, Yürüyüş Dergisi, KESK davalarında verdiği ifadelerle onlarca kişinin tutuklanmasına yol açan gizli tanık ÇHD davasında da yer almıştı. “Ateş” kod adlı gizli tanığın YPG ile irtibatlandırıldığı, Suriye’ye geçerek burada örgüt adına faaliyet yürüttüğü, Suriye dönüşünde PKK/KCK üyesi olduğu gerekçesiyle tutuklandığı ortaya çıkmıştı. Yani gizli tanık “Ateş” hem “terör” suçlamasıyla tutuklanan isimler hakkında gizli tanıklık yapmış, hem de “terör” iddiasıyla tutuklanmıştı.
Ayrıca 13 Temmuz 2013’te ÇHD davasının iddianamesini yazan savcı Adem Özcan firariydi. FETÖ davasında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırılan Özcan’ın mal varlığı da dondurulmuştu. Yani ÇHD davasının temelinde terörden tutuklanan gizli tanık, terörden firari savcı ve sahte deliller vardı.