Bahçeli esti, Erdoğan es geçti: Ankara’da ‘komplo’ krizine soğutma hamleleri var ama savcılık sert
NATO'nun 75. yılının kutlandığı dev zirve ikinci gününde de dolu dolu geçti. Biden'ın adaylığının "test edildiği" zirvenin sonuç bildirgesinde Rusya ve terör mesajları dikkat çekti. Erdoğan'ın temasları ve etkinlikten önemli anekdotlar haberimizde.
Kuzey Atlantik İttifakı NATO’nun 75. yıl dönümünün kutlandığı Washington DC’deki NATO Zirvesi’nin ikinci günü büyük bir ilgiyle devam etti. Etkinliğin Devlet ve Hükümet Başkanları Zirvesi’nde liderlerin geleneksel aile fotoğrafı çekimi yapıldı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da fotoğrafa katılarak Türkiye’nin NATO’daki rolünü vurguladı.
Son katılımlarla 32 üye ülke heyetinin üye olarak katıldığı zirvenin ikinci gününde liderler çeşitli oturumlarda NATO’nun gelecekteki stratejik yönelimlerini tartıştı. NATO Genel Sekreteri Jens Stoltenberg zirvenin açış konuşmasında NATO’nun güvenlik ve savunma alanındaki rolünün altını çizdi ve ittifakın kolektif savunma taahhütlerini güçlendirmeye devam edeceğini belirtti.
Günün önemli olaylarından biri NATO-Ukrayna Konseyi’nin devlet ve hükümet başkanları düzeyindeki toplantıydı. Bu oturumda Ukrayna’nın NATO’ya üyelik süreci ve Rusya’ya karşı destek konuları ele alındı. Stoltenberg NATO’nun Ukrayna’ya desteğinin süreceğini ve ittifakın güvenliğinin Ukrayna’nın bağımsızlığından geçtiğini söyledi.
Ayrıca zirve sırasında düzenlenen sosyal etkinliklerde ABD Başkanı Joe Biden ve eşi Jill Biden’ın ev sahipliğinde liderler için bir akşam yemeği organize edildi. Yemek liderlerin resmi görüşmeler dışında da bir araya gelerek ilişkilerini güçlendirmesine fırsat sundu.
Zirvenin ikinci gününde savunma ve dışişleri bakanları için ayrı ayrı düzenlenen sosyal yemekler de büyük ilgi gördü. ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken ve Savunma Bakanı Lloyd Austin’in ev sahipliğindeki yemeklerde bakanlar önemli konuları görüştü, savunma işbirliğinin artırılması gerektiğini vurguladılar.
NATO’nun 75. yıl dönümünde düzenlenen zirve ittifakın karşı karşıya olduğu güncel tehditlerin ve gelecekteki stratejik önceliklerin belirlenmesi açısından büyük önem taşıyor. Zirve NATO’nun birliğini ve dayanışmasını pekiştiren önemli kararların alındığı bir platform olarak öne çıktı.
NATO’nun 75. yıl dönümünü kutlamak üzere Washington DC’de düzenlenen zirve ikinci gün oturumları ve sonuç bildirgesiyle sona erdi. Zirvenin sonuç bildirgesinde NATO’nun Ukrayna’ya desteğini sürdüreceği ve ülkenin Avrupa-Atlantik entegrasyonuna tam üyelik yolunda destekleneceği belirtildi. Müttefikler önümüzdeki yıl Ukrayna’ya asgari 40 milyar euro (43,28 milyar dolar) askeri yardım sağlama planlarını açıkladı.
Bildirgede Ukrayna’nın NATO’ya katılımının kabul edilmesi ve gerekli koşulların sağlanması durumunda ittifaka davet edileceği teyit edildi. “Ukrayna’nın kendi güvenlik düzenlemelerini seçme ve dış müdahale olmadan geleceğine karar verme hakkını tam olarak destekliyoruz” denen bildirgede Ukrayna’nın geleceğinin NATO’da olduğuna vurgu yapıldı. Ayrıca Ukrayna’nın NATO ile siyasi ve askeri açıdan giderek daha fazla bütünleştiği belirtildi.
Washington Summit Declaration issued by the Heads of State and Government participating in the meeting of the North Atlantic Council in Washington, D.C.#NATOSummit | #1NATO75years
— NATO (@NATO) July 10, 2024
Bildirgede Rusya’nın Ukrayna’daki savaşının tek sorumlusu olduğu ve Rus kuvvetlerinin insan hakları ihlalleri, savaş suçları ve uluslararası hukuk ihlalleri nedeniyle cezasız kalmaması gerektiği vurgulandı. “Rusya’nın Ukrayna’daki savaşını kolaylaştıran ve uzatan herkesi kınıyoruz” ifadelerinin yer aldığı bildirgede Belarus, Kuzey Kore, İran ve Çin’in isimleri zikredildi.
Çin’in Rusya’nın savaş çabalarına maddi ve siyasi desteği durdurması çağrısı yapılan bildirgede Çin’in Avrupa-Atlantik güvenliğine sistemik zorluklar yaratmaya devam ettiğine dikkat çekildi. Ayrıca Çin’in uzay yetenekleri ve nükleer cephaneliğinin hızla genişlemesiyle ilgili endişeler dile getirildi ve Pekin’e stratejik risk azaltma görüşmelerine katılması çağrısı yapıldı.
Terörle mücadelenin NATO’nun kolektif savunmasında vazgeçilmez olduğuna dikkat çeken bildirgede “Teröristler ve terör örgütleri tarafından ortaya konan tehdit ve zorluklara kararlılıkla karşı koymaya devam edeceğiz” dendi. Bildirgede Batı Balkanlar ve Karadeniz bölgelerinin stratejik önemi vurgulanarak NATO’nun bölgenin güvenliği ve istikrarına güçlü bir şekilde bağlı olduğu ifade edildi.
Son olarak 75. NATO Zirvesi’ne ev sahipliği yaptığı için ABD’ye teşekkür edilirken 2025’te Hollanda’daki zirvenin ardından bir sonraki zirvenin Türkiye’de yapılacağı duyuruldu.
Türkiye ilk ve son olarak 2004 yılında İstanbul’da NATO zirvesine ev sahipliği yapmıştı.
NATO’nun 75. yıl dönümü nedeniyle Washington D.C.’de düzenlenen zirvede Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan yoğun ikili temas yaptı. Zirvenin ikinci günündeki bu görüşmeler Türkiye’nin uluslararası arenadaki rolünü ve NATO içindeki stratejik konumunu pekiştirdi.
Erdoğan ilk olarak Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis’le bir araya geldi. Türkiye ile Yunanistan ilişkilerinin, bölgesel ve küresel konuların ele alındığı görüşmede Erdoğan iki ülkenin iyi komşuluk esasına dayalı dayanışma ruhunu geliştirme gayretlerine devam ettiğini, bunların artarak süreceğini ifade etti.
İtalya Başbakanı Giorgia Meloni ile görüşmede Akdeniz’in güvenliği ve ikili ilişkilerin güçlendirilmesi ele alındı. Meloni Türkiye’nin bölgesel barış ve istikrar için oynadığı kritik rolü vurguladı. Görüşmede Erdoğan iki ülke ilişkilerinin atılacak adımlarla gelişmeye devam edeceğini, bunun için çalışmayı sürdüreceklerini ifade etti.
Erdoğan Almanya Şansölyesi Olaf Scholz ile de önemli bir toplantı yaptı. Görüşmede enerji güvenliği, göç politikaları ve ikili ticaretin artırılması konuları ön plandaydı. İkilinin görüşmesinde Türkiye ile Almanya ikili ilişkileri, Ukrayna-Rusya savaşı ve İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırıları ile ilgili gelişmeler ele alındı.
Görüşmede İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarının sona ermesi ve ortaya çıkan ateşkes fırsatının heba edilmemesi için İsrail’e baskı yapılması gerektiğini belirten Erdoğan çatışmaların bölgeye yayılmasının engellenmesi için gayretlerin artırılmasının önemli olduğunu vurguladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan görüşmede Türkiye’nin Avrupa Birliği üyelik sürecinin canlandırılması için Almanya’dan destek beklendiğini de söyledi.
Scholz ise Türkiye’nin Avrupa için önemli bir ortak olduğunu vurguladı.
Macaristan’ın sağcı lideri Viktor Orban ülkesinin NATO üyesi olmasına rağmen Batı’nın Ukrayna’ya yaptığı askeri yardımları yüksek sesle eleştiriyor.
Orban X hesabından zirveyi “Macaristan’ın NATO-Ukrayna misyonuna katılmayacağını teyit etmek” için kullanacağını söyledi, ittifakın savaşta “giderek daha aktif rol oynamasını” eleştirdi.
At today’s NATO Summit, I will reaffirm that Hungary will not participate in the NATO-Ukraine mission, but we will continue to meet our objectives in the development of Hungarian defense capabilities, thus strengthening our Alliance. pic.twitter.com/whISAhPrgf
— Orbán Viktor (@PM_ViktorOrban) July 10, 2024
Orban ayrıca “Macar savunma kabiliyetlerinin geliştirilmesindeki hedeflerimizi karşılamaya devam edeceğiz ve böylece ittifakımızı güçlendireceğiz” dedi.
Macar lider bu ayın başlarında Ukrayna’da Devlet Başkanı Volodimir Zelenski’yi ziyaret etmiş ancak birkaç gün sonra Moskova’da Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile görüşerek dikkatleri üzerine çekmişti.
Orban sosyal medya paylaşımına eşlik eden videoda NATO’nun “üyelerinin güvenliğini koruma” olan “orijinal amacından uzaklaşıyor gibi göründüğünü” ve “giderek daha çok bir savaş örgütü gibi” davrandığını savundu.
Macar lider paylaşımında ayrıca Erdoğan’ın Rusya-Ukrayna Savaşı’ndaki politikasını da överek “Türkler savaş sürecinde barışın sağlanması için vazgeçilmez bir aktör olduğunu kanıtladı. Cumhurbaşkanı Erdoğan Rusya ve Ukrayna arasında Karadeniz’de tahıl anlaşmasını yapabilen tek başarılı devlet adamı. Cumhurbaşkanından yürüttüğümüz barış misyonuna destek vermesini istedim” dedi.
Ukrayna lideri Zelenski de çiçeği burnunda İngiltere Başbakanı Keir Starmer ile yaptığı görüşmeden kısa bir video paylaştı.
I held my first meeting with the new UK Prime Minister @Keir_Starmer.
I thanked Prime Minister Starmer for all the UK’s military and financial assistance provided to our country. This morning, I learned about the permission to use Storm Shadow missiles against military targets… pic.twitter.com/zEHHpLh105
— Volodymyr Zelenskyy / Володимир Зеленський (@ZelenskyyUa) July 10, 2024
Starmer videoda Zelenski’ye “Sizi başbakan olarak şahsen görmek çok güzel” diyor ve İşçi Partisi hükümeti altında “Ukrayna’ya destekte hiçbir azalma olmayacağını” vurguluyor.
Zelenski de “Sözleriniz ve adımlarınız için çok minnettarız. Savaşın en başından beri yanımızda olduğunuz için teşekkür ederiz” şeklinde yanıt veriyor.
Ukrayna Devlet Başkanı ayrıca NATO zirvesi için ABD başkentinde bulunduğu süre boyunca bir dizi görüşme gerçekleştirdi. Bunlar arasında ABD Senatosu’ndaki en üst düzey Demokrat ve en üst düzey Cumhuriyetçilerle yüz yüze görüşmeler de yer alıyor.
Zelenski X’te yaptığı paylaşımda Chuck Schumer ve Mitch McConnell’ın yanı sıra her iki büyük siyasi partiden diğer ABD senatörleriyle “mevcut savaş alanı durumu ve Amerikan savunma desteğini görüştüğünü” söyledi.
Kanada Başbakanı Justin Trudeau askeri ittifakı “dünyanın en güçlüsü” olarak niteledi. X’te yaptığı paylaşımda Trudeau “Bugün 32 güçlü milletiz; ortak özgürlüğümüz, güvenliğimiz ve barışımız için mücadelede birleşmiş durumdayız” dedi.
75 years ago, Canada helped found @NATO — the strongest military alliance in the world.
Today we’re 32 nations strong — united in the fight for our collective freedom, security, and peace. pic.twitter.com/B8wplxE4qs
— Justin Trudeau (@JustinTrudeau) July 10, 2024
Trudeau ülkesinin savunma harcamalarını artırması yönünde baskı görüyor. Baskı yapanlar arasında bu hafta Kanada liderinden NATO’ya daha fazla katkı sağlamasını isteyen bazı ABD’li milletvekilleri de var.
Üst düzey Cumhuriyetçi Senatör Mitch McConnell Salı günü sosyal medyada yaptığı paylaşımda “Ortak değerler ve yakın ekonomik bağlar her zaman ABD-Kanada ilişkilerinin gücü olmuştur. Ancak kuzeyli müttefikimizin NATO genelinde refah ve güvenliğin korunmasına yardımcı olmak için gereken sert güce ciddi şekilde yatırım yapmasının zamanı geldi” diyerek Kanada yönetimini hafifçe uyarmıştı.
Beyaz Saray NATO ülkelerinin zirvede kadınlar, barış ve güvenlik konularındaki gözden geçirilmiş politikayı resmen onaylayacağını duyurdu. Bilgi notunda “Güncellenen politika, teknoloji kaynaklı cinsiyete dayalı şiddet ve yeni ve ortaya çıkan teknolojilerin kötüye kullanımı, iklim güvenliği ve çatışmayla bağlantılı cinsel şiddet de dahil olmak üzere yeni güvenlik tehditlerini ele alıyor” dendi.
Politikada ayrıca “Rusya’nın Ukrayna’ya karşı yürüttüğü saldırgan savaş ve bunun özellikle çatışmanın ön saflarında yer alan kadınlara yönelik oluşturduğu tehditler” de yer alıyor.
ABD Başkanı en yoğun katılımlı bu NATO zirvesinde güçlü bir performans sergileyerek eleştirmenlerini Kasım ayında yapılacak ABD seçimlerinde Trump’a karşı doğru aday olduğuna ikna edeceğini umuyordu. Ancak bugün itibarıyla yarıştan çekilmeyi planlamadığını söyleyen Biden, kenara çekilmesi yönünde yeni çağrılarla karşı karşıya kaldı: