İstanbul’un belli başlı semtleri yeme içme alternatifleri olarak nam salmış durumda. Bazı semtlere sadece tek bir ürün yemek için bile yol yapıyoruz. İşte bu yol yaptıran semtlerden birisi de Kemerburgaz, Eyüp.
2014-2022 arası sekiz yıl boyunca Kemerburgaz / Göktürk’te restoran işlettim. Yolum sık sık Kemerburgaz merkezinden geçiyordu. Hiçbiri yeni keşifler olmasa da benim için o zamanlar yeni olan ve keyif veren bir sürü lezzet bulma imkanım oldu. Bu lezzetlerin hepsi bugün de aynı kalitede ve istikrarda bulunabiliyor.
Esnaf lokantası hepimizin en sevdiği restoranlardan biri değil midir? Tezgahında sergilenen ve seçmekte güçlük çektiğimiz günlük ve genelde sezonluk ürünlerle hazırlanmış tencere, fırın ve zeytinyağlı çeşitler… İnsan doymak istemez. Kemerburgaz merkezinde tam da bu tanıma uyan iyi bir esnaf lokantası var
Giriş kapısının hemen yanındaki pencerede kocaman et döner karşılar sizi. Ardından tam karşınızda çeşit çeşit yemeklerin sunulduğu tezgah. Gider bir göz gezdirirsiniz yemeklere, çabuk karar veren biriyseniz hemen verir siparişi masanıza geçersiniz. Aksi takdirde zor bir karar bekliyor sizi, yemek mi yesem kokusu dükkanı kaplayan mis gibi döner mi… Tam o sırada bir nara gelir garsondan ‘kes için pilav ver, tam olsun!’. İşte o anda dönere karşı koyamayacağınızı anlarsanız. Zaten tavsiyem Kardeşler’e gittiyseniz döner yemeden dönmeyin. Artık doyum kapasitenize göre yemekle taçlandırıp taçlandırmamak size kalmış. Ama kuru fasulye pilavdan vazgeçmeyenlere de tavsiyem pilav yanında kuru fasulye üstüne az döner! Yanına da bir cacık yakışır. Döneri biraz tuzlu ve yağlı bulan olabilir ama iyi dönerde kaliteli yağ bence olmazsa olmaz.
Bir aile işletmesi Kardeşler. Kurucusu Mehmet Akkaya bu ay başında hayatını kaybetti. Başta onun çabalarıyla yıllardır hiç kalitesini bozmadı. Bundan sonra da böyle devam eder umarım. Fiyatları da makuldür, günün koşullarında ne kadar olabilirse. Erken saatte gitmekte fayda var. 11:30-12:00 ideal. Sonrası çok dolu oluyor. Özellikle döner için geç kalmayın erkenden bitiyor.
Yemek üstüne mi altına mı artık nasıl isterseniz o sizin zevkiniz ama Kemerburgaz’a gidip de bu tatlıyı yemeden dönmenizi tavsiye etmem.
Girişinde dizili odunlar ve boncuk perdesiyle salaş küçük dükkanda yıllardır odun ateşi üzerinde kızarır tulumba tatlıları. Daha dükkana girmeden is kokuları sarar etrafınızı. İçeri girdiğinizde ise genelde sadece tulumba, bazen de kocaman lokmalar sizi karşılar. Elle döker tulumbaları tek tek, makine kullanmaz. Odun ateşi üzerindeki yağın ısısını da ustalıkla ayarlar, bir derecesi, düğmesi yoktur ateşin.
Sürekli ılık olur burada tatlı çünkü hemen oracıkta kızarır ve şerbetlenir. Şerbeti şekerdendir, glukoz vs kullanmaz o yüzden ömrü kısadır o gün yedin yedin. Hatta bence birkaç saat içinde yenmeli yoksa yumuşuyor hamurun tadı kaçıyor.
Ben tatlı seven biri değilim neredeyse hiç yemem ama burada en az iki, üç adet yerim. Tatlı sevenler için komik, benim için büyük bir miktar.
Neden olduğunu bilmiyorum ama Kemerburgaz’ın en meşhur yiyeceklerinden biri de turşuları. Bir sokağın üzerinde sağlı sollu bir sürü turşucu bulunuyor. Turşu konusunda herkesin bir damak zevki var mutlaka kimi çok ekşi sever kimi çok tuzlu kimi az… Ben az tuzlu tercih ederim, yerken yakmasın sonra da tüm gün su içirmesin.
Araz turşuları kendi zevkime göre Kemerburgaz’daki en iyisi. Turşu suyu çok lezzetli turşuları da nefis. Benim her zaman favorilerim erik, bamya, fasulye, tatlı biber, çubuk salatalık. Turşu festivali bile yapılan bu semte gelmişken eve de bir miktar paket yaptırmakta fayda var.
Birkaç tane de yoğurtçusu var semtin. Sevene manda sütünden, manda sevmeyene inek, koyun sütünden yoğurt sunarlar. Hepsinde taze süt de bulunur kaymak da. Benim favorim ‘Kemerburgaz Çiçek Yoğurt’. Süzme, karışık sütten, manda, köy yoğurdu Birkaç çeşit yoğurt üretiyorlar. Kaymak da lezizdir.