Bırakın artık boomer’larla uğraşmayı: Daha uzun, ama daha sağlıksız yaşıyorlar

Dünya, 1946-1964 yılları arasında doğanlara ‘Baby boomer’ adını veriyor. Bu ismin seçilme nedeni, 2. Dünya Savaşı sonrasında yaşanan bebek patlaması. ‘Boomer’lar, bir zamanlar ’68 kuşağı’ olarak da nitelenir, dünyayı iyi anlamda değiştirmek için hippilikten sosyalizm ve anarşizme pek çok arayış içinde oldukları ve üstelik eyleme de geçtikleri için çok övülürdü. Şimdilerde ise bu kuşak, kendi çocukları ve torunları tarafından küçümsenen, ‘boomer’ denerek eski kafalı olmakla suçlanan bir durumda.

Sayıları her geçen gün azalsa da ‘Boomer’lar hala aramızda ve zaman zaman bu kuşakla ilgili bilimsel araştırmalar yayınlanıyor. İşte o araştırmalardan biri, yine belki izleyen sonraki kuşaklara bir şey ifade etmeyecek ama ‘Boomer’ların kendi anne babalarına göre daha uzun yaşadığını, ancak bugünkü kuşaklarla kıyaslandığında çok daha sağlıksız olduklarını ortaya koydu.

Global çapta bir araştırmaya göre baby boomer’lar İkinci Dünya Savaşı sırasında ya da öncesinde doğan nesille kıyaslandığında aynı yaş döneminde daha sağlıksız. Obezite, tip 2 diyabet, kanser, kalp rahatsızlıkları gibi hastalıklara daha genç yaşta yakalanıyorlar.

Araştırmaya imza atan Oxford Üniversitesi ve University College London’dan uzmanlar bu nedenle elde ettikleri bulguların baby boomer’ların daha uzun yaşamalarıyla açıklanamayacağını söylüyor.

Journals of Gerontology dergisinde yayınlanan araştırmanın baş yazarı Laura Gimeno daha genç nesillerin aynı yaştaki önceki nesillere göre daha kötü sağlık durumuna sahip olma eğiliminde olduğuna dikkat çekerek durumu ‘kuşaksal sağlık kayması’ olarak nitelendirdi:

“Tıptaki ilerlemeler ve sağlıklı yaşam konusunda daha fazla toplumsal farkındalık olmasına rağmen 1945’ten sonra doğan kişiler, seleflerine göre kronik hastalık ve engellilik riski altında. Yüksek gelirli batı ülkelerinde nüfusun beşte biri artık 65 yaşın üzerinde olduğundan sağlık ve sosyal bakım ihtiyacının artması hükümetlerin harcamalarını çok etkileyecek.”

Araştırma için 2004 ile 2018 yılları arasında İngiltere, ABD ve Avrupa’da 50 yaş ve üzeri birden fazla nesli kapsayan 100 binin üzerinde kişinin sağlık verilerini analiz edildi. Buna göre özellikle 1936-1945 yılları arasında doğanlarla 1955-1959 yılları arasında doğanlar karşılaştırıldığında ikincilerde kronik hastalık oranı artıyor. Kronik hastalık oranı tüm bölgelerde art arda gelen nesillerde artarken daha yakın tarihte doğan yetişkinlerin aynı yaştaki önceki nesillere göre kanser, akciğer hastalığı, kalp sorunları, tip 2 diyabet ve yüksek kolesterole sahip olma olasılığı daha yüksek.

Tip 2 diyabetin yaygınlığı tüm bölgelerde aynı oranda artmasına rağmen kanser, kalp rahatsızlıkları ve yüksek kolesterol hastalıkları en fazla İngiltere ve Avrupa’da arttı. Baby boomer kuşağının aynı yaştaki önceki nesillerle kıyaslandığında bu sorunları yaşama olasılığı 1,5 kat daha fazla.

Genel kas gücünün ve sağlıklı yaşlanmanın göstergesi olan kavrama gücü seviyesinin İngiltere ve ABD’de nesiller boyunca azaldığı görüldü. Savaş sonrası nesillere bakıldığında çoğunluğun banyo yapma, yemek yeme, kısa mesafeler yürüme ve market alışverişi gibi görevlerde öncekilere göre daha fazla veya en iyi ihtimalle aynı oranda zorlandığı dikkat çeken diğer bir bulgu.

Gimeno “Çalışmamız daha yakın zamanda doğan nesillerin ileri yaşlarında sağlıklarının kötüleştiğine dair endişe verici yeni kanıtlar elde etti” diyor ve uyarıyor:  “Yaşam beklentisi sabit kalır veya artmaya devam ederse, bu endişe verici eğilimler genç nesillerin daha uzun yıllar hastalıklar ve engellilikle yaşamasına yol açabilir.”

Z kuşağı baby boomer’larla çalışmakta zorlanıyormuş