Türkiye’nin en büyük ihracat pazarı 3’üncü çeyrekte küçüldü
Avrupa Merkez Bankası (AMB) piyasa beklentileri doğrultusunda eylülün ardından ekimde de faiz indirdi. Banka enflasyondaki hızlı gerilemenin bölgenin hız kesen ekonomisine destek verdiği gerekçesiyle bu yıl faizleri üçüncü kez indirmiş oldu.
Avrupa’da düşmeye devam eden enflasyon faiz indirimlerinin sürmesini sağladı. Avrupa Merkez Bankası (AMB) mevduat faizini 25 baz puan indirimle yüzde 3,25 seviyesine indirdi. Analistlerin beklentisi de faizin bu seviyeye indirilmesi yönündeydi. AMB ana refinansman faizi yüzde 3,65’ten yüzde 3,40 seviyesine indirildi. Marjinal fonlama faizi ise yüzde 3,90’dan yüzde 3,65’e çekildi. Karar metninde Euro Bölgesi’nde dezenflasyon sürecinin rayında ilerlediği mesajı verildi.
Metinde AMB hedefe ulaşmak için gerekli olduğu sürece politika faizlerinin yeterince seviyede kısıtlayıcı tutulacağı mesajını verdi. Metinde “Yönetim Konseyi, uygun kısıtlama seviyesini ve süresini belirlemek için verilere bağlı ve toplantıdan toplantıya bir yaklaşım izlemeye devam edecektir” dendi.
Karardan önce gelen enflasyon verileri de aşağı yönlü revizyonla AMB’nin faiz patikasında hareket aralığı olduğuna işaret etmişti. Avrupa İstatistik Ofisi (Eurostat), Euro Bölgesi ve Avrupa Birliğinin (AB) Eylül ayı enflasyon nihai verilerini yayınladı.
Buna göre Euro Bölgesi’nde Ağustos’ta yüzde 2,2 yükselen yıllık enflasyon Eylül’de yüzde 1,7 arttı. TÜFE Eylül’de ise aylık bazda yüzde 0,1 düşüş gösterdi. Piyasa beklentileri Eylül’de Euro Bölgesi’nde yıllık enflasyonun yüzde 1,8 artması aylık enflasyonun ise yüzde 0,1 azalması yönündeydi.
Avrupa Merkez Bankası’nın (ECB) son 13 yılda ilk kez arka arkaya faiz indirimi yaptığı toplantısının ardından ECB Başkanı Christie Lagarde da Slovenya’da enflasyon verileri ve bankanın para politikası hakkında önemli açıklamalarda bulundu. Lagarde’ın konuşmasında şu sözler öne çıktı:
“-Karar para politikalarını belirleyecek. Bu da enflasyonun genel görünümünün güncellenmiş değerlendirmesinden geliyor. Enflasyon konusunda bize gelen veriler dezenflasyon sürecinin yolunda ilerlediğini gösteriyor. Enflasyon genel görünümü aşağı yönlü sürprizlerden ve ekonomik aktivite göstergelerinden etkilenmiş durumda. Finansman koşulları hala kısıtlayıcı olmaya devam ediyor. Enflasyon önümüzdeki aylarda muhtemelen yükselecek. Sonrasında hedeflere yaklaşıyor olacağız. İç enflasyon yüksek görünüyor. Bununla eşzamanlı olarak işgücü maliyet baskısı gevşeme eğiliminde. Bu da enflasyon konusunda tampon oluşturuyor.
-Enflasyonun yüzde 2’lik orta vadeli hedefe ulaşması konusunda iyimseriz. Gerektiği takdirde kısıtlayıcı politikalar uygulamaya devam edeceğiz. Biz veriye bağlı, toplantıdan toplantıya bir yaklaşıma sahibiz. Faiz kararı aslında enflasyonun gelen ekonomi verileri karşısında konumu üzerine veriliyor. Aynı şekilde para politikalarının aktarımıyla da alakalı.
-Ekonomik aktiviteye bakacak olursak elimizdeki veri ekonomik aktivitenin beklenenden daha zayıf olduğunu gösteriyor. Sanayi üretimi inişli çıkışlı devam ettiği yaz aylarında yaptığımız araştırmalar üretimin küçülmeye devam ettiğini gösteriyor.
-İkinci çeyrekte gelir artmış olsa da hane halkı daha az tüketti. Burada ikinci çeyrekte yüzde 15,7 olan oran pandemi öncesi oran olan yüzde 12,9’un hala çok üstünde. Son dönemde yaptığımız araştırmalar hanehalkının harcamasında kademeli bir toparlanma olduğunu gösteriyor. İşsizlik oranı yüzde 6,4 ağustosta ve tarihi dip noktada.
-Araştırmalar istihdam büyümesinin ve iş gücü talebinin yavaşladığını gösteriyor. Ekonominin zamanla güçleneceğini bekliyoruz ve reel gelir hanehalkının daha fazla tüketmesine olanak sağlayacak. Kısıtlayıcı parasal politikaların gevşiyor olması tüketimi destekliyor olmalı.”