Emine Erdoğan’dan İsrail’e tepki: Hazreti İbrahim’e nasıl açıklayacaksınız
Nasrallah'ın ölümünden sonra boşalan liderlik koltuğuna kuzeni Safiyüddin'in oturması bekleniyordu. Ama o da ölünce liderlik koltuğuna 1991'den beri genel sekreter yardımcısı olan Naim Kasım oturdu. Kasım'ın İran'da olduğu tahmin ediliyor.
Lübnan Hizbullahı’nın 32 yıldır liderliğini yapan Hasan Nasrallah’ın 27 Eylül’deki ölümünün ardından örgüt içinde yönetici boşluğu oluşmuştu. Boşluğu dolduracak kişinin Nasrallah’ın kuzeni Haşim Safiyüddin olması bekleniyordu. Ancak Hizbullah güvenlik endişeleri nedeniyle Safiyüddin’in liderliğini hiçbir zaman resmen açıklamadı. Zaten sonradan Safiyüddin’in de bu ayın başında Beyrut’un güney banliyölerine düzenlenen hava saldırısında öldürüldüğü öğrenildi. Böylece İsrail’in ağır bombardımanı altında kalan Hizbullah bir ayı aşkın süredir lidersizdi. Ama şimdi bu durum son buldu. 1991’den bu yana grubun genel sekreter yardımcılığını yapan Naim Kasım resmen Nasrallah’ın halefi.
Hizbullah’ın açıklamasında Kasım’ın yeni lider seçilme sebebi “örgütün ilke ve hedeflerine bağlılığı” olarak açıklandı. İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant, Kasım’ın liderliği devralmasıyla ilgili olarak “Geçici görevlendirme. Uzun sürmeyecek. Geri sayım başladı bile” dedi. Hamas, Kasım’ın lider olmasını kutlayarak “Bu seçimi, partinin yönetim organlarının hedef alınmasından sonra toparlandığının bir kanıtı olarak görüyor ve partinin yeni lideri destekliyoruz” dedi.
Beyrut’ta yaşayan güvenlik ve siyaset analisti Ali Rızk da yeni lider atanmasının örgütün yeniden yapılanmaya başladığının bir göstergesi olduğunu söylüyor. El Cezire’ye konuşan Rızk, “Bu durum Hizbullah destekçilerinin moralini bir nebze yükseltecektir. Aynı zamanda Hizbullah’ın düşmanlarına da lider boşluğu olmadığı, her şeyin yolunda olduğu ve Hizbullah’ın yeniden yapılandığı mesajı verilmiş oluyor” dedi.
Niye Kasım sorusunaysa Rızk “Geriye kalan tek bilindik yüz, Şeyh Naim Kasım’dı. Bence şu an bilindik bir yüz seçerek örgüte yeni yüzler toplamalılar. Hizbullah’ın şu anda tanınmayan bir figürü seçmesi uygun düşmezdi” yorumunu yaptı. 71 yaşındaki Kasım bugüne kadar Hizbullah’ın “iki numaralı ismi” olarak öne çıkıyordu. Peki biz Kasım hakkında ne biliyoruz?
Lübnan’daki Şii topluluğu için önemli bir figür olan din insanı Muhammed Hüseyin Fadlallah’ın öğrencilerinden olan Kasım teoloji eğitimi aldı. Lübnan Üniversitesi’nde kimya eğitimi de gördü. Kasım 1982’de Hizbullah’ın kuruluşunda yer aldı ve o zamandan beri örgütün hem ideolojik hem de siyasi faaliyetlerinde aktif rol oynuyor.
Hizbullah’ın dini ve ideolojik yönünü temsil eden Kasım örgütün İran’la bağlarını ve Velayet-i Fakih denen din insanlarının devlet üstündeki yönetimini haklı çıkaran doktrini destekleyici bir tutum sergiledi. Hizbullah’ın silahlı direnişini İsrail’e karşı meşru müdafaa olarak gören Kasım Lübnan’ın toprak bütünlüğünü ve bağımsızlığını da savunuyor.
Kasım, 2006 yılında Hizbullah: Bir Hareketin Anlatılmamış Öyküsü adlı kitabını yayınladı. 2011’in ağustos ayında kitabının sekizinci baskısı için düzenlenen bir törene katıldığında şu açıklamayı yapmıştı: “Yoksul bırakılmış Güney Lübnan’ı yeniden inşa etmemiz ama karşılığında da silahlarımızı bırakıp direnişi sona erdirmemiz için bize milyarlarca dolar teklif edildi. Ama biz onlara paralarına ihtiyacımız olmadığını ve sonucu ne olursa olsun direnişin süreceğini söyledik.”
Peki güvenlik endişesi nedeniyle bu zamana kadar isim açıklamaktan kaçınan Hizbullah ne oldu da şimdi birden yeni liderini duyurma ihtiyacı duydu? Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) merkezli Erem News’in iddiasına göre Kasım haberin yapıldığı 20 Ekim’den iki hafta önce uçakla Lübnan’dan kaçtıktan sonra Tahran’da yaşamaya başladı. Kasım’ın 5 Ekim’de İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi’nin Lübnan ve Suriye’ye resmi ziyaret için kullandığı uçakla Beyrut’tan ayrıldığı biliniyor.
İddiaya göre Kasım’ın Lübnan’dan ayrılmasını İran yönetimi tavsiye etti. Kasım, Nasrallah öldüğünden beri üç kez kameralar karşısına geçti. İlk konuşması Beyrut’ta, son ikisi Tahran’da kaydedildi. Kasım son konuşmasında tek çözüm yolunun ateşkes olduğunu vurgulayarak “Düşman İsrail Lübnan’ın her yerini hedef aldığı için biz de herhangi bir yeri hedef alma hakkına sahibiz. Çözüm Ateşkes. Hizbullah kaybetmeyecektir, çünkü bu topraklar bizim” dedi.