Devlet Tiyatroları Frankfurt Türk Tiyatro Festivali’nde
Devlet Tiyatroları Genel Müdürü Tamer Karadağlı bir ay önceki 'Lale devri, bitti' açıklaması sanat dünyasından ve DT çalışanlarından çok tepki görünce söyleminden çark etti. Karadağlı "Bizim amacımız ceza vermek değil, kucaklayıcı olmaktır" dedi.
Bir zamanlar ‘Çocuklar Duymasın’ dizisinde taş fırın erkeği olarak tanınan, şimdi Devlet Tiyatroları Genel Müdürü olan Tamer Karadağlı eylül ayında “Dışarıda dizi çekiyor, kendi özel tiyatrosu var, maaş alıyor ama çalışmıyor. Bunlar istifa etti. Lale devri bitti. Sayıları çok değildi. Çalışmak isteyen çok oyuncu var. Çalışmayan oyuncunun teşviklerini ödemiyorum” demiş, çok tepki görmüştü.
Tepki gösterenler arasında Devlet Tiyatroları Sanatçıları Derneği de (DETİS) vardı. DETİS Karadağlı’nın Devlet Tiyatroları çalışanlarını töhmet altında bıraktığını açıklamıştı: “Tamer Karadağlı’nın basında çıkan beyanatında kurumdaki herkesi töhmet altında bırakan ‘Çalışmayacaksanız istifa edin, lale devri bitti!…’ şeklindeki maksadını aşan ifadeler ne yazık ki kurum çalışanlarını derinden yaralamış, çalışma şevklerini baltalamış ve büyük bir üzüntüye sevk etmiştir!
Siyasal iktidarlar, idarecilerini kurumlarını iyi yönetsinler, sorunları çözüme ulaştırsınlar, daha önce başarılamamış olanları başarsınlar, verimliği artırıp, çalışma barışını sağlasınlar diye görevlendirirler, kamuoyuna şikayet etsinler diye değil! Bir kurumun işleyişinden ve personelinin verimli çalışmasından birinci derece o kurumun yöneticileri sorumludur.
Bir genel müdür, kurumu ve çalışanlarını kötüleyerek, onur kırıcı söylemler ve ithamlarla çalışanlarını kamuoyunun önünde rencide ederek başarıya ulaşamaz. Sağlıklı bir iş ortamı oluşturmak için yapılan eleştiriler yıkıcı değil, yapıcı olmalıdır.
Ancak konunun bu şekilde basında gündeme getirilmesi; kaçınılmaz olarak toplumun gözünde, çalışmayan, beleşçi bankamatik sanatçısı algısını oluşturmakta, yurdun dört bir köşesinde sahneye çıkan oyuncularımızı ve çalışmak istediği halde çeşitli nedenlerle çalıştırılmayan oyuncularımızı da töhmet altında bırakmaktadır.
Yüzlerce personel içinde birkaç kişiden yola çıkarak sanki kurumda kimse çalışmıyormuş gibi bir hava yaratmak en hafif deyimiyle haksızlıktır. Unutulmamalıdır ki, Devlet Tiyatrosu sadece büyük şehirlerde sahnesi olan bir kurum değildir. Türkiye’nin 14 bölgesindeki yerleşik sahnesiyle, 81 ilin tamamına, yüzlerce ilçe ve köye düzenli turne yapan bir kurumdur. Bu bölgelerde yıllarca çalışan her sezon bir kaç oyunda görev alan oyuncuların ‘lale devri’ hiçbir zaman olmadı. Üstelik de bütün bu faaliyetleri genellikle yoksulluk sınırı çerçevesinde aldıkları maaşlarıyla başaran insanlardır söz konusu olan.”
Karadağlı’ya bir başka eleştiri de CHP’nin Etimesgut Belediye Başkanı tiyatrocu Erdal Beşikçioğlu’ndan gelmiş, Beşikçioğlu “Tamer Karadağlı’nın Lale Devri’ni nasıl yorumladığına bağlı, ancak Devlet Tiyatroları 20 yıldır Lale Devri değil, gerileme dönemi yaşıyor. Bu gerçeğin bir an önce fark edilmesi gerektiğini düşünüyorum” demişti
Bu tartışma sürerken T24 yazarı Eray Özer Karadağlı’nın Devlet Tiyatroları’nın Instagram’daki hesabını nasıl kişisel bir tanıtım hesabına çevirdiğini yazdı. Hesaptan yapılan paylaşımların ağırlıklı Karadağlı’yla ilgili olmasıyla gözler yeniden Karadağlı’ya çevrildi.
Tamer Karadağlı da Antalya’daki Kültür Yolu Festivali’nin açılışında bu tartışmayla ilgili yeni bir açıklama yapmak zorunda kaldı ve “Amacımız ceza vermek değil kucaklayıcı olmaktır. O kadar çok talep var ki bize; valilerimizden, kaymakamlarımızdan… Bu talepleri karşılayabilmek için yeni oyunlar üretmemiz ve var olan sanatçılarımı kullanmam gerekiyor” dedi.