Hepimize geçmiş olsun.
Size mutlu bir haberim var.
İçinde “X” ve “Q” harfleri de bulunan yeni bir alfabemiz olacak.
Bir zamanlar Atatürk yeni yazıya ve latin alfabesine geçtiğinde onu “Ecdadımızın kültürüyle bağlarımızı koparmak”la suçlayanlar şimdi tam “Yetmez ama evet” konumuna geçti.
O latin harfleri yetmez, Q ve X de ekleyelim diyorlar.
Eminim yakında devletimizin en gıcık olduğu “ W” harfi de eklenecek.
Çok değil üç beş yıl önce insanlar isimlerinde w, x,q gibi harfler kullanınca neredeyse gözaltına alınıyordu.
Demek ki milli ve yerli alfabe tarifi de değişiyor.
Şimdi iddia şu: Bu yeni alfabe Türk devletlerini daha da birbirine yaklaştıracak…
Bizi birbirimize mi daha yaklaştıracak? Yoksa Batı dünyasına mı…
Ben en azından Türkiye için bu ikincisinin olacağına inanıyorum ve memnunum.
Türk dünyasının liderleri Bişkek’de X ve Q üzerinde mutabakata varırken ondan bir gün önce ‘Riyad’dan bir istihbarat geldi.
İstihbarat dediysem öyle gizli ajanlardan gelen bir bilgi değil.
Basbayağı apaçık istihbarat.
Şimdi size anlatacağım.
Riyad’ın ünlü Ritz-Carlton Oteli’nin lobisindeyiz.
Burası Prens Muhammed bin Salman’ın Suud ailesinin önde gelen isimlerini yolsuzluk suçlamasıyla bir nevi ev hapsine aldığı otel.
O gün orada İsviçre’deki kar Davos’una karşı bir süredir Suudi Arabistan’da düzenenen Çöl Davos’u toplantısına gelenler var.
Batı dünyasının dev şirketleri orada.
Carlyle Group, Black Rock, Citi, Standart Chartered ve Bridgewater adlı hedge funds kurucuları orada.
Salonda bulunan bazı kişiler yan tarafta bir salona davet edilerek Muhammed bin Salman’ın özel daveti iletiliyor.
Çöl Davos’una katılan belli bazı kişilere üstünde isimleri yazılı davetiyeler veriliyor.
Davet ailenin çöldeki Diriyah bölgesindeki çiftlik evinde yapılacaktır.
Misafirler oraya elektrikli arabalarla götürülür ve çok sıkı güvenlik tedbirlerinden geçirilerek içeri alınır.
Kimler vardır burada?
Dediğim gibi dünyanın en büyük yatırım şirketlerinin ve teknoloji şirketlerinin patronları.
Ancak New York Times muhabiri davetliler arasında bize çok tanıdık birini daha farkeder.
Dr. Mehmet Öz…
Orada doktor olarak değil, televizyon ünlüsü olarak bulunmaktadır.
New York Times’ta yayınlanan bir fotoğraf var.
Uzun uzun inceledim, ama o karede Mehmet Öz’ü göremedim.
Belki siz daha dikkatle bakar görebilirsiniz.
O gün orada konuşulan yatırımlar trilyonlarca dolarla ifade edilmektedir.
Ancak bütün yatırımcıların gözü kraldan çok Suudi Kamu Yatırım Fonunun başındaki Yasir Al Remayyan’ın üzerindedir..
İşte oradan, yani çiftlikteki o davetten sızan bir cümlelik bir istihbarat var ki çok dikkatimi çekti.
Suudiler çok özel bir konuda üç beş milyar dolarla ifade edilen bir yatırıma hazırlanıyormuş.
Bu üç beş milyar dolarla çölde bir “Google data center” kuruluyormuş.
Yani bir data merkezi.
Ve bu merkezin bir numaralı hedefi “Yapay zeka konusunda Arapça kabiliyeti geliştirmekmiş…”
Anlayacağınız biz X ve Q harflerini eklerken Araplar bambaşka bir alfabeye yönelmiş.
1 ve 0 rakamlarından oluşan dijital bir alfabe bu….
Orada bulunan bir yatırımcı şunu söylemiş:“Bir zamanlar Körfez sermayesine Dump money (Çöplük para) denirdi.
Artık öyle değil…”
Bu haberi okurken önüme bir haber daha düştü.
Başlığı şöyleydi:“Samsung’un Galaxy AI çeviri özelliklerine Türkçe dil desteği geldi.”
Tabii hemen ilgimi çekti.
Bir süredir çift telefon kullanıyorum.
Bir iPhone 15’im vardı.
Ancak onun üstünde yapay zeka uygulaması yoktu.
Onun için uzun süredir düşündüğüm bir şeyi gerçekleştirdim.
Bir Samsung Fold 6 aldım.
Bu arada ben iPhone 15’e dünya kadar para verip geçtikten üç ay sonra iPhone yapay zeka uygulaması da olan 16 modelini çıkardı.
Ama artık onu almaya gücüm yetmez.
Samsung Fold 6’ya döneyim.
Yani ikiye katlanan geniş ekran.
Üstünde yapay zeka uygulaması da vardı.
Kişisel görüşüm, yakın dönemin telefonu bu katlanabilen FOLD olabilir.
Çünkü katlanınca kalınlığı çok azaltılmış. Neredeyse iPhone pro Max’lar kadar oluyor.
Telefonu öyle kullanabiliyorsunuz, ama aynı zamanda açıp geniş bir ekrana dönüştürüp eğlence fonksiyonunu tam olarak elde edebiliyorsunuz. .
Yani küçük bir iPad oluyor. Bu da yolculuk sırasında ve boş zamanlarda film seyretme imkanı sağlıyor.
Mesela son New York yolculuğumda Real Madrid’le Barcelona arasındaki El Clasico maçını Fold 6 ekranında izledim.
işte Samsung kullanmaya başladıktan sonra geçen hafta da sesli dil çevirme kabiliyeti geldi.
Yani karşınızdaki dilini bilmediğiniz bir insanla artık eş zamanlı konuşabileceksiniz.
Öğrenciler yabancı okul derslerini izleyebilecek.
Katıldığınız konferanslarda her söyleneni kolayca anlayabileceksiniz..
Restoranda sipariş verirken veya şef size bir yemeği tarif ederken anında anlayabileceksiniz.
Bu arada tuhaf bir şey oldu.
Daha önce anlatmıştım.
New York Times abonesiyim.
Artık sabahları bana gelen bültenlerinde Türkçe çeviri özelliği var.
Ne var ki, ben sabahları denemek için birkaç kez türkçeye çevirip okuyunca algoritma artık bana New York Times’ı hep Türkçe gönderiyor.
İngilizceye çevirip ingilizce okuyorum.
Diyeceğim. Atatürk Latin alfabesine ve yazısına geçerek Türkiye’yi dünyaya entegre etti.
Şimdi o alfabenin eksik harflerini tamamlamak da güzel bir şey.
Ama önümüzdeki dönem dillerin asıl kabiliyet kazanmaları gereken alan dijital alfabe ve AI, yani Yapay Zeka alanı olacak.
Ne yazık ki Türkiye’nin bugün en geri kaldığı alan AI…
Bir süre IHA başarılarıyla övündük.
Ama biliyoruz ki Ukrayna artık marangoz atölyelerinde IHA yapıyor…
O medenle Mehmet Öz’e ulaşırsam Riyad toplantıları hakkında biraz bilgi alacağım.
12 Kasım 2024 - İmam hatipli Ahmet Hakan’ın 10 Kasım’da bulduğu huzuru Ankara kaçıracak mı?
10 Kasım 2024 - Toscana’nın en büyük ‘vino nobile’ arazisini Urlalı bir iş insanı aldı
9 Kasım 2024 - Türkiye alfabesine X ve Q’yu eklerken Çöl Davosu’ndan gelen Arapça istihbarat
7 Kasım 2024 - Başkan seçiminin en kritik anında o salonda Külliye’den biri vardı