Akşener: Anayasa değişikliği yapılabilir ama önce var olanı uygulayın
Ekrem İmamoğlu’nun avukatı Kemal Polat AYM'nin bir davada 'tanıkları dinleyen hakimlerin değiştirilmesinin ardından verilen karar için hak ihlali'ne hükmetmesinin önemli olduğunu ve 'Ahmak Davası'nda dikkate alınması gerektiğini söyledi.
Anayasa Mahkemesi (AYM) bir bireysel başvuruda tanıkları dinleyen hakimler değiştirilerek kararın tanıklar yeniden dinlenmeden başka bir hakim tarafından verilmesinin hak ihlali olduğuna hükmetti. Bu kararla gözler benzer durumdaki İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun siyasi yasak talebi de içeren ‘ahmak davası’na çevrildi.
ANKA’nın haberine göre İmamoğlu’nun avukatı Kemal Polat kararla ilgili şu değerlendirmeyi yaptı:
“Kamuoyunda Ahmak Davası olarak bilinen süreç hukuka ve kanuna aykırı birçok uygulamanın gölgesi altında devam etmiş, savunma hakkı kısıtlanmış ve adil yargılama hakkı ihlal edilmiştir. Anayasa Mahkemesi’nin Ahmak Davası sürecinde de yaşanan hakim değişikliği ve sonrasındaki gelişmeler yönünden benzerlik gösteren bir davada hak ihlali kararı vermiş olması önemlidir ve elbette dikkate alınması gereken bir karardır.”
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu ile dönemin İçişleri Bakanı Süleyman Soylu arasında 2019 yılının Kasım ayında ‘ahmak’ polemiği başladı. Çünkü YSK, AK Parti ve MHP’nin “kamu görevlisi olmayan sandık kurulu başkan ve üyelerinin seçimde görevlendirilmesi” itirazlarıyla 31 Mart seçimlerini iptal etmişti.
İmamoğlu da Strasbourg’da “İktidar manipülasyonla kazanamadığı seçimi, seçimleri yönetmekle yetkili olan YSK’nın kararıyla iptal ettirerek kazanmayı istemiştir. Ancak, iktidarın tüm gücüne rağmen, yurttaşlarımızın iradesi 23 Haziran gecesi bir kez daha, çok daha güçlü bir sesle demokrasiden yana olmuştur. Vatandaşın seçme ve seçilme hakkını özgürce kullanmasının önüne engel çıkarmak demokrasi dışı arayışları güçlendirmekten başka işe yaramaz” dedi.
Soylu isim vermeden “Avrupa Parlamentosu’na gidip Türkiye’ye gidip şikayet eden ahmağa söylüyorum. Bunun bedelini bu millet sana ödetecek” dedi. İmamoğlu da buna “Dünyada, Avrupa’da bizim nereye düştüğümüzü görünce, 31 Mart’ta seçimi iptal edenler ahmaktır, önce buna odaklansınlar” sözleriyle yanıt verdi. Bu sözlerden sonra İmamoğlu hakkında Soylu değil YSK üstünden dava açıldı. Suçlama “Kurul halinde çalışan kamu görevlilerine görevlerinden dolayı alenen hakaret” oldu ve 14 Aralık 2022’de mahkeme İmamoğlu hakkında 2 yıl 7 ay 15 gün hapis cezası verildi ve TCK’nın 53. maddesi uygulanarak siyasi yasak kararı verdiğini açıkladı.
TCK’nin 53. maddesine göre hak yoksunluğu kural olarak kasten işlenen bir suçtan ötürü hapis cezasına mahkûm olunması durumunda verilen hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar belli hakları kullanmaktan yoksun bırakılmayı ifade ediyor.
Dava istinafa taşındı, iki yıldır da burada. Şimdi İmamoğlu’nun cumhurbaşkanlığı adaylığı konuşulurken dava yeniden gündemde. Çünkü siyasi yasak gelirse aday olamayacak. Kulis haberlerinde de istinaftan İmamoğlu’na ceza kararı çıkacağı yazılıyor.
Davanın Kasım 2022 tarihli duruşmasında İmamoğlu’nun avukatları hakim değişikliği nedeniyle İmamoğlu’nun dinlenmesini talep etmişti. Avukat Kemal Polat talepleri reddedilince reddi hakim talebinde bulunmuştu.