İsrail’in aylardır saldırı altında tuttuğu, 45 binden fazla insanın öldüğü Gazze’de büyük bir kaos var. Yüzbinlerce insan açlıktan kırılırken silahlı çeteler Gazze’ye gelen yiyecek yardımlarını yağmalamaya ve karaborsada satmaya başladı.
Dünyanın en büyük insani krizinin yaşandığı Gazze şeridi, sadece İsrail saldırılarından çekmiyor, şimdi zaten var olan ağır insani krizin üzerine bir de Gazzeli karaborsa çeteleri eklenmiş durumda.
Bu küçük toprak parçasında uzun yıllardır zaten ambargolar altında yaşayan, 7 Ekim 2023’de başlayan İsrail saldırıları sonrası ekmek su gibi temel ihtiyaçlarına bile erişemez olan Filistinliler’e Birleşmiş Milletler öncülüğünde ulaştırılan gıda yardımları da artık çeteler tarafından yağmalanıyor, sonra da karaborsada satılıyor.
The New York Times gazetesinin bu konuda hazırladığı geniş araştırma bazı inanılmaz ayrıntıları içeriyor.
Örneğin daha haberin başlangıcında Hazem Isleem adlı bir Filistinli kamyon şoförünün anlattığı geçen ay olmuş bir yağmalama olayı var. Söylediğine göre 100 kamyonluk bir konvoyu durduran silahlı yağmacılar binlerce ton buğday ununu kamyonlardan alıp ortadan kaybolmuş.
Bu çalınan un, onbinlerce aç Gazzeliyi doyuracaktı.
Geçmişte Gazze’de düzeni Hamas sağlıyordu. Ancak savaşla birlikte bu otorite neredeyse tamamen ortadan kalkmış durumda. İsrail, Hamas’ı büyük ölçüde gerilettiği için, şu an Gazze’de bir yönetim yok. Oluşan boşluğu da anlaşılan karaborsa çeteleri dolduruyor.
Durum özellikle Güney Gazze’de çok kötü. İsrail burada Mısır’a açılan Refah sınır kapısını ve Refah kentini işgal ettiğinden beri Gazze’nin bu kesiminde büyük insani sorunlar yaşanıyor, açlık ve tıbbi yardım yetersizliği vahim boyutlarda.
O yüzden Güney Gazze’de 100 kiloluk bir çuval unun fiyatı 220 dolara kadar yükselmiş. Buna karşılık Kuzey Gazze’de yardımlara daha az engel çıkıyor ve yağma olayı da daha az görülüyor, bu yüzden orada 100 kiloluk bir çuval unun fiyatı 10 dolar. Aradaki bu müthiş farkın temel sebebi İsrail’in Gazze’de yarattığı büyük kaos.
Yağmacılar sadece yiyecekleri çalıp karaborsada satmıyor, akaryakıttan ilaca her türlü yaşamsal malzeme onların hedefi.
Bu büyük sorun İsrail’in pek umurunda değil, BM görevlileri İsrail’i ağır biçimde eleştiriyor. BM, İsrail askerlerinin konvoyları korumasına kendi tarafsızlığına halel gelmesin diye izin vermiyor. Ama başka koruyacak silahlı güç de yok, o yüzden yardım konvoyları karaborsacı yağma çetelerinin insafına kalıyor.
Son iki haftada İsrail, yardım konvoylarının Mısır üzerinden gelmesine izin verdi. Bu yağmacıların işini zorlaştırdı, yardımlar da yerine ulaşabildi.
Kasım ayı sonunda bir fırının önünde ekmek almak için kuyruk bekleyen insanlar arasında çıkan bıçaklı kavgada iki kadın öldürüldü.
Gazete haberini hazırlarken Gazze’deki en büyük karaborsa çetelerinden birinin liderini de bulmuş ve konuşmuş. Abu Shabab adlı kişi yardım konvoylarını yağmaladığını yalanlıyor ama etrafındaki adamların tamamı Kaleşnikov tüfek taşıyormuş. BM yetkilileri Abu Shabab için ‘Doğu Gazze’nin güç simsarı’ benzetmesini yapıyor.
Shabab, zaman zaman kamyonları yağmaladıklarını doğruluyor ‘Ama satmıyoruz, kendi ihtiyacımız olarak kullanıyoruz’ diyor.