96 yıllık sır çözüldü; Efes’te bulunan o kafatası Kleopatra’nın kız kardeşinin değil

1929’da Avusturyalı bir arkeolog Efes’te bir kafatası buldu. Uzun yıllar bu kafatasının meşhur Kleopatra’nın kız kardeşi Arsinoe’ye ait olduğuna inanıldı. Ama şimdi ortaya çıktı ki, kafatası 11-14 yaşlarında bir erkek çocuğa ait.

Arkeoloji 12 Ocak 2025

Avusturyalı arkeolog Josef Keil ve arkadaşları, 1929 yılında İzmir’in Selçuk ilçesi yakınlarındaki Efes antik kentinde antik kentin ana caddesi üzerindeki meşhur ‘Oktagon’un kalıntılarının arasında içi su dolmuş bir lahit buldular.

Lahitin içinde, mezarlara konulan türden klasik süs eşyası vs yoktu ama bütün bir iskelet vardı.

Josef Keil iskeletin tamamını değil ama kafatasını aldı, çantasına koydu, sonra da lahdi kapattı.

Ülkesine döndüğünde bu lahit ve içinden aldığı kafatasıyla ilgili ilk analizinde bu mezarın “özel bir kişiye ait olduğu”nu düşündüğünü yazdı. Bunun dışında herhangi başka bir şey bulmasına zaten imkan yoktu.

Kafatası, Keil’in bagajında Viyana’ya, Viyana Üniversitesine geldi ve bir yere kaldırıldı. Aradan uzun yıllar geçti, 1953 yılında Viyana Üniversitesi’nin Antropoloji enstitüsünün yöneticisi Josef Weninger isimli bir kişi bu kafatasının fotoğraflarını ve ölçümlerini de içeren bir makale yayımladı.

Weninger de tıpkı Keil gibi bu kafatasının “özel bir kişiye ait” olduğunu düşünüyordu, ona göre kafatası bir genç kadına aitti.

Bu kez aradan 30 yıla yakın zaman geçti, 1982 yılındaEfes’te  iskeletin geri kalanı bulundu. Bu kez lahdin içinde değildi ama ‘oktagon’un mezar odası yakınında bir nişin içinde.

Efes’in ana caddesindeki en meşhur yapılardan biri olan ve günümüze kalıntıları ulaşan ‘oktagon’ yani sekizgen, Mısır uygarlığının stili aslında.

O dönem arkeologlar gerek bu oktagonun Mısır tarzı olmasından, gerekse Mısır’ın ünlü yöneticisi Kleopatra’nın baba bir anne ayrı kız kardeşi Arsinoe’nin Mısır’dan Efes’e sürülüp sonra da burada Kleopatra’nın aşığı Marcus Aurelius’un emriyle öldürtüldüğü bilgisinin biliniyor olmasından hareketle kafatasının Kleopatra’nın kız kardeşine ait olduğuna, oktagonun da onun anıt mezarı olduğuna inanmaya başlandı.

Bu hipotez 1990’ların başında ortaya çıktığından beri nice habere ve başka yayına konu oldu. Halen Kültür Turizm Bakanlığı’nın oktagon’un başına diktiği tabelada da bu bilgi var örneğin. Buranın Kleopatra’nın kız kardeşinin anıt mezarı olduğu bilgisi yani.

Fakat şimdi Viyana Üniversitesi Antropoloji bölümü bu efsanenin üzerine gitmeye karar verdi ve Avusturya Bilimler Akademisi ile işbirliği içinde kafatasını incelemeye başladı.

Yapılan incelemeler sonunda kafatasının milattan önce 36 ile 205 yılları arasında bir zamanda yaşadığı saptandı. Kleopatra’nın kız kardeşi Arsinoe’nin milattan önce 41 yılında öldürüldüğüne inanılıyor. Genetikçiler ayrıca iskeletin geri kalanı ile kafatası arasında genetik uyum da saptadılar, yani 1982’de geri kalanı bulunan iskelet sahiden o kafatasının gövdesiydi. 

Ama esas sürpriz, hem iskeletten hem kafatasından alınan genetik materyalin Y kromozomlu olmasıydı. Yani bu iskelet ve kafatası bir kadına değil bir erkeğe aitti.

Morfolojik analizler, iskeletin 11-14 yaşlarında bir oğlan çocuğuna ait olduğunu söylüyordu. Ayrıca bu oğlan çocuğu çeşitli gelişme problemleri yaşıyordu, belki de bu problemler yüzünden ölmüştü. Çocuk ayrıca Mısır kökenli de değildi, İtalya veya Sardunya kökenliydi genetik incelemeye göre.

Artık biliyoruz ki, Efes’in ünlü oktagon’unda bulunan iskelet ve kafatası Kleopatra’nın kız kardeşine ait değil. Ama bu yapının Mısır’a referans vermesi hala çözülmeyi bekleyen bir sır. Tabii bir de Arsinoe’nin mezarının nerede olduğu sorusu var.

Arkeologlar, Kleopatra'nın kayıp mezarını ararken heykelini bulduArkeologlar, Kleopatra’nın kayıp mezarını ararken heykelini buldu

10Haber bültenine üye olun, gündem özeti her sabah mailinize gelsin.