Bu bir ‘çıktı’ haberi: ABD Büyükelçisi Barrack, Mars sinemalarının eski ortağı çıktı

Nulook Yönetim Kurulu Başkanı Muzaffer Yıldırım, sinema yatırımında iki kez “batma” noktasına geldiklerini söyledi. Yıldırım, MARS sinemalarının zor döneminde Amerikalı yatırım fonu Colony Capital’in 25 milyon dolarlık yatırımla şirkete girdiğini belirterek, fonun sahibi bugün ABD’nin Türkiye Büyükelçisi olan Tom Barrack için “Bizi batmaktan kurtardı” dedi. Yıldırım, film yapımcılığından 2026 beklentilerine; birçok başlıkta değerlendirmelerde bulundu.

MARS sinemalarının kurucusu, MAC spor salonlarıyla “gym kültürünü” yaygınlaştıran, bugünlerde The Stay otelleri ve film yapımcılığıyla öne çıkan Muzaffer Yıldırım Hürriyet’e iş hayatındaki kırılma anlarını anlattı. “Yan Yana” filminin son haftalarda gişede öne çıktığını belirten Yıldırım “İyi film olunca izleyici sinemaya gidiyor” dedi.

“Babam beni kavanoz içinde büyütmedi”

1962’de İstanbul Fatih’te doğan Yıldırım, ailesinin Yugoslavya’dan Türkiye’ye göç ettiğini, evde uzun süre Boşnakça konuşulduğunu, okulun ilk yıllarında aksanlı Türkçe nedeniyle zorlandığını anlattı. Çocukluk yıllarının sporla geçtiğini söyleyen Yıldırım, 12 yaşından itibaren çalıştığını belirterek, “Babam, bana erken yaşta hayatın ve para kazanmanın ne kadar zor olduğunu öğretti. Beni kavanoz içinde büyütmedi. Hiç durmadan çalışmak genetiğimin parçası oldu” ifadelerini kullandı.

Vakko Gym’den ilk aerobik programına

Spor Akademisi’ne girdiği yıl Vakko ile tanıştığını anlatan Yıldırım, Vakko Gym’in şehir hayatında yeni bir dönem açtığını söyledi. “Tüm ünlüler oradaydı. Ben en sevilen hocalardandım. O zamanlar ‘personal trainer’lık meselesi çok yoktu” diyen Yıldırım, İzzet Öz ile bir aerobik programı yaptıklarını, bunun “Türk televizyonlarında bir ilk” olduğunu ifade etti.

Hillside dönemi ve “dükkân içinde dükkân” konsepti

Yıldırım, Vakko’nun ardından Phillip Morris’te marka ve pazarlama deneyimi kazandığını, daha sonra Alarko’dan Etiler Hillside için teklif aldığını belirtti. Spor kulübüne finansman için Paşa gece kulübünü açtıklarını söyleyen Yıldırım, “Dükkân içinde dükkân konsepti yarattık” dedi.

Mars Sinema’nın kuruluşu

Sinemada gelecek gördüğünü anlatan Yıldırım, 2001’de Menderes Utku ile yola çıktıklarını, 2002’de ilk sinemayı açtıklarını söyledi. Yıldırım’a göre 1990’larda yaşanan durgunluğun ardından yerli ve yabancı filmlerle sektör yeniden hareketlendi. “Sinemayı desteklemek için bir de gece kulübü açtık; Nupera. Oradan kazandığımız parayı sinemaya yatırdık” ifadelerini kullandı.

“2 defa batmış gibi olduk”

Yıldırım, işlerin her zaman iyi gitmediğini vurgulayarak, “İki kere battık” dedi. İki sinemanın kapandığını, maaş ödeyemedikleri bir dönem yaşadıklarını anlatan Yıldırım, İş Bankası yatırım fonunun şirkete ortak olduğunu, ardından Amerikalı özel yatırım fonu Colony Capital’in devreye girdiğini belirtti.

“Tom Barrack, 25 milyon dolar koydu”

Yıldırım, Colony Capital’in sahibi bugün ABD’nin Türkiye Büyükelçiliğini yapan Tom Barrack’ın İstanbul’a özel uçağıyla geldiğini, Boğaz’da görüştüklerini ve yatırım kararının ardından şirkete 25 milyon dolar koyduğunu söyledi. Yıldırım, “Bizi sevdi, yapacaklarımıza inandı ve şirkete 25 milyon dolar koydu. Üç sene sonra bizden 75 milyon dolar para kazandı! Ondan aldığımız fonla spor salonu yatırımlarımızı yapabildik” diye konuştu.

“Sinema bitmez!”

2016’da sinema ve spor salonu işini Koreli gruba sattıklarını söyleyen Yıldırım, film yapımcılığını ise 2014’ten bu yana sürdürdüğünü belirtti. “Yan Yana” filminin izleyiciyle buluşmasını “samimiyet” vurgusuyla anlatan Yıldırım, “Türkiye’de gerçeklik ve samimiyet artık çok özlenilen bir şey” dedi. Sinemanın geleceğinde IMAX’ın öne çıkacağını savunan Yıldırım, dijital platformların sinemayı “yenemeyeceğini” söyledi. Yapay zekânın da “gerçek oyuncunun yerini alamayacağını” ifade etti.

2026 beklentileri

Yıldırım, 2026’nın ikinci yarısından sonra daha olumlu bir tablo beklediğini dile getirerek, yeni yılda birden fazla yeni filmin geleceğini, Türk sinemasında hareketliliğin artacağını söyledi. “Samimiyeti olmayan kahraman filmleri izlense de gerçek sinema el yazısıyla, gerçek insanların yazdığı senaryo ve gerçek oyuncuyla olur” değerlendirmesini yaptı.