Bu gece ‘Süper Dolunay’ var, peki fotoğrafını nasıl çekeceksiniz?

Bu akşam eğer hava da açık olursa tüm ihtişamıyla büyük ve parlak bir süper ay görülebilecek.

Bu güzelliği kendi gözlerinizle görebilecek ancak büyük ihtimalle akıllı telefonunuzla fotoğrafını çekmeye çalıştığınızda bulanık bir ışık lekesiyle karşılaşacaksınız.

Bu, sizin berbat bir fotoğrafçı olduğunuzu göstermiyor.

Ay’ı telefonla çekmenin bu kadar zor olmasının bazı nedenleri var.

Ama fotoğraflarınızı büyük ölçüde iyileştirebilecek birkaç ipucu vereceğiz.

Bulanık leke

Çoğumuzun Ay’ı çekmeye çalışırken karşılaştığı ilk sorun aşırı pozlama.

Avustralya’daki Monash Üniversitesi’nde astronomi doçenti olan Michael Brown, “Genellikle çok karanlık bir arka planda küçük bir Ay görüyoruz, bu nedenle telefon gece vakti için fotoğraf çekmeye çalışıyor” diyor.

Ama biz Ay’ın Güneş’i gören yüzünü fotoğraflıyoruz, dolayısıyla orada aslında gündüz oluyor.

İşte parlak, aşırı pozlanmış leke görünümü de bundan kaynaklanıyor.

Bunu gidermenin basit bir yolu, hava kararmadan önce Ay’ı fotoğraflamak olacaktır.

Ancak Ay, dolunay durumundayken Güneş’in Dünya’ya göre tam ters tarafındadır.

Bu nedenle dolunaylar gün batımından önce nadiren görülür.

Süper Ayı fotoğraflamak istiyorsanız, gün batımından hemen sonrasını deneyebilirsiniz.

Ay fotoğrafı çekmek için alacakaranlık harika bir zamandır çünkü telefonunuzun Ay ile gökyüzü arasındaki kontrastı yönetmesine gerek yoktur.

Ve ön plandaki nesneler de görünür olur.

Pozlamayı uzatabilrsiniz

Alternatif olarak, eğer Ay’ı gece fotoğraflamak istiyorsanız, pozlamayı çeşitli şekillerde azaltabilirsiniz.

Astronomi uzmanı Brown, gece fotoğrafçılığı için indirebileceğiniz ve doğru pozlama sağlayan uygulamalar olduğunu söylüyor.

Ayrıca bunu manuel olarak, telefonunuzun kamerasındaki otomatik pozlama ayarını kilitleyip azaltarak yapabilirsiniz.

Telefonunuzda pro modu varsa pozlamanın iki bileşenini bile değiştirebilirsiniz: ISO (sensörün ışığa duyarlılığı) ve deklanşör hızı (okjektifin açık kalma süresi).

Brown, “Neyin işe yaradığını görmek için biraz deneme yapın” tavsiyesinde bulunuyor.

Fotoğrafta neden bu kadar küçük görünüyor?

Çıplak gözle ne kadar büyük görünse de, fotoğrafınızdaki Ay, son derece küçük görünebilir.

Bu durum, ufukta görünen Ay’ın gerçekte olduğundan daha büyük görünmesine neden olan Ay yanılsaması adı verilen bir etkiyle ilişkili olabilir.

Bunun nedenini kimse tam olarak bilmiyor, ancak beynimizin ufuktaki bir nesneyi ne kadar uzakta beklediğiyle ilgili olabileceği düşünülüyor. Ya da belki ağaçlar ve binalar Ay’ı devasa gösteriyordur.

Brown, geniş manzara veya yakın selfie çekmekte çok iyi olan, ancak uzaktaki küçük nesnelerin çekimlerinde başarılı olamayan telefon kameralarının tasarımını da göz önünde bulundurmamız gerektiğini söylüyor.

Gökyüzünü doğudan batıya 180 derece olarak düşünürsek Ay’ın çapı sadece 0,5 derecedir.

Gökbilimci Brown, “Bazı [telefon kameralarında] tek bir fotoğrafta neredeyse 90 derecelik bir açıyla çekim yapabileceğiniz modlar bulunuyor” diye açıklıyor.

“Ay, tüm fotoğrafın sadece yüzde birkaçını oluşturuyor… [Sadece] 50 piksel genişliğinde olabilir.”

Zoom yaparken dikkatli olun

O zaman cevap sadece yakınlaştırmak mı?

Tam olarak değil.

Akıllı telefonların çoğunun kamerası dijital yakınlaştırma yapar, bu da görüntüyü yalnızca kırptığınız ve daha bulanık hale getirdiğiniz anlamına gelir.

Bu pek yardımcı olmayacaktır.

Ancak bazı üst düzey telefonlarda optik yakınlaştırma özelliği bulunur ve bu özellik, kompakt kameralar ve DSLR’lerde olduğu gibi kameranın odak uzaklığını (lensin büyütme ölçüsü) artırarak daha fazla ayrıntının ortaya çıkmasını sağlar.

Eğer varsa, kullanmak isteyeceğiniz yakınlaştırma budur.

Eğer yoksa, telefonunuz için satın alabileceğiniz klipsli zum lensler mevcut.

Veya eğer bir teleskopunuz varsa, telefonunuzu dürbüne tutabilirsiniz.

Bunlar telefonunuzun adına optik yakınlaştırmayı yapacaktır.

Brown, küçük ve ucuz bir teleskobun bile Ay’ın yüzlerce piksel genişliğinde bir fotoğrafını verebileceğini ve yüzey kraterleri gibi detayları ortaya çıkarabileceğini söylüyor.

Deklanşöre bastığınızda telefonunuzun çarpmasını önlemek için, telefonunuzda varsa zamanlayıcı veya canlı görüntü modunu kullanın.

Veya bazı kablolu kulaklıklardaki ses düğmesi uzaktan kumanda olarak da kullanılabilir.

Yaratıcı olun

Eğer optik zumunuz yoksa ve küçük bir Ay’la yetinmek zorundaysanız, belki de fotoğrafı başka yollarla daha az kötü hale getirebilirsiniz.

Brown, “Ön planda oldukça ilginç bir şeyle yan yana koyabilirsiniz” önerisinde bulunuyor.

Aslında NASA’nın kıdemli fotoğrafçısı Bill Ingalls, Ay’ın tek başına fotoğraflanmasının yanlış olduğu konusunda uyarıyor.

“Görüntüyü nasıl yaratıcı hale getirebileceğinizi düşünün. Dotoğrafınıza bir yer duygusu verecek her şey” deniliyor.

Ama kabul edelim ki hepimiz profesyonel görünümlü fotoğraflara sahip olmayacağız.

Brown, bazı telefonların Ay fotoğraflarını süslemek için giderek daha fazla yapay zeka kullandığını söylüyor.

Bu durum, telefon kamerasının küçük lensiyle neler yapılabileceği konusunda gerçekçi olmayan beklentiler oluşturabilir.

Eğer otantik kalmak istiyorsanız ama güzel bir Ay fotoğrafı çekecek teknolojiye sahip değilseniz, belki de telefonunuzun güçlü yanlarından yararlanmalısınız.

Brown, “Silik nesneleri tespit etme yeteneği gerçekten çok iyi” diyor.

“Belki de o geniş görüş alanının gerçekten harika bir fotoğraf sağlayabileceği, fotoğrafını çekmek isteyebileceğiniz başka şeyler düşünün.”

Samanyolu, auroralar veya parlak kuyruklu yıldızların hepsinin iyi hedefler olabileceğini öne sürüyor.