Kadavrada mikroplastik araştırması: Midede her an 10, günde 30-40 parçacık
Mikroplastiklerin sızmadığı yer kalmadı. Bilim insanları erkeklerin testislerinde de mikroplastiklere rastladı. Araştırmacılar bu keşfin erkeklerde sperm sayısında küresel düzeyde görülen azalma ile bağlantılı olabileceğini düşünüyor.
Toxicological Sciences dergisinde yayınlanan yeni bir çalışmaya göre zararlı mikroplastikler akciğerlere, kan dolaşımına ve plasentaya sızmakla kalmadı, erkeklerin testislerine kadar girdi.
Peki bu keşif nasıl gerçekleşti? Bilim insanları hayatını kaybetmiş 23 erkeğin testisiyle veterinerler tarafından kısırlaştırılmış 47 evcil köpeğin testisinden faydalandı. Bu testisleri piroliz-gaz- kromatografisi denen bir yöntemle numuneleri ayrıştırana kadar ısıttılar. Daha sonra numunelerden geriye kalanlar ayrıştırıldı ve hassas ekipman kullanılarak mikroplastiklerin olup olmadığına bakıldı.
Sonuçlar sıkıntılıydı. Köpek ya da insan fark etmeksizin incelenen tüm testislerde mikroplastiğe rastlandı. Araştırmacılar kaynakların birbirinden dikkate değer miktarda farklılık gösterdiğini söylese de insan testislerinde köpeklerinkinden üç kat daha fazla plastik vardı. İnsanlarda 330 mikrogram, köpeklerde 123 mikrogram plastik. Araştırmacılar testislerde 12 farklı mikroplastik türüne rastlandığını da belirtiyor. Bunlardan en yaygını plastik şişe ve poşet yapımında kullanılan polietilen.
Çalışmanın yazarlarından Xiaozhong Yu The Guardian’a verdiği demeçte “Başta mikroplastiklerin üreme sistemine nüfuz edip edemeyeceğinden şüphe duyuyordum. Köpeklerin sonuçlarını alınca şaştım. İnsanların sonuçlarını alınca daha bir şaştım” dedi. Araştırmacılar bu yeni keşifle dünya genelindeki sperm sayısının düşüşüne mikroplastiklerin de sebep olduğu tezini desteklediğini söylüyor.
Mikroplastiklerin sağlık üzerindeki etkisi henüz tam olarak bilinmiyor. Ancak şimdiye kadar yapılan gözlemler partiküllerin doku iltihabı, kalp krizi ve felç riski gibi komplikasyonlara neden olabileceğini gösteriyor.
Erkeklerden alınan örneklerin yaş aralığının 16-88 olduğu belirtiliyor. Ancak ekip dünya genelinde artan plastik kirliliği göz önünde bulundurulduğunda genç nesiller için endişelendiklerini belirtiyor.
Mikroplastiklerin okyanusun gibinden tutun da Everest Dağı’nın zirvesine kadar çok çeşitli yerlerde bulunduğunu biliyoruz. Anne sütünde bile.