TikTok’a çocuk mahremiyetinden ceza: 368 milyon dolar
TikTok CEO'su Shou Zi Chew, ABD'de Temsilciler Meclisi üyelerinin huzuruna çıkarak ifade verdi. Çin hükümeti ise böyle bir satışa kesinlikle karşı çıkacaklarının altını çizdi. Diğer bir Çin uygulaması WeChat'in de benzer bir yasakla karşılaşıp karşılaşmayacağı ise merak konusu.
TikTok’un sahibi olan ByteDance, sözkonusu platformu kullanan kişilerin verilerini Çin hükümetine verdiği suçlamalarıyla karşı karşıya. Birçok ülkede devletler kamu çalışanlarının uygulamayı telefonlarında barındırmalarını yasakladı. ABD, 28 Şubat’ta TikTok’un tüm federal kurumlara ait telefonlardan kaldırılması için 30 gün mühlet verdi, daha sonra ise ByteDance TikTok’u satmazsa uygulamayı ülke genelinde yasaklayacağını açıkladı.
“ByteDance TikTok’u satacak mı?” sorusu gündemi meşgul ederken video paylaşım platformunun CEO’su Shou Zi Chew, ABD Kongresi’nin huzuruna çıktı. Shou, ByteDance ve Çin Komünist Partisi (ÇKP) arasındaki ilişkiyi, ABD’li kullanıcıların verilerinin Çin istihbaratına aktarılması, platformun gençlerin ruhsal sağlığını olumsuz etkilemesi, zararlı içeriklerin engellenmesi gibi birtakım konular üzerine Temsilciler Meclisi üyelerinin sorularını yanıtladı.
Yaklaşık 5 buçuk saat süren oturumda Cumhuriyetçi ve Demokrat Parti temsilcileri el birliğiyle Chew’e karşı sert bir tutum sergiledi. Chew sorulara uzun yanıtlar vermeye çalışsa da temsilciler TikTok CEO’sundan sadece “evet” ya da “hayır” gibi net cevaplar duymak istedi. Chew’un Çinli değil Singapurlu olduğunu söylemesi ve “ByteDance ABD vatandaşlarını gözetledi mi?” sorusuna, “Bunu gözetlemek şeklinde tamamlamak doğru değil bence” gibi cevaplar vermesi de temsilcileri tatmin etmedi.
Öte yandan ABD hükümetinin bu talebine Çin ilk kez doğrudan yanıt vererek, sözkonusu satışa “kesinlikle karşı çıkacağının” altını çizdi. Çin’in Ticaret Bakanlığı, TikTok’un satılmaya zorlanmasının, küresel yatırımcıların ABD’ye olan güvenini ciddi bir şekilde zedeleyeceğini söyledi. Bakanlık Sözcüsü Shu Jueting, böyle bir satış anlaşmasının imzalanması sürecinde Çin hükümetinin onayına ihtiyaç duyulacağını, “TikTok’un satışı teknoloji ihracatı kapsamında yer alıyor. Dolayısıyla idari ruhsat prosedürleri Çin yasa ve yönetmeliklerine uygun olarak gerçekleştirilmelidir” dedi.
2020’de dönemin başkanı Donald Trump, kısa video uygulamasını yasaklamaya çalışmış, bunu başaramayınca da TikTok’un ByteDance’ten ayrılmasını istemişti. O dönemde ABD mahkemeleri Trump’ın bu girişimlerini engellemişti. Ancak Çin ileride yine böyle bir talepte bulunulma ihtimaline karşılık Ağustos 2020’de TikTok’u “kısıtlı teknolojiler” listesine eklemişti. Çinli yetkililer aralık ayında ise içerik tabanlı öneri algoritmasının yabancı alıcılara satımını düzenleyen yasaların sıkılaştırılmasını önermişti. Analistler ve hukuk uzmanları da Beijing’in TikTok’un algoritmasını teslim etmektense ABD pazarından çıkmayı tercih edebileceğine inanıyor.
TikTok ile ilgili birtakım endişelere sahip olan ABD, uygulamanın ulusal güvenlik riski taşıdığını iddia ediyor. ABD’nin endişelerini tetikleyen şey ise Çin yasalarına göre talep edildiği takdirde tüm firmaların Beijing’e bilgi vermek zorunda olması.
TikTok, ABD’li yetkililere veri güvenliğine dair güvence vermek için kullanıcı trafiğini Oracle’ın veritabanına taşıdı, Oracle’a uygulamanın bazı kodlarını inceleme imkanı tanıdı. Üstüne üstlük Oracle, TikTok’un teknoloji altyapısının ByteDance’ten ayrı olmasını sağlamakla da görevlendirildi. Ancak atılan bu adımların ABD’nin korkularını yatıştırmaya yetmediği görülüyor.
Yolu Trump açtı Biden yürüyor: TikTok, ABD’de yasaklanabilir
Ne var ki ABD’nin yasak radarına takılabilecek tek Çin uygulaması TikTok değil. WhatsApp’ın yasak olduğu Asya ülkesinde, Çinliler WeChat aracılığıyla temas halinde kalıyor.
Üstelik WeChat’in tek marifeti mesajlaşmak da değil. Çin’deki insanlar banka, sağlık, alışveriş gibi birçok alandaki dijital faaliyetlerini WeChat uygulaması üzerinden gerçekleştirmek zorunda. Ayrıca WeChat, kullanıcıların birbirlerinin paylaşımlarını ve güncel haberleri görebileceği Twittervari bir hizmet de sunuyor.
Uzun lafın kısası WeChat, İsviçre çakısı gibi birçok kritik hizmeti bünyesinde barındırıyor. Ancak tüm bu hizmetin karşılığında Çin hükümeti, kullanıcıların verilerini işleyeceğini güvenlik politikasında açık açık belirtiyor. ABD’de yaşayan Çinlilerin aileleriyle iletişim halinde kalması için tek uygulama ise WeChat, dolayısıyla birçoğu bilgilerinin işlenmesini kabul ediyor.
Ne var ki Trump 2020’de TikTok’un yanı sıra WeChat’i de bu veri güvenliği meselesi sebebiyle yasaklamak istemişti. Şimdi TikTok’un yasaklanmasının tekrardan gündeme gelmesi, “WeChat sıradaki kurban mı?” sorusunu akıllara getirdi.
Beterin beteri var: Çin’deki sansürü hayal etmek bile kolay değil