Silo patlamasında bir acı haber daha
İzmir’in sahillerinde günlerdir süren balık ölümleri ve yayılan kötü kokunun, artan sıcaklıklar ve kirleticiler nedeniyle su kalitesindeki bozulmadan kaynaklandığı açıklandı. Yetkililer, durumu hassasiyetle takip ederken bölgede analizler sürüyor.
İzmir’in sahil bölgelerinde günlerdir süren balık ölümleri ve bununla birlikte yayılan ağır koku hem bölge halkını hem de yetkilileri harekete geçirdi. İzmir’in Bayraklı sahilinden başlayarak Karşıyaka’ya kadar uzanan bu çevre felaketi şehrin farklı noktalarında ciddi bir endişeye yol açtı.
Deniz yüzeyinde yüzen ölü balıklar ve etrafa yayılan kötü koku durumun ciddiyetini gözler önüne seriyor. İzmir Tarım ve Orman İl Müdürlüğü bu duruma kayıtsız kalmayarak kapsamlı bir inceleme başlattı ve sonunda beklenen açıklama geldi.
Her şey Bayraklı sahilinde su yüzeyinde beliren ölü balıklarla başladı. Kısa sürede denizin kırmızımsı bir renge büründüğü ve balık ölümlerinin artarak devam ettiği gözlemlendi.
Sahilin dört bir yanında kefal, çipura ve kömürcü kaya balıkları cansız bedenleriyle karaya vururken, İzmir Büyükşehir Belediyesi ekipleri gece gündüz demeden bu ölü balıkları toplamaya çalıştı. Ancak tüm çabalara rağmen denizdeki ölü balık sayısında gözle görülür bir azalma yaşanmadı.
İzmir Tarım ve Orman İl Müdürlüğü durumun ciddiyetinin farkına vararak hemen harekete geçti. Balık ölümlerinin kaynağını ve sebeplerini tespit edebilmek için ekipler sahada detaylı incelemeler yaptı. Yapılan ölçümlerde deniz suyunun sıcaklığı ve pH değerlerinde sıra dışı değişiklikler olduğu belirlendi. Özellikle suyun sıcaklığının artması ve çözünmüş oksijen seviyesinin dramatik bir şekilde düşmesi, balıkların yaşam alanını hızla zehirli bir ortama dönüştürüyordu.
İlk olarak 19 Ağustos 2024 tarihinde yapılan incelemelerde, su sıcaklığının 28 santigrat derece, pH değerinin 8,43 ve çözünmüş oksijen seviyesinin 7,47 mg/L olduğu tespit edildi. Deniz suyu rengindeki kırmızılaşma ve ötrofikasyon belirtileri, balık ölümlerinin nedenini açıklamaya başladı. Ancak ertesi gün, yani 20 Ağustos’ta yapılan ölçümlerde, durumun daha da kötüye gittiği anlaşıldı. Su sıcaklığı 26,3 santigrat dereceye düşerken, çözünmüş oksijen seviyesi tehlikeli bir şekilde 2,50 mg/L’ye kadar geriledi. Son olarak 21 Ağustos’ta Karşıyaka’ya kadar yayılan balık ölümleri, suyun sıcaklığının yeniden 28 santigrat dereceye çıkmasına ve çözünmüş oksijen seviyesinin ise sadece 0,320 mg/L gibi kritik bir seviyeye düşmesine yol açtı.
İzmir Tarım ve Orman İl Müdürlüğü, yaptığı açıklamada balık ölümlerinin artan sıcaklıklar, suyun besin tuzu içeriği ve diğer kirleticiler nedeniyle su kalitesindeki bozulmadan kaynaklandığını belirtti. Analizlerin devam ettiğini ifade eden yetkililer konunun hassasiyetle takip edildiğini ve sonuçların kamuoyu ile paylaşılacağını duyurdu.