ABD’nin Kızıldeniz koalisyonuna 20’den fazla ülkeden destek

ABD'nin Kızıldeniz'de kurduğu koalisyona 20'den fazla ülkenin destek vereceği açıklandı. Bu ülkelerden 8'i ise isminin gizli kalmasını tercih ediyor.

Dünya 22 Aralık 2023
Bu haber 1 yıl önce yayınlandı

Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Savunma Bakanlığı (Pentagon) Kızıldeniz’deki ticari trafiği, Yemen’deki Husi saldırılarından koruması öngörülen koalisyona 20’den fazla ülkenin katılmayı kabul ettiğini açıkladı. Pentagon açıklamasına göre, ABD öncülüğündeki deniz gücü koalisyonu sadece savunma ve devriye amaçlı. Sözkonusu gelişmeleri Pentagon Sözcüsü Tuğgeneral Patrick Ryder, günlük basın toplantısında duyurdu. Ryder, Husilerin Kızıldeniz’deki ticari gemilere yönelik saldırılarına karşı 18 Aralık’ta kurulduğu açıklanan “Refah Muhafızı Operasyonu”nun sadece savunma ve devriye amaçlı olacağını söyledi. Şu ana kadar 20’den fazla ülkenin bu koalisyona katıldığını kaydeden Ryder, “Refah Muhafızı Operasyonu’na atanan kuvvetler, Kızıldeniz ve Aden Körfezi’nde devriye gezerek, bu hayati öneme sahip uluslararası su yolundan geçen ticari gemilere gerektiği şekilde müdahale ederek yardımcı olacak” diye konuştu. Ryder, Husilerin sadece bir ülkeye değil, dünyanın her yerindeki ulusların ekonomik refahına saldırdığını savunarak, “Husilerin bu saldırıları durdurması gerekiyor. Milyarlarca dolarlık küresel ticareti, ekonomik refahı ve uluslararası hukuku olumsuz etkileyerek bütün toplumları karşılarına alıp alamayacaklarını kendilerine sormaları gerekiyor” ifadelerini kullandı.

8 ülke isimlerinin açıklanmasını istemiyor

Ryder Yunanistan ve Avustralya’nın uluslararası güce katılacak ülkeler arasında yer aldığını belirtirken yeni katılanların isimlerini vermedi. Reuters’in haberinde İsrail-Hamas savaşı nedeniyle bölgesel gerilimler yükselirken, operasyonun siyasi hassasiyetlerinin bir işareti olarak, uluslararası güce katılacak ülkelerden en az sekizinin isimlerinin kamuya açıklanmayı istemediği aktarıldı. Öte yandan Kızıldeniz’deki saldırılar küresel ticareti de aksatmaya devam ediyor. Sevkiyat rotalarını değiştiren şirketlerin sayısı her geçen gün de artıyor. Nakliye şirketleri Alman Hapag-Lloyd ve Hong Konglu OOCL de Süveyş Kanalı’nı kullanmama kararı aldı.

Yeni rota: ‘Gemi mezarlığı’ namı diğer, Ümit Burnu

İsrail ile bağlantılı onlarca gemi rotasını Babu’l Mendeb Boğazı’ndaki gerginlik nedeniyle dünya deniz trafiğinin kadim rotası Afrika’nın güney ucundaki Ümit Burnu’na çevirdi. Süveyş Kanalı İdaresi’ne göre, İsrail ile bağlantılı gemilerin rota değişikliğine Yemen’deki İran destekli Husilerin saldırıları neden oldu ve bu durum, söz konusu gemilerin seyir süresini 2 hafta daha uzattı. Süveyş Kanalı İdaresi Başkanı Usame Rabi, 17 Aralık’ta yaptığı açıklamada, 19 Kasım’dan beri 55 geminin rotasının Babu’l Mendeb Boğazı yerine Ümit Burnu’na yönlendirildiğini söylemişti. Güney Afrika Cumhuriyeti’nin Cape Town şehrinde yer alan ve Afrika’nın en güneybatı ucu kabul edilen Ümit Burnu, nakliye rotasını uzatması ve aynı zamanda dalgaların oluşturduğu tehlike nedeniyle 100 yılı aşkın süredir ticaret gemileri tarafından tercih edilmiyor. Güney Afrika’nın ticaret tarihinde önemli bir yere sahip Ümit Burnu, bir zamanlar Avrupa’dan uzak Doğu’daki kolonilerine giden gemilerin uğrak noktasıydı. Ancak Atlantik ve Hint okyanuslarının birleşme noktasındaki bölge, değişken hava koşulları ve yüksek dalgalar nedeniyle “gemi mezarlığı” olarak adlandırılıyor. Dünya ticaretinin yüzde 10’undan, petrol ve türevlerinin de yüzde 12’sinden fazlasının geçtiği ve Ümit Burnu’na göre daha kısa bir su yolu olan Babu’l Mendeb Boğazı ise bu haliyle nakliye şirketleri tarafından tercih ediliyor.

Kızıldeniz’deki saldırılar

Yemen’deki Husilerin lideri Abdülmelik el-Husi, 14 Kasım’daki televizyon konuşmasında, İsrail’in abluka altındaki Gazze Şeridi’ne yönelik saldırılarına tepki olarak Kızıldeniz’de İsrail gemilerini hedef alabilecekleri tehdidinde bulunmuştu. Husilerin askeri sözcüsü Yahya Seri de 19 Kasım’da X sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada, İsrail bandıralı her türlü gemiyi hedef alacaklarını duyurmuştu.

Ardından Husiler, Babu’l Mendeb Boğazı’nda “Unity Explorer” ve “Number Nine” adlı iki İsrail gemisine İHA ve füze saldırısı düzenlemişti.

İsrailli denizcilik şirketi ZIM de 29 Kasım’da yaptığı açıklamada, Umman Denizi ve Kızıldeniz’deki güvenlik durumunu gerekçe göstererek gemilerinin Mısır’daki Süveyş Kanalı’nı kullanmayacağını belirtmişti. Son dönemlerde Husilerin eylemlerinin ardından çok sayıda gemicilik şirketi de Kızıldeniz’deki seferlerini durdurma kararı almıştı. Pentagon, 6 Aralık’ta Yemen’deki Husi güçlerinin Kızıldeniz’deki ticari gemilere yönelik saldırılarına karşı uluslararası “Deniz Görev Gücü” kurulması için görüşmeler yaptıklarını bildirmiş, 18 Aralık’ta da “Refah Muhafızı Operasyonu” adında çok uluslu bir misyonun oluşturulduğunu duyurmuştu. Buna karşılık olarak, Yemen’deki Husilerin lideri Abdülmelik el-Husi, “Amerika’nın gerilimi tırmandırmaya yönelik herhangi bir eğilimi veya Yemen’i hedef alması karşısında boş durmayacaklarını” belirtmiş ve “ABD’yi, İsrail gemilerini korumak amacıyla Kızıldeniz’i askerileştirmeye çalışmakla” suçlamıştı.

Süveyş Kanalı'nı kullanmayan gemilerin sayısı artıyorSüveyş Kanalı’nı kullanmayan gemilerin sayısı artıyor

ABD koalisyon oluşturdu: Kızıldeniz'deki kriz küresel ticaret için ne anlama geliyor?ABD koalisyon oluşturdu: Kızıldeniz’deki kriz küresel ticaret için ne anlama geliyor?

10Haber bültenine üye olun, gündem özeti her sabah mailinize gelsin.