İran: Devrim Muhafızlarının el koyduğu geminin mürettebatı serbest bırakılacak
Belçika Başbakan Yardımcısı ve Ulaştırma Bakanı Georges Gilkinet, Liege Havalimanı'ndan İsrail'e askeri ekipman taşıyan Challenge Airlines isimli İsrailli havayolu şirketine karşı yasal işlem başlatıyor.
İsrail’in Gazze Şeridi’ne saldırılarında neredeyse sekiz ay geride kaldı. 7 Ekim’de Hamas öncülüğündeki Filistinli örgütlerin İsrail kontrolü altındaki topraklara saldırmasıyla İsrail bölgede kapsamlı bir işgal harekatına girişti. Savaşta şu ana kadar 36 binin üzerinde sivil yaşamını yitirdi. Bazı ülkeler bu süreçte Başbakan Binyamin Netanyahu yönetimine çeşitli yaptırımlar uygularken, birçok ülke de sessiz kalmayı seçiyor.
Belçika bu konuda sessizliği tercih eden bir Avrupa ülkesi olmadı. Savaşın başından bu yana İsrail’e birçok kez tepki gösteren Belçika yönetimi bu kez de bir havayolu şirketine karşı yasal yaptırım yolunu seçti.
Flamanca yayın yapan De Morgen gazetesinin haberine göre Belçika Başbakan Yardımcısı ve Ulaştırma Bakanı Georges Gilkinet, Liege Havalimanı’ndan İsrail’e askeri malzeme sevkiyatı yapan İsrailli hava yolu şirketi Challenge Airlines hakkında suç duyurusunda bulundu. Gilkinet silah transferlerine ilişkin düzenlemelerin sıkılaştırılacağını söyledi.
Belçika’da 4 sivil toplum kuruluşu (STK), ABD’den İsrail’e gönderilen silahların Liege Havalimanı üzerinden taşındığını belirtmişti. STK’lerin elde ettiği bilgilere göre, İsrail’e en az 70 ton askeri malzeme ulaştırıldı ve bu malzeme arasında küçük silahlar için mühimmat, fünyeler ve F-35 ile F-16 savaş uçakları için parçalar bulunuyordu.
Askeri malzemelerin Challenge Airlines tarafından havalimanının kargo bölümünde taşındığı ve F-35 parçalarının İsrail’deki Nevatim Hava Üssü’ne ulaştırıldığı belirlenmişti. Bakan Gilkinet, haberlerin ardından konuyla ilgili incelemelerin başlatıldığını ve gerektiğinde şikayette bulunulacağını duyurmuştu.
Konuya ilişkin açıklama yapan bakan “Şimdi mahkemeye gitmek için gereken adımlar atılmış durumda” dedi. Gilkinet, patlayıcıların hava yoluyla taşınabilmesi için özel izin alınması gerektiğini vurgulayarak söz konusu havayolu şirketinin gerekli izinlere sahip olmadığını ifade etti.
Belçikalı bakan “Gazze’deki vahşetin durdurulmasına katkı sağlamak için İsrail’e silah transferine ilişkin tüm yasal boşlukları kapatmak istiyoruz. Belçika’nın İsrail ordusunu silahlandırmasını ve Gazze’deki katliama pasif de olsa ortak olmasını önlemeliyiz” şeklinde konuştu.
Ülkenin bölgesel hükümetlerinden Valonya hükümeti, STK’ların tepkisi üzerine havalimanları aracılığıyla İsrail’e silah taşınmasını yasaklamıştı.
Belçika Dışişleri Bakanı Hadja Lahbib, İsrail Meclisi’nin Birleşmiş Milletler Yakın Doğu’daki Filistinli Mültecilere Yardım ve Bayındırlık Ajansı’nı (UNRWA) “terör örgütü” olarak etiketleme girişimlerine karşı çıktı.
Lahbib, X platformunda yaptığı açıklamada, UNRWA’nın Gazze’deki Filistinliler için kritik öneme sahip olduğunu ve faaliyetlerinin insani krizle başa çıkmada hayati bir rol oynadığını belirtti.
Bakan paylaşımında “Belçika, İsrail Meclisi’nin UNRWA’yı terör örgütü olarak tanımlama ve çalışanlarının dokunulmazlığını kaldırma girişimlerini kınıyor” diye yazdı.
Belçika’nın saygın eğitim kurumlarından Gent Üniversitesi’nin rektörü Rik Van de Walle, İsrail ile tüm akademik işbirliği anlaşmalarını durdurduklarını duyurdu. Bakan açıklamasında “İsrail hükümetinin insan hakları ihlallerinin boyutu, süresi ve niteliğini” gerekçe gösterdi.
Üniversite yönetimi, İsrail üniversiteleri ve araştırma kurumlarıyla devam eden işbirliğini sonlandırdı ve ilgili projelerden tek taraflı çekileceklerini belirtti.
Rektör Van de Walle “Gent Üniversitesi, Gazze’deki insan hakları ve uluslararası hukuk ihlallerine karışmak istemiyor” diyerek bu nedenle bu ihlallere karışan ortaklarla işbirliği yapmayacaklarını ifade etti.
Brüksel Özgür Üniversitesi ve Anvers Üniversitesi de önceki günlerde İsrail ile ilişkilerini askıya aldıklarını açıklamıştı. Belçika’nın farklı kentlerindeki üniversitelerde mayıs ayında başlayan öğrenci eylemleri de devam ediyor.
Gazze’de savaş, Hamas’ın 7 Ekim’de İsrail’in güneyine düzenlediği ve çoğu sivil binden fazla kişinin ölümü, 5 bin 132 kişinin de yaralanmasıyla sonuçlanan saldırının ardından patlak verdi. Militanlar ayrıca yaklaşık
250 rehine ele geçirdi; İsrail’in tahminlerine göre bunlardan 128’i Gazze’de kaldı, 36’sı öldü.
Gazze’de Hamas’a bağlı Sağlık Bakanlığı’na göre İsrail’in askeri misillemesi çoğu sivil ve birçoğu kadın ve çocuk olmak üzere en az 35 bin kişinin ölümüne neden olurken, İsrail kuşatması korkunç gıda kıtlığı ve kıtlık tehdidini de beraberinde getirdi. Enkaz altında halen binlerce ölü olduğu bildirilirken halkın sığındığı hastane ve eğitim kurumları hedef alınarak sivil altyapı da tahrip ediliyor.
İsrail ordusu ise Gazze Şeridi’ne saldırılarının başladığı 7 Ekim’den bu yana 240’ı karadan işgal sürecinde olmak üzere en az 600 askerinin öldürüldüğünü duyurdu. Çatışmalara 24 Kasım 2023’te 4 günlüğüne verilen ve daha sonra 3 gün daha uzatılan ‘insani ara’da 81 İsrailli ve 240 Filistinli esir karşılıklı serbest bırakıldı.
Öte yandan İsrail binlerce Filistinliyi alıkoyup hapsetmeye devam etti. İşgal altındaki Batı Şeria ve Doğu Kudüs’te de 7 Ekim 2023’ten bu yana İsrail güçleri ile yasa dışı Yahudi yerleşimcilerin saldırılarında en az 400 Filistinli hayatını kaybetti.
İsrail ordusu ve Hizbullah arasında 8 Ekim 2023’ten beri yaşanan çatışmalarda en az 270 Hizbullah mensubu ve 50’den fazla Lübnanlı sivil, 40’ı aşkın Filistinli örgüt mensubu ile 6 İsrailli sivil ve 11 asker öldü.