İtalya’da Egonu’ya rahat yok
İtalya'nın eski Başbakanı Silvio Berlusconi ölümüyle de tartışma yaratmaya devam ediyor. Bazı muhalif siyasetçiler ve devlet memurları, Berlusconi için ulusal yas ilan edilmesini tepkiyle karşıladı. Berlusconi destekçileri ise eski liderin villasının önüne çiçekler bıraktı.
İtalya’nın eski başbakanı ve sağ koalisyon iktidarının ortaklarından Forza Italia (FI) partisinin lideri Silvio Berlusconi pazartesi günü Milano’daki bir hastanede 86 yaşında hayata gözlerini yumdu. İtalya’ya yıllarca başbakanlık yapan ve bir güç simsarı olarak İtalyan siyasetine damgasını vuran Berlusconi, lösemi tedavisi görüyordu. Berlusconi’nin ardından yas tutanlar, eski liderin sarayı andıran villasına çiçekler getirdi. Berlusconi’yi sevmeyenler ise eski başbakanın ülkeyi iyiye mi yoksa kötüye mi götürdüğünü tartıştı.
Berlusconi için ülkede ulusal yas ilan edilmesi de tartışılan konuların başında geldi. Yasalara göre eski başbakanlar için devlet töreni düzenlenebilse de ulusal yas kararı hükümet tarafından özel olarak alındı. Böylelikle ilk defa ülkede eski bir başbakan için resmi yas tutuldu. Kamu binalarında bayraklar yarıya indirilse de bazı yetkililer yas törenine katılmayacağını söyledi.
Bunlardan biri Siena Yabancılar Üniversitesi Rektörü Tomao Montanari’ydi. Montanari yazdığı bir mektupta, kurumun tarih yazmış olabilecek ancak ‘dünyayı ve İtalya’yı bulduğundan daha kötü bir durumda bırakan’ bir adam için tutulan yasa katılmayacağını bildirdi. Rektörün bu kararı Berlusconi destekçileri tarafından kınansa da internette Montanari’yi destekleyenler 17 binden fazla imza topladı.
Yaşamı skandallarla dolu Berlusconi için yas ilan edilmesi, eski rakipleri başta olmak üzere bazı siyasetçiler tarafından eleştirildi. Demokrat Parti’nin eski başkanlarından Rosy Bindi, “İnançlı biri olarak onun huzur içinde yatmasını dilerim ama bugün ülkenin yaşadığı pek çok sorundan o sorumludur. Devlet düzeyinde tören yapılması doğru da onun gibi ülkeyi bölen biri için ulusal yas ilan etmek uygun olmaz” dedi. PD Senatörü Andrea Crisanti de Berlusconi’nin ölümünden duyulan üzüntüyü anlayabildiğini belirtmekle birlikte hem bir devlet törenine hem de yas ilan edilmesine karşı olduğunu vurguladı.
Bununla birlikte Berlusconi’yi sevenler villasının önüne çiçekler, el yazısıyla yazılmış notlar ve sahibi olduğu Milan ve Monza futbol takımlarının atkı ve formalarını bıraktı. Zaman zaman serpiştiren yağmur da destekçilerini villaya gelmekten vazgeçiremedi. Berlusconi’nin medya patronluğu aracılığıyla devrim yaratmasına yardımcı olduğu bir sektör olan televizyon, hayatını ve ölümünü ele alan yayınlar yapıldı. Özellikle de Berlusconi’nin kendi kanallarında eski başbakanın İtalya üzerindeki büyük etkisi ve siyasi mirası tartışıldı. Mediaset kanalından bazı spikerler siyah giydi.
Manşetlerinde Berlusconi’ye yer veren gazetelerin attığı başlıklar ise şöyleydi: La Gazzetta dello Sport, Milan’ın sahibi olarak elde ettiği galibiyet serisine atıfta bulunarak Berlusconi için ‘Yıldızların Adamı’ başlığını attı. Sol eğilimli La Repubblica ise Berlusconi’nin 1990’larda İtalya’yı geleneksel siyaset çizgisinden kopararak kendi seçim popülaritesini yaratmasına atıfta bulunarak, “İlk Popülist’ diye yazdı. Corriere della Sera ise daha ağırbaşlı bir manşeti tercih ederek, ‘Berlusconi’siz İtalya’ dedi.
Öte yandan Berlusconi’nin devlet töreni Milano’daki Duomo Katedrali’nde yapıldı. Duomo meydanında binlerce kişinin töreni takip etmesi için dev ekranlar kuruldu. Törene Türkiye’yi temsilen Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ve AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve Parti Sözcüsü Ömer Çelik katıldı.
Katedralin önünde toplanan Milan taraftarları ve Forza Italia destekçileri, ‘İtalyanların en İtalyan’ı’ ve ‘Teşekkürler Başbakan’ yazılı pankartlar açtı. Berlusconi’nin cesedinin krematoryumda yakılacağı ve küllerinin Acore kasabasındaki villasına yakın bir bölgede yer alan aile mozolesine yerleştirileceği iddia ediliyor.