FSB: Türkiye’den Rusya’ya giden tahıl gemisinde patlayıcı madde bulundu
BM Genel Kurulu salı günü açılışını yaptı. İlk günün en öne çıkan konusu Ukrayna savaşı oldu. ABD ve Ukrayna, savaşta Kiev'e yapılacak desteğin önemine vurgu yaparken, BM ülkelerinin hepsinin aynı fikirde olmadığı görüldü. Bu ülkelerden biri de BM'ye eleştiri yönelten İranlı lider Reisi'ydi.
Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu resmi olarak salı günü başladı. Açılış konuşmalarının yapıldığı toplantıya damgasını vuran esas konu Ukrayna savaşıydı. Karşıt görüşlerin çarpıştığı bir gün yaşandığını söylemek de mümkün. ABD Başkanı Joe Biden ve Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski, savaşta Rusya’ya karşı birlik olma mesajı verirken İran Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi, Ukrayna’ya yapmaya devam edilen yardımların savaşı uzatmaya yol açtığını savundu.
Çatışmaların patlak vermesinden bu yana New York’taki BM merkezinde ilk kez konuşan Zelenski, Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinin dünya düzeni için ‘nükleer silah gibi bir varoluşsal tehdit oluşturduğunu’ söyledi. Konuşmasını İngilizce yapan Zelenski, “Saldırgan davrananı yenmek için birlikte hareket etmeli ve tüm kabiliyetimizi ve enerjimizi bu zorlukların üstesinden gelmeye odaklamalıyız. Bu tür saldırganlıkların bir daha yaşanmamasını sağlamak için birlik olmamız gerekiyor” dedi.
‘Rusya’nın ele geçirdiği toprakların hiç olmazsa bir kısmının kabul edilmesi karşılığında küresel pazardaki gıda sorununu silah olarak kullanma girişimi’ nedeniyle Moskova’yı eleştiren Zelenski, Rusya’yı Ukraynalı çocukları kaçırıp ‘soykırım yapmakla’ suçladı. El Cezire’nin BM’deki muhabiri Mike Hanna, Zelenski’nin konuşması sırasında Ukrayna’nın desteğe ihtiyacı olduğunu ‘çok açık bir şekilde’ ifade ettiğini söyledi.
Ancak muhabire göre bu konuşma tarafsız kalan ülkelerin görüşlerini değiştirmeye yetmeyebilir. Hanna, “Küresel Güney’in bazı üyeleri arasında kendi sorunlarına rağmen Ukrayna meselesine harcanan zamanın daha fazla olmasından kaynaklanan bir hoşnutsuzluk var” dedi.
Bu hafta Beyaz Saray’da Zelenski ile görüşmesi beklenen Biden da Zelenski’ye arka çıkarak, ‘Rusya’nın dünyanın bıkkınlık göstereceğine ve Ukrayna’nın acımasız bir şekilde katledilmesine göz yumacağına inandığını’ söyledi. “Eğer Ukrayna’nın parçalanmasına izin verirsek hangi ulusun bağımsızlığı güvende olur?” diye konuşan Biden, ABD ve müttefiklerinin Ukrayna’nın yanında olmaya devam edeceğini söyleyerek alkış topladı. “Bu savaşın sorumluluğu yalnızca Rusya’ya aittir” diyen Biden, “Rusya tek başına bu savaşı bir an önce sona erdirme gücüne sahiptir” diye ekledi.
Biden, Ukrayna’ya yapılan yardımın kapsamı ve maliyeti konusunda Cumhuriyetçilerden yükselen eleştirilere rağmen Kiev’in desteklenmesi için ABD’nin müttefiklerini tek yürek yapmayı yönetiminin dış politikasının bir numaralı maddesi haline getirdi.
Ancak yaklaşan 2024 seçimlerinde eski ABD Başkanı Donald Trump’ın yarışma ihtimalinin çok yüksek olması Avrupa’yı korkutuyor. Zira Trump, Ukrayna’ya yapılan yatırımları eleştirerek savaşın sonlandırılması için savaşmanın değil masaya oturmanın gerekli olduğunu vurguluyor. Trump, savaşı sona erdirmek için planının her iki tarafı da masaya oturtmak olduğunu, böylelikle savaşı bir günde bitirebileceğini söylüyor.
Avrupa içinde başkanlık seçimlerinde Trump olmasa bile Cumhuriyetçilerin genel olarak bir kazanım elde etmesinin de Ukrayna savaşını zarara uğratacağı gibi bir düşünce de hakim. Çünkü diğer adaylar da Ukrayna’ya yapılan yardımları sıkça eleştiriyor.
Zelenski, salı günü CNN International’dan Wolf Blitzer’a verdiği röportajda, Trump’ın savaşı sona erdirmek için bir barış planı varsa kamuoyuyla paylaşmasını istedi. “Zaman ve insan kaybetmemek için Trump fikrini şimdi kamuoyuyla paylaşabilir. ‘Benim savaşı durdurmak için formülüm tüm trajediyi sona erdirmek ve Rus saldırganlığını durdurmak diyebilir” diyen Zelenski, “Tabii bu Rusları topraklarımızdan nasıl çıkaracağımızı da kapsamalı. Aksi takdirde küresel barış fikrini sunmamış olur. Demem o ki fikri topraklarımızın bir kısmını Putin’e vermekse bu barış formülü falan değildir” diye ekledi.
Reisi ise BM’de yaptığı konuşmada ABD ve Ukrayna ile aynı fikirde olmadığını açık bir şekilde gösterdi. Ukrayna’daki şiddet olaylarının ABD tarafından körüklediğini söyleyen Reisi, Ukrayna şehirlerini vuran İran yapımı Şahid insansız hava araçlarının savaş başlamadan önce satıldığını iddia etti. Reisi ayrıca aynı gün Rusya’nın Savunma Bakanı Sergey Şoygu liderliğindeki Rus heyetini ağırladı.
“Eğer İran’ın savaş çıktıktan sonra Ruslara silah ya da insansız hava aracı verdiğine dair ellerinde bir belge varsa bunu ortaya koymalılar” diyen Reisi, “Biz savaşa karşıyız ve savaşı sona erdirmek için arabuluculuk yapmaya hazırız. Halbuki Amerikan halkının vergileri savaşın devam etmesine ve silah fabrikalarının ceplerini doldurmaya harcanıyor” diye vurguladı.
Rejimini devirmeye yönelik ABD istihbaratının üstesinden geldiğini iddia eden Reisi, geleceğin İran gibi ülkelere ait olduğunu ve Batı’nın güzel günlerinin sona erdiğini ima etti. İranlı lider, “Dünya yeni bir uluslararası düzene geçiyor. Dünyayı Amerikanlaştırma projesi başarısızlığa uğradı” diyerek Batı’nın ‘kimlik ve işlevsellik kriziyle karşı karşıya olduğunu ve dünyayı bir orman, kendisini ise güzel bir bahçe olarak gördüğünü’ sözlerine ekledi.
Reisi konuşmasının ardından İsrail’in BM Büyükelçisi Gilad Erdan, BM’yi ‘Tahran kasabına’ kırmızı halı sermekle suçlayarak toplantıyı terk etti. Erdan’ın elinde geçen yıl bu zamanlar polis gözetimi altındayken ölen Mahsa Amini’nin resmini tuttuğu görüldü.