Bugün günlerden Avrupa Birliği günü: AB, Şubat 2022’den beri en zorlu sınavlarını veriyor

1986'dan beri kutlanan Avrupa Günü'nde bu yıl Avrupa Birliği'nin önünde önemli krizler ve sınavlar var. Devam eden savaşta Ukrayna'ya silah ve mühimmat desteğinin hızlandırılması, enerji tedariki ve hayat pahalılığına çare bulunması, yolsuzluk, artan düzensiz göçle mücadele bunların başında geliyor.

Dünya 9 Mayıs 2023
Bu haber 1 yıl önce yayınlandı
İlk adımı 1950 yılında atılan Avrupa Birliği, en krizli dönemini yaşıyor.

İkinci Dünya Savaşı’nın ardından kıtaya barış getirmek amacıyla kurulan Avrupa Birliği için ilk adım 9 Mayıs 1950’de Robert Scbuman’ın ‘Schuman Bildirgesi’yle atılmıştı. Bu tarih, tüm üye ve aday ülkelerde de 1986’dan beri Avrupa Günü olarak kutlanıyor.

Avrupa Birliği’nin, AB Günü’nün kutlandığı sırada önünde sıkıntılı konular var: Bir yılı aşkın süredir devam eden savaş karşısında Ukrayna’ya silah ve mühimmat desteğinin hızlandırılması, enerji tedariki ve hayat pahalılığına çare bulunması, yolsuzlukla ve artan düzensiz göçle mücadele gibi meseleler birliğin mesai harcadığı alanların başında geliyor.

Bu tabloya bakınca AB’nin, Şubat 2022’den bu yana tarihi boyunca önüne çıkan en zorlu sınavlarla boğuştuğu görülüyor. Savaşın yaklaşık 80 yıl sonra Avrupa kıtasına geri dönmesiyle AB, ekonomiden enerjiye birçok alanda kritik günler geçiriyor.

Rusya’nın Ukrayna’yı işgaliyle başlayan süreç ve Rusya’ya uygulanan yaptırımlar, enerji krizini beraberinde getirdi. Enerji de tüm fiyatları etkileyerek enflasyonu tetikledi.

Avrupa’da kış uzun sürecek

AB, tarihindeki en sert yaptırımları uyguladığı Rusya’ya enerji konusundaki bağımlılığı yüzünden, birlikteki fiyatlar hızla tırmandı. Bölge ülkeleri, özellikle 2022’nin ilk aylarından itibaren hızla artan doğal gaz ve elektrik fiyatlarıyla karşılaştı, çareyi enerji tasarrufunda aradı. Halka evlerinin ısılarını düşürmelerini ve ışıkları kapatmalarını içeren enerji tasarrufu önlemleri uygulamaları çağrısında bulunuldu. Avrupa’da enerji yoğun sektörler şalter kapatırken çok sayıda işletme, pahalı elektrik ve gaz fiyatları karşısında faaliyetine ara vermek zorunda kaldı.

Uzun yıllar enerji arz güvenliği yerine çevreci politikalara yönelen Avrupa ülkeleri, tutum değiştirmeye mecbur oldu. Avrupa ülkeleri, daha önce kapattıkları veya kapatmayı planladıkları kömür madenlerini ve santralleri devreye aldı. Enerji krizi nedeniyle çok sayıda Avrupa ülkesi, nükleer santrallerinin faaliyet sürelerini uzatmaya ve yeni nükleer enerji yatırım planları hazırlamaya girişti. Ilıman geçen kışı atlatabilen Avrupa ülkelerinin enerji sıkıntısının uzun yıllar devam etmesi bekleniyor.

Fiyatlar arttı enflasyon fırladı

Enerjinin yanı sıra Rusya ve Ukrayna’dan ciddi miktarda gıda ithalatı da yapan AB, un ve yağ gibi temel ürünlerin fiyatlarındaki artışı da durduramadı. Enerji ile gıda fiyatlarındaki artışlar, Avrupa’da enflasyonun zirveye ulaşmasına neden oldu.

Enflasyondaki hızlı yükseliş, büyümeye ve vatandaşların alım güçlerine olumsuz etki ederken özellikle gıda ve enerji ürünlerindeki enflasyon Avrupalıları etkiledi. Bu durumun yıl genelinde sürmesiyle çok sayıda Avrupa ülkesinde çalışanların alım gücü hızla geriledi. Avrupa ülkelerinde bu durum protesto dalgasını tetikledi. AB, savaş nedeniyle Rusya’yı hedef alan çok sayıda ekonomik yaptırımı uygulamaya koysa da Rusya’yı savaştan caydırmayı hedefleyen önlemler başarıya ulaşmadı.

Geçen yıl AB, Rusya’ya yönelik 10 yaptırım paketini hayata geçirdi.

Ticaret, finans, petrol ve kömür de dahil enerji, sanayi, teknoloji, ulaşım, çift kullanımlı ve lüks ürünler ile altını da içeren geniş yelpazeye yayılmış kısıtlamalar uygulandı. Yaklaşık 1300 kişi ve 170 kurumun mal varlıkları donduruldu. Buna rağmen Rusya’nın savaşa son vermesini sağlayamayan AB, bu ülkeden yüksek maliyetle gaz alımını da sürdürmek zorunda kaldı.

Ukrayna’ya mühimmat için Avrupa Barış Fonu

Savaşın akabinde AB, tarihinde ilk defa silah ile diğer askeri teçhizatın satın alınması ve teslimini finanse etme kararı aldı. AB anlaşmaları, birliğin askeri operasyonları finanse etmede normal bütçesini kullanmasını yasakladığı için AB, bütçe dışı ‘Avrupa Barış Fonu’ adli mali aracı kullandı. Askeri ekipmanın teslim edilmesinin ise üye ülkelerin yetki alanında yer alması, Ukrayna’nın ağır silahlar, modern tanklar, uzun menzilli füzeler ve savaş uçakları gibi talepleri, AB ülkeleri nezdinde süregelen tartışmalara neden oldu.

Yunan Milletvekili Eva Kaili ve beraberindeki bazı isimler AP’nin ekonomik ve siyasi kararlarını etkilemek üzere bir Körfez ülkesinden rüşvet aldıkları iddiasıyla tutuklanmıştı. Zaman içinde tüm tutuklular şartlı tahliye edildi.

Bir de yolsuzluk soruşturması

Aralık 2022’de Belçikalı makamların yürüttüğü soruşturma kapsamında çok sayıda noktada yapılan aramalarda 1.5 milyon euro nakit ele geçirildi. Avrupa Parlamentosu Başkan Yardımcılığı görevi sona erdirilen Yunan Milletvekili Eva Kaili ve beraberindeki bazı isimler gözaltına alındı. Bu kişilerin, AP’nin ekonomik ve siyasi kararlarını etkilemek üzere bir Körfez ülkesinden rüşvet aldıkları öne sürüldü. Zaman içinde tüm tutuklular şartlı tahliye edildi. Olay, AB içinde büyük yankı uyandırdı, AB kurumlarının güvenilirliği sorgulanmaya başlandı. Bunun üzerine AB’nin gündemi yolsuzlukla mücadele ve reforma odaklandı.

Değişmeyen konu: Göç

Göç, AB üyeleri arasındaki en tartışmalı konulardan biri olmaya devam ediyor. AB Komisyonunun 2015’te hazırladığı göç ve iltica paketi, üye ülkeler arasındaki görüş ayrılıkları nedeniyle çıkmaza girmiş durumda. Suriye iç savaşı, Afganistan’da Taliban’ın yönetimi ele geçirmesi, Rusya’nın Ukrayna’ya saldırısı sonrası çeşitli göç dalgalarına maruz kalan AB’ye son dönemde Afrika ve Asya’dan gelen düzensiz göçmenlerin sayısında da artış görüldü. Düzensiz göçmenlerin sayısı 2016’daki göç krizinden bu yana en yüksek seviyeye ulaştı. 2022’de AB’ye 330 bin düzensiz göçmen girdi. Böylece göç, uzun bir aradan sonra 9-10 Şubat’ta AB Liderler Zirvesi’nde masaya geldi. Geçen seneki AB Dönem Başkanı Fransa’nın benimsediği ‘adım adım yaklaşım’ çerçevesinde AB, düzensiz göçle mücadele için dış sınırların korunması, geri dönüşlerin artırılması, üye ülkeler arasında yük paylaşımı, ortak ülkelerle yakın ilişki kurulması olmak üzere 4 alana yoğunlaştı.

AB’nin sınırlarını güçlendirmek ve dayanışma mekanizması olmak üzere paketteki iki unsur üzerinde kısmen anlaşma sağlansa da üye ülkelerin önünde uzlaşılması gereken çok sayıda madde bulunuyor.

AB’nin temeli 9 Mayıs 1950’de atılmıştı

9 Mayıs tarihi, Avrupa Birliği için önem taşıyor. Eski Fransız dışişleri bakanlarından Robert Schuman’ın eski Milletler Cemiyeti Başkanı Jean Monnet’ten etkilenerek Paris’te 9 Mayıs 1950’de yayımladığı deklarasyon, Avrupa’da yeni bir siyasi işbirliği modeli önererek iki yıkıcı dünya savaşı gören kıtanın benzer bir sahneye tekrar şahit olmamasını hedefliyordu. Kömür ve çelik üretimini kontrol edecek bir ‘Avrupa kurumu’ oluşturmayı ve böylelikle ekonomik çıkarları ön planda tutarak ezeli rakipler Almanya ile Fransa arasında tekrar bir savaşı engellemeyi hedefleyen Schuman’ın dileği, bir yıl sonra gerçek oldu. 1951’de Schuman Deklarasyonu’nun sonucu olarak Belçika, Federal Almanya, Lüksemburg, Fransa, İtalya ve Hollanda’dan oluşan 6 üye ile Avrupa Kömür ve Çelik Topluluğu kurularak AB’nin temeli atıldı. AB tarihinde önemli rol oynayan ve AB’nin fikir babaları arasında yer alan Schuman’ın adı, Belçika’nın başkenti Brüksel’de AB kurumlarına ev sahipliği yapan meydana da verilmişti.

Almanya, Türkiye’nin AB üyeliğinde ikili oynamış!Almanya, Türkiye’nin AB üyeliğinde ikili oynamış!

10Haber bültenine üye olun, gündem özeti her sabah mailinize gelsin.