MGK’dan mücadele vurgusu çıktı: Terör örgütlerine müsamaha gösteren hedef haline gelir
İsrail, ABD'nin BM Güvenlik Konseyi'ndeki vetosunun ardından Gazze'de son 10 haftanın en şiddetli saldırılarını düzenliyor. Han Yunus ile Refah'ta çoğu çocuk onlarca Filistinli öldürüldü ve yaralandı.
İsrail ve Filistinli örgütler arasındaki savaş, Amerika Birleşik Devletleri’nin (ABD) Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ndeki (BMGK) ateşkes vetosunun ardından devam ediyor. İsrail’in Gazze’ye yönelik saldırılarının şiddeti ise veto kararının ardından artış gösterdi.
10’uncu haftasına giren çatışmalarda, İsrail en şiddetli saldırılarını gerçekleştiriyor. Saldırıların merkezindeki Han Yunus ile Refah’ta çoğu çocuk ve onlarca Filistinli öldürüldü ve yaralandı. Kuzey ve merkezde de durum aynı. Gazze’deki Sağlık Bakanlığı’na göre enkaz altındaki ölü sayısı hastanedekilerden fazla ki en son açıklanan verilere göre de hastanelerin doluluk oranı yüzde 200’ün üzerine çıkmıştı.
İsrail’in muhalif gazetelerinden Haaretz, ölenlerin yüzde 61’ini sivillerden oluştuğunu yazarken not da düştü. Gazetenin haberine göre, çatışmaların neden olduğu sivil ölüm oranı 20’inci yüzyıldaki tüm çatışmalardan çok daha yüksek.
Haaretz’in analizi, 2012-22 yılları arasında Gazze’de düzenlenen daha önceki üç operasyonda sivil ölümlerinin hava saldırılarında ölenlerin toplamına oranının yüzde 40’ı civarında olduğunu ortaya çıkardı.
Son 24 saatteki ölü sayısı belirsizliğini koruyor ancak Gazze’nin merkezindeki Deir el-Balah’taki ana hastane, 71 cesedin alındığını ve 62 cesedin güneydeki Han Yunus kentindeki Nasır hastanesine götürüldüğünü bildirdi.
Haaretz gazetesinde yayınlanan bu analiz, sosyolog Yagil Levy’e ait. Bu analizde, İsrail’in Demir Kılıçlar operasyonunun ilk üç haftasında, Levy’nin “benzeri görülmemiş cinayet” olarak tanımladığı gibi, sivillerin toplam ölümlere oranı yüzde 61. Bu oran, 20’inci yüzyılda dünya genelinde yaşanan tüm çatışmalara kıyasla çok daha yüksek.
Cibaliya Mülteci Kampı’nda mezarlıkların dolması ve sürekli devam eden yoğun saldırılar nedeniyle mezarlıklara ulaşılamadığı için halk, saldırılarda hayatlarını kaybeden yakınlarını çarşıdaki boş alanlar ve sokaklarda defnediyor. İsrail’in yoğun saldırıları altındaki Gazze Şeridi’nin güneyindeki Cibaliya Mülteci Kampı’nda sokak, meydan ve boş alanlar “toplu mezarlara” dönüştü. İsrail ordusunun havadan ve karadan saldırılarını sürdürdüğü Gazze’de bulunan Cibaliya Mülteci Kampı’nda kabristanların dolması ve yoğun saldırılar nedeniyle mezarlıklara ulaşılamadığı için halk, saldırılarda hayatlarını kaybeden yakınlarını çarşıda defnediyor. Cibaliya Mülteci Kampı çarşısında yaşamını yitirenler, yakınları tarafından kazılan mezarlarda bazen topluca bazen ayrı ayrı toprağa veriliyor.
Kampta hayatını kaybedenler, çarşının birçok noktasında meydan ve dükkan önlerindeki boş alanlarda en yakın yerde İsrail savaş uçaklarının saldırıları ve patlama sesleri altında hızlıca gömülmeye çalışılıyor. Kime ait olduğunun bilinmesi için mezarların başına konulan levhalarda el yazısıyla tüm cenazelerin isimleri sıralanıyor. Gazze’deki hükümet daha önce birçok kez İsrail’in saldırıları nedeniyle kabristanların dolduğu, cenazelerin topluca defnedildiği yönünde açıklamalar yapmıştı.
Hamas’ın silahlı kanadı İzzeddin el-Kassam Tugayları, “Filistinlilere ve başta Mescid-i Aksa olmak üzere kutsal değerlere yönelik sürekli ihlallere karşılık verme” gerekçesiyle İsrail’e 7 Ekim’de kapsamlı saldırı düzenledi. İsrail’de 7 Ekim’deki saldırılarda 310’dan fazlası asker olmak üzere 1200 İsraillinin öldüğü, 5 bin 132 kişinin yaralandığı duyuruldu.
İsrail’in Gazze Şeridi’ne saldırılarında en az 7 bin 112’si çocuk, 4 bin 885’i kadın olmak üzere 17 bin 487 Filistinli öldü. Enkaz altında binlerce ölü olduğu bildiriliyor. İsrail ordusu halkın sığındığı hastane ve eğitim kurumlarını hedef alarak sivil altyapıyı tahrip ederken, karadan işgal sürecinde 93 askeri öldü.
Çatışmalara 24 Kasım’da 4 günlüğüne verilen ve daha sonra 3 gün daha uzatılan “insani arada” 81 İsrailli ve 240 Filistinli esir karşılıklı serbest bırakıldı. Öte yandan İsrail binlerce Filistinliyi alıkoyup hapsetmeye devam etti.
İşgal altındaki Batı Şeria ve Kudüs’te de İsrail güçleri ve yasa dışı Yahudi yerleşimcilerin saldırılarında 274 Filistinli hayatını kaybetti.
İsrail ordusu ile Lübnan Hizbullahı’nın sınır hattındaki düşük yoğunluklu çatışmalarında ise 23 Lübnanlı sivil, 97 Hizbullah mensubu ve 6 İsrail askeri öldü.