İsrail, İran’a karşı atakta zorlu dönemeçte: Misilleme olacak mı?
Hamas'ın silahlı kanadı Kassam Tugayları Gazze'de İsrail saldırılarında ağır yaralanan sekiz İsrailli esirden üçünün hayatını kaybettiğini duyurdu. UCM Başsavcısı Han İsrail'i Refah'a saldırılar konusunda uyardı.
İsrail’in Gazze Şeridi’ne saldırıları 7 Ekim’den bu yana devam ediyor. İşgal harekatı kentin en güneyini, Mısır’a açılan sınır kapısının olduğu Refah’a kadar genişletildi. Saldırılarda şimdiye kadar 27 binin üzerinde Filistinli hayatını kaybetti, Gazze koca bir harabeye döndü, altyapı ve sağlık sistemi neredeyse tamamen çöktü.
Kentte bir de 7 Ekim’de İsrail’in güneyine “Aksa Tufanı Operasyonu” adıyla saldırılar düzenleyen Hamas öncülüğündeki Filistinli örgütlerin esir aldığı rehineler var. Rehine sayısının 130’u aştığı tahmin edilirken Hamas’ın silahlı kanadı İzzeddin Kassam Tugayları tarafından esirlerle ilgili yapılan yazılı açıklamada “Gazze Şeridi’ne dün düzenlenen saldırılarda ağır yaralandığını duyurduğumuz sekiz İsrailli esirden üçü öldü” dendi.
Hamas armed wing says three Israeli hostages killed in Israeli airstrikes https://t.co/tJX6YuwQtN
— CTV News (@CTVNews) February 12, 2024
Ölen rehinelerin isimleri ve fotoğraflarının diğer yaralıların akıbeti netleşince açıklanacağı duyuruldu.
Kassam Tugayları dün İsrail’in Gazze Şeridi’ne saldırılarında son 96 saatte iki İsrailli esirin öldüğü, sekizinin ağır yaralandığını açıklamıştı. Hamas’ın açıklaması İsrail ordusunun Refah’ta tutulan iki rehineyi kurtarmasının üstünden 24 saat geçmeden geldi.
Filistin resmi ajansı WAFA Refah’taki hastane yetkililerine dayandırdığı haberinde İsrail’in kente düzenlediği saldırılarda 100’den fazla kişinin öldürüldüğünü ve hastanelere yüzlerce yaralı getirildiğini belirtmişti. Filistin Kızılayı da İsrail saldırılarının Refah kent merkezinde yoğunlaştığını ve saldırılarda sivillerin evlerinin de hedef alındığını duyurmuştu.
Yerel kaynaklar İsrail ordusunun savaş uçakları, yoğun topçu atışı ve savaş gemileriyle denizden açtığı ateşle eş zamanlı olarak yaklaşık 40 hava saldırısı düzenlediğini, özellikle yerinden edilen Filistinlilerin barındığı çok sayıda evi ve camiyi hedef aldığını kaydetmişti.
Hamas’ın askeri kanadı İzzeddin Kassam Tugayları “Filistinlilere ve başta Mescid-i Aksa olmak üzere kutsal değerlere yönelik sürekli ihlallere karşılık verme” gerekçesiyle İsrail’e 7 Ekim 2023’te kapsamlı saldırı düzenlerken çok sayıda İsrailliyi de esir almıştı.
Gazze’deki çatışmalara 24 Kasım’da dört günlüğüne verilen ve daha sonra üç gün uzatılan “insani ara”da 81 İsrailli ve 240 Filistinli esir karşılıklı serbest bırakılmıştı. İsrail ordusuna göre Gazze Şeridi’nde hala 130’dan fazla İsrailli esir bulunuyor.
İsrail’in 7 Ekim’den bu yana Gazze Şeridi’ne düzenlediği saldırılarda en az 12 bini çocuk, 8 bin 190’ı kadın olmak üzere 27 binin üzerinde Filistinli öldürüldü, 66 binden fazlası da yaralandı. Enkazda halen binlerce ölü olduğu bildirilirken halkın sığındığı hastane ve eğitim kurumları hedef alınarak sivil altyapı da tahrip ediliyor.
Uluslararası Ceza Mahkemesi (UCM) Başsavcısı Kerim Han İsrail’in Gazze’nin güneyindeki Refah kentini bombalamasından ve muhtemel kara operasyonundan derin endişe duyduğunu söyledi.
Han X hesabından yaptığı paylaşımda “Silahlı çatışmalarda geçerli olan hukuk, içi boş veya anlamdan yoksun hale getirilecek şekilde yorumlanamaz. Defalarca vurguladığım üzere, hukuka uymayanlar, mahkeme daha sonra yetkisi uyarınca harekete geçtiğinde şikayet etmemelidir” diyerek savaşın da kuralları olduğuna vurgu yaptı.
“Ofisim işlendiği iddia edilen her türlü suçu aktif bir şekilde soruşturmaktadır. Yasaları ihlal edenlerden hesap sorulacaktır” uyarısı yapan Han Tel Aviv’in savaş hukuku kurallarına aykırı tutumunda gözle görülür bir değişiklik olmadığını ifade etti.
Filistin Yönetimi 1 Ocak 2015’te Roma Statüsü’nün ilgili maddesi uyarınca “13 Haziran 2014 tarihinden bu yana Doğu Kudüs de dahil olmak üzere işgal altındaki Filistin topraklarında” işlendiği iddia edilen suçlarla ilgili UCM’nin yargı yetkisini kabul ettiğini açıklayıp ertesi gün Mahkemeye katılım belgesini BM Genel Sekreterliği’ne sunarak UCM’ye taraf oldu.
Önceki UCM Başsavcısı Fatou Bensouda Filistin Devleti’ndeki durumla ilgili yaklaşık altı yıllık ön incelemenin tamamlanarak 3 Mart 2021’de soruşturmanın açıldığını duyurdu. Soruşturmada 2021’den bu yana gelişme olmazken mevcut Başsavcı Kerim Han bugüne kadar herhangi bir İsrailli yetkili hakkında yakalama kararı çıkarılması için adım atmadı.