Fidan ve Haniye görüştü: 200 İsrailli esire karşılık 6 bin Filistinli mahkum
İsrail basını Gazze'de 7 Ekim'de başlayan ve devam eden savaş süresince ülkeye 35 bin ton silah ve mühimmat geldiğini duyurdu. Öte yandan Tel Aviv'in müzakereleri artık Hamas'ın Gazze'deki lideri Yahya Sinvar ile yürüteceği belirtildi.
7 Ekim’de Hamas öncülüğündeki Filistinli örgütlerin İsrail’e “Aksa Tufanı Operasyonu” saldırıları Gazze Şeridi’nin kaderini tayin ederken İsrail ordusunun o tarihten itibaren giriştiği işgal harekatında şu ana kadar 31 binin üstünde Filistinli hayatını kaybetti.
Savaş beşinci ayında da devam ederken İsrail’de yayın yapan Israel Hayom gazetesi çatışmaların başından bu yana çoğu ABD’den olmak üzere çeşitli ülkelerden 300’den fazla uçak, yaklaşık 50 gemi ve 35 bin ton silah ve mühimmatın İsrail’e geldiğini yazdı.
Haberde İsrail yönetiminin dönem dönem sınırı aştığına vurgu yaparak tepkileri savuşturmaya çalışan Washington’un büyük sevkiyatlarının Gazze Şeridi’ne saldırıyı sürdüren İsrail ordusuna “açık desteğin kanıtı” olduğu belirtildi.
Washington-Tel Aviv hattındaki anlaşmazlığın çeşitli konular etrafında döndüğü, ancak bazı kaynaklara göre söylemlerdeki gerilimin ana nedeninin Başkan Joe Biden liderliğindeki ABD yönetimi ile Binyamin Netanyahu başbakanlığındaki İsrail hükümeti arasındaki “güven eksikliği” olduğu savunuldu. Zira iki lider yakın dönemde de İsrail’in Refah’a saldırı planıyla ilgili tartışmaya girişmişti (Netanyahu ve Biden arasındaki atışmaya ilişkin ayrıntılı haberimiz için tıklayın).
Hayom’un haberinde İsrail’in ana silah tedarikçisinin ABD olduğu ve bu durumun hâlâ geçerliliğini koruduğu, silah sevkiyatının küçük bir kısmının ise diğer ülkelerinden yapıldığı da belirtildi. İsrailli üst düzey güvenlik yetkililerinin ABD ve İsrail hükümetleri arasında Gazze konusunda artan gerilim nedeniyle Beyaz Saray’ın İsrail’e silah sevkiyatını yavaşlatma olasılığından endişe duyduğu da söyleniyor.
Haberde vurgu yapılan bir diğer nokta İsrail’in ABD’nin diplomatik arenada da desteğine ihtiyacı olduğu. Bunun en gözle görülür örneği olarak Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’nde (BMGK) İsrail’e olası yaptırım kararının ABD’nin desteğiyle engellenmesi gösterildi.
Hamas’ın elinde 7 Ekim’de alıkonan 130’dan fazla İsrailli esir var. Gündemdeki önemli konu bu esirlerin Filistinli mahkumlar karşılığında salıverilmesi. Diğer bir İsrail gazetesi Haaretz esir takası müzakerelerinin arabulucular olmaksızın doğrudan kentte bulunduğu tahmin edilen Hamas’ın Gazze yöneticisi Yahya Sinvar ile yürütüleceğini savundu.
Haberde Sinvar ile esir takası müzakerelerinin en az iki hafta sürmesinin beklendiği, ateşkes ve esir takasına ilişkin önerilerde yapılan değişikliklerin onaylanmasının ise 24 ila 36 saat sürebileceği belirtildi.
Haaretz gazetesi Mossad Başkanı David Barnea liderliğindeki İsrail heyetinin esirlerin serbest bırakılmasına ilişkin müzakerelerin yeni turu için bugün Katar’ın başkenti Doha’ya gideceğini de kaydetti. İsrail heyetinde İç Güvenlik Teşkilatı Şin Bet (Şabak) Direktörü Ronen Bar ve İsrail ordusunda kaçırılan ve kayıp kişiler dosyasının sorumlusu Nitzan Alon’un de yer aldığı bildirildi.
The Security Cabinet overnight approved the departure of the Israeli delegation, headed by Mossad chief David Barnea, to Doha on Monday, where it will discuss the details of the
plan for the release of the hostages. pic.twitter.com/k9LkQjxqlC— Israel National News – Arutz Sheva (@ArutzSheva_En) March 18, 2024
Hamas 14 Mart’ta İsrail ile ateşkes ve esir değişimi mutabakatına ilişkin teklifi Katar ve Mısır’daki arabuluculara ilettiklerini duyurmuştu.
İsrail Başbakanlık Basın Ofisi’nden yapılan açıklamada ise Hamas’ın son teklifindeki taleplerin “akıl dışı” olduğu savunulmuştu. Başbakanlık Basın Ofisi savaş kabinesi toplantısının ardından Hamas’ın teklifinin reddetmiş, Refah’a saldırı onayı için “Ordu operasyona ve (sivil) nüfusu tahliye etmeye hazırlanıyor” demişti.
İsrail Dışişleri Bakanı Yisrael Katz İsrail kamu yayın kuruluşu KAN’a ait radyoda katıldığı bir programda Washington ile Tel Aviv arasındaki gerilime ilişkin soruları yanıtladı. ABD Senatosu Çoğunluk Lideri Chuck Schumer’in Netanyahu’yu hedef alan sözlerinin sorulması üzerine Katz “Bu ifadeler kabul edilemez” dedi.
Netanyahu, Israeli FM, US Senate Majority Leader Spar Over Israeli Election Comments https://t.co/xPQQn4ToIH pic.twitter.com/4iAklNGHSJ
— Andy Vermaut (@AndyVermaut) March 18, 2024
İsrail’de seçim çağrısı yapan Schumer’in eskiden Tel Aviv’in dostu olduğunu savunan Katz “Biz demokratik bir ülkeyiz. Başbakan 61 ve üzeri çoğunluğa sahip olduğu sürece İsrail devletinin hükümetini yönetme yetkisine sahiptir” diye konuştu.
Schumer 14 Mart’ta Senato’da Netanyahu’nun 7 Ekim’den sonraki süreci kötü yönettiğini savunarak İsrail’de seçim yapılması çağrısı yapmıştı. Netanyahu da Schumer’in açıklamasına tepki göstererek İsrail’de seçim yapılıp yapılmamasının “İsrail hükümetinin kendi işi” olduğunu, seçilmiş lideri değiştirmeye çalışmanın uygun olmayacağını söylemişti.