ABD’de üniversite eylemleri dalga dalga yayılıyor: Soykırımla ortaklığa son verin!
İsrail bir yandan Gazze ve Lübnan'ı bombalamayı sürdürürken diğer yandan da işgal altındaki Golan Tepeleri'nde mayınları temizleyerek yeni barikatlar kuruyor. Sebebi de Hizbullah'ın silah ikmalini sekteye uğratmak.
İngiliz haber ajansı Reuters’in haberine göre İsrail bir yandan savunmasını artırmak, diğer yandan da Lübnan Hizbullahı’na karşı daha etkili savaş yürütebilmek için işgal altındaki Golan Tepeleri ile Suriye sınırındaki askerden arındırılmış şerit arasındaki sınırda kara mayınlarını temizleyerek yeni bariyerler kurmaya başladı. Reuters’e konuşan kaynaklar İsrail’in sınırı belirleyen çitleri Suriye tarafına kaydırdığını ve bölgeye yeni tahkimatlar yaptığını söylüyor.
İsrail tankları askerden arındırılmış bölgede güvenlik çitleri inşa eden buldozerlerin güvenliğini sağlamak için Birleşmiş Milletler (BM) gözetimindeki tampon bölgenin doğusundaki Suriye topraklarına kısa süreliğine girdi. Mayın temizleme çalışmalarının yoğunlaşmasını tetikleyen Lübnan’daki kara harekâtının başlaması oldu. Suriyeli kaynaklar aynı dönemde İsrail’in Şam’a ve Suriye’nin Lübnan sınırına saldırılarını artırdığını söyledi.
Ayrıca kaynaklara göre Suriye’nin askeri birliklerini desteklemek için bölgeye konuşlanmış Rus askeri birlikleri de askerden arındırılmış bölgeye bakan en az bir gözlem noktasından çekildi. Rus birlikleri Suriye’nin güneyindeki Dera vilayetinin en yüksek noktası ve stratejik gözetleme noktası olan Tel Hara karakolunu terk etti. Bir Suriyeli yetkilisi Rusların olası bir çatışmanın önüne geçmek için İsraillilerle anlaşmalı olarak bölgeden ayrıldığını söyledi.
Askerden arındırılmış bölgede 1973 savaşından sonra İsrail ve Suriye güçlerinin bölgede faaliyet göstermemesini denetlemekle görevlendirilen BM Ateşkes Gözlem Gücü (UNDOF) bulunuyor. BM yetkilileri de Golan Tepeleri’nde hareketlilik gördüklerini ama konuyla ilgili detay veremeyeceklerini söyledi. UNDOF BM yetkililerine bölgedeki ihlallere dikkat çeken bir rapor sunmuş ama bunun BM Güvenlik Konseyi’ne yansımaları henüz belirsiz.
İsrail’in böyle bir adım atması Hizbullah’ı ilk kez Lübnan sınırından daha doğrudan vurmak isteyebileceğine işaret ediyor. Kurulan bariyerlerle de Hizbullah’ı daha iyi izlemeyi ve sınırdan geçişleri daha kolay tespit etmeyi amaçladığı düşünülüyor. İsrail’in işgal altındaki Golan’ı ve askerden arındırılmış bölgeyi saldırılar için kullanma ihtimali Ortadoğu’daki savaşın genişleme tehlikesini artıran bir gösterge. Gazze’yi bir yıldan beri vuran İsrail geçen aydan beri Lübnan’ı ateş altında tutuyor.
Aslında İsrail ve Hizbullah Gazze’deki savaş başladığından beri ateş teatisinde bulunuyordu. Ama şimdi buna İsrail’in hava saldırıları ve Güney Lübnan’a kara harekâtı eklendi. Ayrıca batıda da İsrail’in deniz bombardımanıyla karşı karşıya. İsrail doğuda cepheyi genişleterek İsrail’in Hizbullah’ın Suriye üstünden gelen silah ikmalini baskı altına alabilir.
İstanbul merkezli Harmoon Center’da çatışma analisti olarak çalışan Navvar Saban, Lübnan’a bakan ve Ürdün’e sınırı olan 1200 kilometre uzunluğundaki Golan’daki hareketliliğin Lübnan’a daha geniş çaplı saldırıya “zemin hazırlama çabası” gibi göründüğünü söylüyor. Saban “Suriye’de olan her şey İsrail’in Lübnan stratejisini ilerletmek için. İkmal yollarını, depoları ve ikmalle bağlantılı kişileri vurmak; bunların hepsi olabilir” dedi.
İran öncülüğündeki Direniş Ekseni’nin bir parçası olan Suriye, Gazze’deki savaş başladığından beri kendini olayların dışında tutmaya çalıştı. Oysa eksenin diğer üyeleri isteseler de istemeseler de savaşın içine çekildi. Lübnan Hizbullahı şu an İsrail’le aktif olarak çatışıyor, Yemen’deki Husiler Filistinlilerle dayanışma amacıyla, Kızıldeniz’den geçen ve İsrail’e gittiğini düşündüğü tüm gemileri hedef aldı, hatta daha da ileri giderek İsrail’e ulaşan füzeler attı. İran’ın desteklediği küçük çaplı milis gruplar ABD’nin Irak ve Suriye’deki askeri üslerini hedef aldı. İran bile savaşa girmemek istemesine rağmen iki defa İsrail’in üstüne füze yağdırmak zorunda kaldı.
Reuters ocak ayındaki bir iddiasında Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’ın İsrail’den gelen tehditler nedeniyle Hamas’ı desteklemekten kaçındığını söylemişti. Tehditlerin bir göstergesi olarak savaş başladıktan kısa süre sonra hem Şam hem de Halep havaalanı hedef alınmıştı.
İşin ilginci Suriye ordusunun bölgeye konuşlanmak yerine Golan’ın güneyindeki Kuneytire bölgesinden 24 saat içinde geri çekilmeleri talimatı verilmesi oldu. Hatta İsrail tankları görüldükten sonra İran’ın desteklediği Iraklı silahlı grupların savaşçılarına da bölgeden çekilmeleri söylendi. İddiaya göre Iraklı savaşçılar, İsrail güçleriyle doğrudan çatışmaya girmemeleri için sıkı sıkı tembihlendi.