Nihayet oldu, Birleşmiş Milletler’den Gazze’ye ateşkes çağrısı çıktı

İsraill'in Gazze'ye saldırıları devam ederken BM Güvenlik Konseyi ABD veto etmeyince ateşkes çağrısı içeren kararı onayladı. Netanyahu hükümeti ABD'nin kararına tepki olarak Washington'a heyet göndermekten vazgeçti. Bakalım İsrail karara uyacak mı?

Dünya 25 Mart 2024
Bu haber 8 ay önce yayınlandı
Fotoğraf: AA

İsrail’in Gazze Şeridi’ne 7 Ekim’den bu yana düzenlediği saldırılarda can kaybı 32 bini aşarken bir milyonun üstünde Filistinli şeridin en güneyindeki noktaya, Refah’a sığınmış durumda. İsrail Savunma Kuvvetleri (IDF) şeridin en büyük iki hastanesindeki ablukasını sürdürüp kente insani yardım girişine sınırlı ölçüde izin veriyor.

Bu süreçte dokuz karar tasarısı oylayan ve dokuzuna da onay vermeyen 15 üyeli Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi (BMGK) onuncu karar tasarısını nihayet onayladı. 15 geçici, beş daimi üyenin bulunduğu konseyden 14 “evet” oyu çıkarken ABD “çekimser” oy kullandı.

Cezayir, Ekvator, Guyana, Japonya, Malta, Mozambik, Güney Kore, Sierra Leone, Slovenya ve İsviçre tarafından hazırlanan karar tasarısı kabaca Gazze’de Ramazan ayı boyunca geçerli olacak ateşkes çağrısı yapıyor. Önceki tasarıları kent harabeye dönerken reddeden konsey Müslümanların kutsal ayının bitimine 11 gün kala ateşkes tasarısını onaylamış oldu. İsrail’in bu çağrıya uyup uymayacağı, yani Gazze’ye ateşkesin gelip gelmeyeceği ise belirsiz. İsrail karara ilk tepki olarak ateşkes ve rehine değiş tokuşu pazarlıkları için ABD’nin başkenti Washington’a göndereceği heyeti göndermekten vazgeçti.

‘Ramazan ateşkesi kalıcı olsun’ talebi

Kararda BMGK’nın Filistin meselesine ilişkin şimdiye kadar kabul edilen kararları hatırlatılarak tüm tarafların uluslararası hukuk, uluslararası insancıl hukuk ve uluslararası insan hakları hukukuna uyma yükümlülüğü bulunduğu belirtildi. Sivil ve sivil altyapılara yönelik saldırılar ve her türlü terör eyleminin kınandığı kararda esir almanın uluslararası hukuk ihlali olduğu ifade edildi.

Gazze Şeridi’ndeki “korkunç insani durum hakkında derin endişe” duyulduğunun altı çizilen kararda Mısır, Katar ve ABD’nin yürüttüğü diplomatik çaba onaylandı ve övüldü.

“Ramazan ayında tüm tarafların saygı duyacağı acil ateşkes sağlanması, bunun kalıcı ve sürdürülebilir ateşkese yol açması ve tüm rehinelerin acil ve koşulsuz serbest bırakılması” talep edilen kararda, rehinelerin insani ve tıbbi yardımlarının karşılanması için erişim sağlanması istendi. Kararda taraflara esir tuttukları kişilere yönelik uluslararası hukuk uyarınca yükümlülüklerini yerine getirme çağrısı yapıldı.

Gazze Şeridi’ne insani yardım sevkiyatının acilen artırılması gerektiğinin öneminin altı çizilen kararda, aynı zamanda sivillerin korunması ve gerekli insani yardımların sağlanması için tüm engellerin kaldırılması talep edildi. Kararda durumun yakından takip edileceği vurgulandı.

ABD’nin talebi üzerine: ‘Daimi’ değil ‘kalıcı’

Konsey gündemini oldukça meşgul eden ve uzun süren müzakerelerin ardından karar tasarısında “daimi ateşkes” ifadesinde mutabık kalınmıştı.

ABD heyeti son anda tasarı metninde değişiklik talep ederek “daimi” ifadesini “kalıcı” ile değiştirdi. Böylelikle ABD’nin ateşkes sürecine esneklik katmış olduğu tahmin ediliyor.

ABD’nin 22 Mart’ta sunduğu tasarı ise ateşkes içermediği gerekçesiyle daimi üyeler Çin ve Rusya tarafından veto edilmişti. Söz konusu tasarı 20 Şubat’ta müzakerelere açılmıştı. Tasarıda Gazze’de ateşkesi rehinelerin bırakılmasıyla ilişkilendirip diplomasiyi destekleme çağrısıyla yetinilmişti.

Diplomatik çabalarla sağlanacak olan ateşkesin sürdürülebilir ateşkese çevrilmesinin önemine işaret edilen tasarıda, “Hamas ve diğer terörist ve aşırıcı grupların Filistin halkını temsil etmediği” ve Hamas’ın “bazı üye ülkelerce terör örgütü ilan edildiği”ne dikkat çekilmişti.

ABD’nin temsilcisi: Sorumlu Hamas

Oylamanın ardından konuşan ABD’nin BM Büyükelçisi Linda Thomas-Greenfield ateşkes kararının geçmesindeki gecikmeden Hamas’ı sorumlu tuttu. ABD’nin çekimser kalmasının nedeninin de bu olduğunu söyleyen Thomas-Greenfield “Karar tasarısındaki her şeye katılmadık” dedi.

ABD’li diplomat “Hamas’ın kınanması talebimiz de dahil olmak üzere bazı önemli düzenlemeler göz ardı edildi” diye konuştu. Esirlerin serbest bırakılmasının kuşatma altındaki kıyı bölgesinde insani yardımların artmasına yol açacağını vurguladı.

Öte yandan Thomas-Greenfield Gazze’de acilen ateşkes sağlanması kararı için “bağlayıcı olmayan” dedi. Bu açıklama tepki topladı. Geçici 10 üye tarafından düzenlenen basın toplantısında bu ülkeler adına söz alan Mozambik’in BM Daimi Temsilcisi Filipe Chidumo “Tüm BM Güvenlik Konseyi kararları bağlayıcıdır ve bunlara uyulması zorunludur” dedi.

Filistin’in BM Daimi Temsilcisi Riyad Mansur da “Artık bir mola verin. Genel Kurula gidiyoruz, kararlar “bağlayıcı değil, uygulanamaz” diyorlar. Güvenlik Konseyi’ne gidiyoruz, “kararları bağlayıcı değil” diyorlar. Tüm BMGK kuralları bağlayıcıdır. İsrail bunlara uymazsa BMGK Şartı’nın 7. maddesi uyarınca cezalandırıcı karar alınmak zorundadır” diye konuştu.

Ürdün’ün BM Daimi Temsilcisi Mahmoud Daifallah da “BM Şartı’nın 25. maddesi açık bir şekilde tüm üye ülkelerin BMGK kararlarını uygulamak zorunda olduğunu belirtir” dedi. BMGK’da kabul edilen kararın “talep” dilini kullanarak, ateşkes talep ettiğine dikkati çeken Daifallah, bunun BM Şartı’nın 25. maddesine dayandığının ve bağlayıcı olduğunun altını çizdi.

İngiltere’nin BM Daimi Temsilcisi Barbara Woodward da basına yaptığı açıklamada BMGK kararının uygulanması gerektiğinin altını çizdi. “Tüm BMGK kararlarının uygulanması gerekiyor. Bugün alınan kararın da diğerlerinden farkı yok ve talepler çok açık.” diyen Woodward ülkesinin karara desteğini vurguladı.

BM Sözcü Yardımcısı Farhan Haq da günlük basın toplantısında “Tüm BMGK kararları uluslararası hukuktur. Uluslararası hukuk nasıl bağlayıcıysa BMGK kararları da o şekilde bağlayıcıdır” ifadesini kullandı.

Oylamanın ardından açıklama yapan Beyaz Saray da nihai kararda ABD’nin gerekli gördüğü dilin yer almadığını, oylamanın politikada değişiklik yaratmadığını söyledi.

İsrail’den ilk tepki: Washington’a heyet gitmeyecek

Ancak İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu’nun ofisi ABD’nin kararı veto etmemesinin önceki tutumundan “açık geri adımı” temsil ettiğini, Hamas’la savaşın yanı sıra örgütün elindeki 130’dan fazla rehinenin serbest bırakılması çabasına da zarar vereceğini savundu.

Başbakanlık Ofisi Netanyahu’nun ABD’nin yeni tutumu nedeniyle Washington’a üst düzey heyet göndermeyeceğini söyledi.

ABD Başkanı Joe Biden, İsrail’in 1 milyondan fazla yerinden edilmiş Filistinlinin barındığı Gazze’nin güneyindeki Refah’a yönelik kara harekatı planlarını ele almak üzere İsrailli yetkililerle görüşme talebinde bulunmuştu. Washington’un bu kararından sonra ilişkilerin seyrinin değişip değişmeyeceği ise merak konusu.

İsrailli aşırı sağcı bakan: BM bir çöplük

İsrail’de aşırı sağcı Maliye Bakanı Bezalel Smotrich ve Ulusal Güvenlik Bakanı Itamar Ben Gvir, BMGK’da onaylanan karar tasarısına tepki gösterdi.

X hesabından yaptığı paylaşımda Ben Gvir kısa bir cümle kullanmayı tercih etti ve “Birleşmiş Milletler bir çöplüktür” dedi.

Smotrich de “5.5 ay. Unutmadık! Zafere ve esirlerin geri dönüşüne kadar durmayacağız” sözleriyle karara tepkisini dile getirdi.

İsrail Savaş Kabinesi Üyesi Benny Gantz da ateşkes kararına ilişkin “Güvenlik Konseyi’nin kararının bizim açımızdan operasyonel bir önemi yok” diyerek tasarıyı adeta buruşturup çöpe attı. Gantz İsrailli esirlerin geri döndürülmesi ve “Hamas tehdidinin ortadan kaldırılmasını” öne sürerek Gazze’deki saldırıları sürdüreceklerine işaret etti.

Hamas: Memnuniyetle karşılıyoruz

Hamas BMGK’nın Gazze Şeridi’nde Ramazan ayında acil ateşkes talep eden karar tasarısını memnuniyetle karşıladı. Örgütün yaptığı yazılı açıklamada “BMGK’nın bugün yaptığı acil ateşkes çağrısını memnuniyetle karşılıyoruz. Tüm Siyonist güçlerin Gazze Şeridi’nden çekilmesini ve yerinden edilenlerin evlerine geri dönmesini sağlayacak kalıcı bir ateşkese ulaşmanın gerekliliğini vurguluyoruz” dendi.

BMGK’nın kararına değinilerek Gazze’nin tüm bölgelerinde Filistinlilerin hareket özgürlüğü ve insani ihtiyaçlarının sağlanması gerektiğine vurgu yapıldı. Esir takasının önemine değinilen açıklamada “Her iki taraftaki esirlerin serbest bırakılmasına izin veren bir esir takası sürecine bir an önce girişmeye hazır olduğumuzu teyit ediyoruz” ifadeleri yer aldı.

Örgüt ayrıca “ateşkes çağrısına uyması ve Filistin halkına karşı soykırım savaşını durdurması için BMGK’yı İsrail’e baskı yapmaya” çağırdı ve şöyle dedi:

“Hamas, uluslararası kararlara ve uluslararası hukuka uygun olarak Filistin halkımızın başkenti Kudüs olmak üzere bağımsız, egemen Filistin devletini kurma hakkını, geri dönüş ve kendi kaderini tayin hakkını teyit eder.”

İsrail ordusu, 7 Ekim'den bu yana Gazze Şeridi'nde 2 bin 848 katliam gerçekleştirdi

İsrail saldırılarında mağdur olanların yüzde 73’ünü kadın ve çocuklar oluştururken öldürülenler arasında 364 sağlık çalışanı, 48 sivil savunma personeli, 136 gazeteci, açlıktan ölen 27 çocuk da bulunuyor. / Görsel: AA

Guterres’ten İsrail’e tasarıya uyma çağrısı

BM Genel Sekreteri Antonio Guterres bugün BM Güvenlik Konseyi’nde (BMGK) kabul edilen ve Gazze’de acil ateşkes çağrısı yapan tasarıya ilişkin “Bu tasarı mutlaka uygulanmalıdır, başarısız olması affedilemez” dedi. X hesabından paylaşımında Genel Sekreter şöyle dedi:

“Güvenlik Konseyi Gazze konusunda uzun süredir beklenen, derhal ateşkes sağlanmasını ve tüm rehinelerin derhal ve koşulsuz olarak serbest bırakılmasını talep eden bir kararı az önce onayladı. Bu kararın mutlaka uygulanması gerekiyor. Başarısızlık affedilemez olacaktır.”

Türkiye: Olumlu adım

Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Öncü Keçeli BMGK’da kabul edilen ve Gazze’de acil ateşkes çağrısı yapan 2728 (2024) sayılı karar hakkındaki soruya yazılı yanıt verdi. Keçeli yanıtında şu ifadeleri kullandı:

“BM Güvenlik Konseyi’nin Ramazan ayı boyunca Gazze’de acil ateşkes ilan edilmesini ve ayrıca Gazze’ye insani erişim sağlanmasını talep eden kararını olumlu bir adım olarak görüyoruz. Temennimiz, İsrail’in bu kararın gereklerini bir an evvel yerine getirmesidir.”

Rusya: Ramazan’dan sonra ne olacak?

Rusya’nın BM Daimi Temsilcisi Vassily Nebenzia da sadece ramazan ayı ile sınırlı olsa bile BMGK’nın ilk kez acil ateşkes konusunda karar almasının önemli olduğunu vurguladı. Nebenzia ancak söz konusu ateşkes için “Ramazandan sonra ne olacak? Maalesef orası açık değil” diye konuştu.

ABD’nin karar metnindeki “daimi ateşkes” kelimesini oylama öncesi “kalıcı” şeklinde değiştirmesini eleştiren Rus temsilci “İsrail’e koruma sağlayanlar hala ona serbestlik vermek istiyor. Bu ifadenin İsrail’in Filistinlilere yönelik insanlık dışı operasyonunu ilerletmek yerine barışın yararına kullanılacağına inanmayı çok istiyoruz” dedi. ABD’nin yaptığı tanım değişikliğini “hayal kırıklığı” olarak tanımlayan Nebenzia, buna rağmen Rusya’nın barış için ateşkes kararına “evet” dediğini ifade etti.

7 Ekim sonrası yaşananlar

Hamas’ın silahlı kanadı İzzeddin Kassam Tugayları “Filistinlilere ve başta Mescid-i Aksa olmak üzere kutsal değerlere yönelik sürekli ihlallere karşılık verme” gerekçesiyle İsrail’e 7 Ekim 2023’te kapsamlı saldırı düzenledi. İsrail 7 Ekim’deki saldırılarda 1200 İsraillinin öldüğünü, 5 bin 132 kişinin de yaralandığını açıkladı.

Tel Aviv’in 7 Ekim’den bu yana Gazze Şeridi’ne düzenlediği saldırılarda en az 12 bini çocuk, 8 bin 190’ı kadın olmak üzere 32 binin üzerinde Filistinli öldürüldü, 70 binden fazla kişi yaralandı. Enkaz altında halen binlerce ölü olduğu bildirilirken halkın sığındığı hastane ve eğitim kurumları hedef alınarak sivil altyapı da tahrip ediliyor.

İsrail ordusu ise Gazze Şeridi’ne saldırılarının başladığı 7 Ekim’den bu yana 240’ı karadan işgal sürecinde olmak üzere en az 580 askerinin öldürüldüğünü duyurdu. Çatışmalara 24 Kasım 2023’te 4 günlüğüne verilen ve daha sonra 3 gün daha uzatılan “insani ara”da 81 İsrailli ve 240 Filistinli esir karşılıklı serbest bırakıldı.

Öte yandan İsrail binlerce Filistinliyi alıkoyup hapsetmeye devam etti. İşgal altındaki Batı Şeria ve Doğu Kudüs’te de 7 Ekim 2023’ten bu yana İsrail güçleri ile yasa dışı Yahudi yerleşimcilerin saldırılarında en az 400 Filistinli hayatını kaybetti.

İsrail ordusu ve Hizbullah arasında 8 Ekim 2023’ten beri yaşanan çatışmalarda en az 240 Hizbullah mensubu ve 40’tan fazla Lübnanlı sivil, 30’u aşkın Filistinli örgüt mensubu ile 6 İsrailli sivil ve 11 asker öldü.

İsrail ateşkese yeşil ışık yakıyor ama eylemleri farklı konuşuyorİsrail ateşkese yeşil ışık yakıyor ama eylemleri farklı konuşuyor

Bir yanda katliam öbür yanda ateşkes çabası: İsrail'den ABD'ye mahkum taviziBir yanda katliam öbür yanda ateşkes çabası: İsrail’den ABD’ye mahkum tavizi

İsrail giderek yalnızlaşırken…İsrail giderek yalnızlaşırken…

10Haber bültenine üye olun, gündem özeti her sabah mailinize gelsin.