Putin’in ‘Putin destekçisi’ rakipleri ve Rusya seçimleri

Rusya bugün sandık başına gitmeye başladı. Oy pusulasında Putin haricinde üç isim yer alıyor. Her biri de aslında Putin'in dış politikalarını büyük ölçüde destekliyor. Peki ya diğer adaylara oy verenlerin, "paravan" aday tercihindeki motivasyon ne?

Dünya 15 Mart 2024
Bu haber 2 ay önce yayınlandı
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in karakalem çizimi. / Fotoğraf: Shutterstock

Rusya uzun zaman sonra belki de tarihinin en önemli seçimlerinden biri için sandık başına gitti. Cuma başlayan seçimler, pazar günü son bulduğunda Kremlin aslında bir sorunun da yanıtını bulmuş olacak. Seçimlerin sonucunda Rusya, 24 Şubat 2022’de savaş ilan ettiği Ukrayna’ya yönelik saldırılarının aslında halk nezdindeki karşılığını da öğrenmiş olacak. Üç güne yayılacak bu seçimin sonucu herkesçe bilindiği için belki de takibi sıkıcı gelecektir. Çünkü inanıyorum ki bu yazıyı okuyan herkes galip gelecek ismin mevcut lider Vladimir Putin olacağını biliyor. E bize de haliyle seçimin daha ilgi çekici yanlarını mercek altına almak düşüyor.

Vladimir Putin 2018 yılında yapılan son başkanlık seçimlerinde yüzde 76,6 oranında oyla birinci olmuştu.

Statistic: Vote share in the presidential election in Russia in 2018 | Statista
Grafik: Statista

Putin’in bu başarısı o zaman da kimseyi şaşırtmamıştı. Çünkü Putin’in istihbarattan başkanlığa uzanan yolculuğu Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği’nin (SSCB) yıkıntıları üzerine kurulan Rusya’nın ilk zamanlarını da kapsıyordu. Gençti, idealistti ve öfkeliydi. Dahası Rusya halkının uzun zamandır görmediği bir duruşa da sahipti. SSCB’nin yıkılmasından büyük ölçüde sorumlu olan gerontokratik yönetim ve Rusya’nın ilk Başkanı “sarhoş” Boris Yeltsin’den sonra insanların büyük ölçüde umutlarını bağlayabileceği bir lider çizgisindeydi. Aradan geçen yirmi yıl Putin’in gençliğini elinden aldı, 71 yaşındaki lider artık yeniden gerontokrasiye sürüklenen dünyanın öne çıkan aktörlerinden biri. Fakat yine de gücünden de pek bir şey kaybetmemişe benziyor.

Yıllardır karşısına “paravan” diyebileceğimiz rakipler çıkan Putin’in bu seçimlerde oy oranını yüzde 80 dolaylarına çıkarması bekleniyor. Ukrayna Savaşı’na dair Rusya halkının bir kamuoyu yoklaması olarak görülecek seçimlerdeki bu beklenti, Batı’yı da biraz üzecek gibi görünmekte. Keza savaş Putin’in lehine işlemiş gibi bir atmosfer var anketlerde. Şunu da hatırlatmak lazım, 2014 yılındaki Kırım ilhakı, Putin’e 2018 yılındaki seçimlerde 1 milyon fazla oy olarak geri dönmüştü. Yani Rusya halkında savaş karşıtı olanlardan çok daha fazla Ukrayna üzerinden Batı’ya karşı verilen mücadeleye destek olanlar var. Tabii Bu beklentiyi açıklayan Russian Public Opinion Research Center olunca biraz ihtiyatlı yaklaşmak gerek ama ben de birçokları gibi her ne olursa olsun Putin’in yüzde 60’ların altına düşeceğini zannetmiyorum.

Peki, “nedir bu yukarıda bahsettiğin paravan aday mevzusu” diyecek olursanız ben de size, “işte mercek altına tam da bunu alacağız” derim. Rusya denilince akıllara, hapislere atılan, sürgün yiyen, bir şekilde “zehirleniveren” ya da hiç bir gerekçe yokken doğal sebeplerle “ölen” muhalifler geliyor. Peki seçimlerde Putin’e oy vermeyen kesim kimlere, neye göre oy veriyor?

Öncelikle adaylara bir bakalım: 

Leonid Slutsky, Vladislav Davankov, ve Nikolay Haritonov.

Rusya’nın mevcut lideri Vladimir Putin’in dışında seçimlere üç aday katılacak. Bunlar; Yeni Halk Partisi’nin aday gösterdiği Devlet Duması başkan yardımcısı Vladislav Davankov, aşırı sağcı bir çizgisi olan Liberal Demokrat Parti’nin adayı Leonid Slutsky ve Komünist Parti’nin adayı Nikolay Haritonov.

Bu üç isim de Putin’in karşısında rakip olsalar da aslında Ukrayna’daki savaşı destekliyorlar. Cepheden ziyade müzakere masasına yakın duruşuyla öne çıkan isim de en genç aday olan Davankov. Ancak Davankov’un müzakere masasına daha yakın bir çizgide durması sizi yanıltmasın çünkü Kremlin de düzenli olarak görüşmelere her daim açık olduklarını ifade ediyor. Davankov’u müzakere yaklaşımında farklı kılan bir özelliği de yok çünkü o da Putin ve Kremlin gibi Rusya’nın kabul edeceği şartlar çerçevesinde görüşme taraftarı. Davankov Putin’i ismini vererek direkt olarak eleştirmedi. Kendisi de bir iş insanı olan Davankov, devletin iş insanları üzerindeki baskıyı azaltması gerektiğini düşünüyor.

Putin’in kıdemli rakiplerinden birini inceleyelim şimdi de Nikolay Haritonov. Haritonov seçimlere Komünist Parti’nin adayı olarak katılacak. Kendisi 2004 yılındaki seçimlerde yüzde 13 oranla Putin’in karşısında ikinci olmuştu. Haritonov’un da Putin’in mevcut dış politikasıyla pek bir alıp veremediği yok. O daha çok Rusya’nın SSCB sonrasındaki kapitalistleşme dönemine dair eleştirileriyle gündeme geliyor.

‘Putin’in oylarını almak gibi bir derdim yok’

Son adayımız da Liberal Demokrat Parti’nin adayı Leonid Slutsky. Ben size Slutsky’nin aynı zamanda Devlet Duması’nda milletvekili ve Uluslararası İlişkiler komitesinin başkanı olduğunu söyleyeyim, siz de onun ne kadar Putin’e destek verdiğini buradan hesap edin. Rakip diyoruz ama bu insanların çoğu daha en baştan yenik. Slutsky de bunu en belirgin bir şekilde dile getiren isim. Adaylığının onaylanmasının ardından yaptığı açıklamada dahi Putin’in oylarına talip olmadığını söylemişti: “Rusya Devlet Başkanı’nın oylarına talip olmayacağım. O büyük bir farkla kazanacak.”

Devlet Duması’nın Uluslararası İlişkiler Komitesi Başkanı Slutsky, tabii ki mevcut yönetimin Ukrayna Savaşı’ndaki pozisyonunu destekliyor. Bunu da defalarca dile getirdi.

Peki Rusya halkı bu isimlere neden oy veriyor?

İşte burada bir gelenekten bahsetmek mümkün. Türkiye’deki seçimlerle ya da seçim dinamikleriyle benzetmek büyük bir hata ancak partilerin politikasını eleştirsek de yine de bir “gelenek olarak” oy verme eylemimizden pay biçin. Sandığa gidecek olan Rusya vatandaşlarının büyük bir çoğunluğu zaten savaşı destekliyor. Sadece destekledikleri partiye oy vermekten vazgeçmiyorlar. Yani onların Putin’le ya da Ukrayna Savaşıyla çok büyük bir dertleri yok. İşte 2018 yılında Putin’e karşı oy kullanan yüzde 23’lük kesimin profilini böyle özetlemek mümkün. Keza yıllardır Rusya’da yaşayan Rusya Uzmanı Kerim Has da aynı şeye dikkat çekiyor.

‘Seçimler Putin için dikensiz bir gül bahçesi’

Has, 10Haber için değerlendirdiği Rusya seçimlerini “Putin için dikensiz bir gül bahçesi” olarak tanımladı. Çünkü seçimlere girecek sistem dışı bir muhalif yok. Olacaktı, ancak “belgeleriniz eksik” denilerek mani olundu. Yektarina Duntsova ve Boris Nadezdin’den bahsediyoruz. Has, Duntsova’nın önüne çıkan “belge eksikliği” bahanesi ardında geçtiğiniz günlerde son yolculuğuna uğurlanan tutuklu muhalif Aleksey Navalni desteğinin yattığını söyledi. Yani Kerim Has’a göre, Navalni’nin ekibi büyük ölçüde oy potansiyelini Duntsova’ya kaydırma konusunda cüretkardı, çünkü Duntsova defalarca Navalni’nin ekibinin sosyal medya hesaplarında konuşma yaptı ya da konuşmaları yayınlandı.

Navalni’nin gölgesi Duntsova’nın peşini bırakmayınca dikkatleri üzerine çeken kadın aday yarışın dışında bırakıldı. İşte o noktada bir başka isim yükselişe geçti: Boris Nadezdin.

“Başkanlık seçimlerine katılsaydı ne kadar oy alırdı?” sorusunu asla cevaplayamayacağımız Navalni’nin potansiyeli bu kez Nadezdin’e kaymaya başladı.

Anketler yüzde 3 gibi bir oranı gösterseydi Kremlin bunu tolere edebilirdi. Fakat Nadezdin için yapılan kamuoyu yoklamalarında oranlar yüzde 10’u bulunca, kendisine yol verildi.

Kerim Has’ın verdiği bilgi bu. Aslında önemli ve ciddi bir noktaya parmak basıyor. “Yüzde 10 Putin’i etkilemez neden bu kadar dert etsin ki” diyenleri duyar gibiyim, büyüme potansiyeli olan muhalif dalganın Kremlin için her zaman bir tehdit olduğunu unutmamak gerek. Çünkü Batı medyasının yerlere göklere sığdıramadığı NATO’cu Navalni’nin de çok büyük bir potansiyeli yoktu. Kanaatimce yaşasa ve seçimlere girse yüzde 18 dolaylarında takılı kalırdı Has ise bu oranın yüzde 20’lerde olacağını düşünüyor.

Has, “Navalni yaşasaydı ve seçimlere girseydi yüzde 20 dolaylarında bir oy alırdı. Çünkü onun St. Peterburg ve Moskova dışında geniş bir kitlesi yoktu. Navalni’nin alacağını düşündüğümüz yüzde 20 de Kremlin için büyük bir oran olurdu. Çünkü asla temsil edilmeyen gerçek bir muhalefetin karşılığı olacaktı” diyor.

Navalni taraftarları Nadezdin’in yarış dışı kalmasıyla temsiliyetsiz kaldı. Bazıları sandığa gitmeyecek bazıları da belki Navalni’nin eşi Yulia Navalnaya’nın çağrısıyla sandığa gidip oy pusulasına “Navalni” yazacak. Navalni şüpheli bir şekilde ölmeden önce seçmenlere Putin’in oylarını bölmek için karşısında kim varsa ona oy verilmesi çağrısında bulunuyordu.

Yani Kremlin sisteminin ürettiği “muhalefet” hem Putin’i destekleyip hem de ona karşı yarışırken, sistem dışı muhalefetin yarış dışı bırakıldığı bir seçime daha tanık olacağız. Seçim sonuçlarına yansıyacak olan Putin’den başkasına oy verenler de esasen Putin ile derdi olmayanlar olacak. Has’ın tabiriyle sistem dışı muhalefet yine bu yarışın dışında kalacak.

Rusya sandığa gidiyor: Putin'den 'vatan için oy verin' çağrısıRusya sandığa gidiyor: Putin’den ‘vatan için oy verin’ çağrısı

10Haber bültenine üye olun, gündem özeti her sabah mailinize gelsin.