Netflix kesenin ağzını açtı: Kore yapımlarına 2.5 milyar dolar
Kuzey Kore lideri Kim Jong Un, Güney Kore ve ABD arasındaki tatbikatın bitmesine yakın sınırda tanklarla şov yaptı. Kim'in kocaman tankın içinden kafasının görüldüğü fotoğraf dikkat çekti.
Kuzey Kore lideri Kim Jong Un, caydırıcılığını bu kez füze fırlatarak değil tank sürerek konuşturdu. Güney Kore ve ABD arasında askeri tatbikat devam ederken Kuzey Kore devlet medyası KCNA’nın haberine göre Kim, kendi ülkesinde savaş tanklarıyla gerçekleştirilen bir askeri tatbikata katıldı.
Askeri tatbikatın amacı yeni ana muharebe tankının gösterilmesiydi. Habere göre Kim yeni ana muharebe tankının “vurucu gücünü başarıyla sergilemesinden büyük memnuniyet duyduğunu” söyledi.
“Eğitim tatbikatı” tank mürettebatının muharebe kabiliyetlerini göstermek ve taktiksel farklı misyonlarda muharebeye hazır olmalarını sağlamak için tasarlanmış. Haberde, “En feci muharebe koşullarında hızla ilerleyen ağır tanklar, güçlü vuruş kabiliyetleriyle hedefleri bir kerede vurdu ve yüksek manevra kabiliyetiyle savunma hatlarını aştı” dendi. Temsili savaşın galibi ise 105. Tank Tümeni oldu ki bu tümen Kore Savaşı sırasında Güney Kore’nin başkenti Seul’u işgal eden birlikti aynı zamanda.
Etkinlikte Kim’e aralarında Savunma Bakanı Kang Sun Nam’ın da bulunduğu üst düzey yetkililer eşlik etti. KCNA’nin yayınladığı bir fotoğrafta Kim’in kafası kocaman tankın içinden çıkarken görülüyor. Ancak Kim’in kafası tanka göre küçük kaldığından fark etmekte biraz zorlanmış olabilirsiniz. Öte yandan diğer fotoğraflarda Kim, deri ceketiyle koyu yeşil üniforma içindeki askerlerin arasında hemen fark ediliyor. Tanklar atış yaparken Kim tatbikatı yüzünde güller açmış bir halde izliyor.
Savaş tatbikatının tam da Güney Kore ve ABD’nin her yıl gerçekleştirdiği ortak tatbikatın sona ereceği bir zamanda düzenlendi. Washington ve Seul’un “Özgürlük Kalkanı” olarak bilinen bu tatbikat, Pyongyang’ın Kuzey ile Güney arasındaki gerilimin azaltılması amacıyla 2018’de imzalanan askeri anlaşmadan çekilmesinin ardından yapılan ilk tatbikat oldu. Tatbikatlar kapsamında Güney Kore ordusu, geçen hafta Pocheon kentindeki eğitim üssünde gerçekleştiğini söyledi. Tatbikatta tanklar, zırhlı araçlar ve FA-50 savaş uçakları yer aldı.
Kuzey Kore ise uzun zamandır bu askeri tatbikatları “savaş provası” olarak görürken, Seul tatbikatları bu faaliyetlerin “savunma amaçlı” gerçekleştirildiğini söylüyor. 2018’de Kim ile dönemin Güney Kore Başbakanı Moon Jae In arasında girilen gerilimi düşürme süreci, yeni Başbakan Yun Suk Yol döneminde çöpe gitti. Yun bir yandan Japonya ile ilişkilerini düzelterek yeni güvenlik anlaşmalarına imza atarken, diğer yandan da ABD ile askeri tatbikatları artırdı. Bu da Kuzey Kore’nin nükleer caydırıcılığını hatırlatmak için sık sık füze fırlatmasına neden oldu. Yeri geldi bu füzeler Japonya içinde de korku yarattı.
KCNA’da yer alan habere göre tatbikat sınıra yakın ve “düşmanın başkentinin” atış menzilinde olan birlikleri içerdiğini söyledi. Düşmandan kasıt birkaç ay önce Kim’in düşman ilan ettiği Güney Kore, başkent ise 10 milyon Güney Korelinin yaşadığı Seul’du. Kim ayrıca Pyongyang’da barışın umudu olarak dikilmiş Yeniden Birleşme Kemeri da denen Ulusal Yeniden Birleşmenin Üç Şartı Anıtı’nın “göze battığını” söylemesinin ardından anıtın yıkıldığı öğrenilmişti. Tüm bunlar ne anlama geliyor?
Kuzey ve Güney teknik olarak iki ayrı devlet olsa da her iki taraf da yıllardır yarımadanın bir gün barışçıl yollarla yeniden birleşeceğini umuyor, birbirlerini aynı ailenin üyeleri olarak görüyorlardı. Kim’in son eylemleri ve söylemleri Kuzey’in Güney Kore ile barışçıl yollarla birleşme yolundan vazgeçtiğini resmen gözler önüne seriyor.
Viyana Üniversitesi’nde Doğu Asya Toplumu ve Ekonomisi profesörü olan Ruediger Franks Kuzey’in Güney’i düşman ilan etmesi hakkında El Cezire’ye geçen aylarda “Aile olarak görülen bir kitleye karşı topyekun savaş ideolojisini savunmak daha zor, özellikle de Kuzey Kore milliyetçiliğinin etnik milliyetçilik olduğunu düşünürsek. Ayrıca birleşik Kore amacıyla çıkılan yolda toprakların tahrip edilmesi ve en kötü ihtimalle nükleer kirliliğe maruz bırakılması pek anlamlı değil. Güney Kore’nin başka bir ülke olarak tanımlanmasıyla bu iki engel en azından kağıt üzerinde ortadan kalkmış oldu” diye konuştu.