İlk adım Norveç, İrlanda ve İspanya’dan geldi: Filistin devletini tanıyacaklar
İsrail'in son bir buçuk günde Lübnan'ın çeşitli yerlerine yaptığı saldırılarda 564 kişi hayatını kaybetti. Ölenlerin 50'si çocuk, 95'i kadın. Resmen savaş ilan edilmedi, ama gözler olası bir kara harekatına çevrilmiş durumda. ABD askerleri de yolda.
İsrail’in Gazze savaşını başlatmasından bu yana en çok korkulan şey bunun Gazze’yi de aşarak daha büyük bir savaş haline gelmesiydi. Korkulan oldu ve savaş Lübnan’a sıçradı. Adını İsrail ve Lübnan Hizbullahı henüz koymamış olsa da tek bir günde 492 kişinin ölmesi, sonra da bu sayının 564’e çıkması bir savaşın başladığını gösteriyor. İsrail saldırılarda Hizbullah’ı hedef aldığını söylese de hayatını kaybedenlerin 50’si çocuk, 95’i kadındı. Bu 2006’dan bu yana Lübnan’ın hedef alındığı en büyük saldırı. Bombardımanlar Lübnan’ın güneyinde odaklansa da Beyrut ve Baalbek gibi başka noktalar da vuruldu.
Dünya Sağlık Örgütü İsrail’in saldırısında ölenlerden dördünün sağlık çalışanı olduğunu açıkladı. Örgütün yetkilileri Lübnan’ın sağlık sisteminin zaten geçen haftaki çağrı cihazı ve telsiz saldırılarından dolayı durma noktasına geldiğini söylüyor. İsrail Savunma Bakanı Yoav Gallant videolu açıklamasında askerlere Hizbullah’ın ağır darbe aldığını söyleyerek “Bugünkü Hizbullah bir hafta önceki örgütten farklı” dedi.
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu saldırılardan sonraki konuşmasında “karmaşık günlere” girdiklerini söyledi. Ordu gece yarısından sonraki ilk açıklamasında Hizbullah’a ait 1600 hedefin vurulduğunu söyledi. Saldırıların kapsamı ve şiddeti karşısında paniğe kapılan siviller Güney Lübnan’dan kaçarak nispeten daha güvenli görülen Beyrut’a gitmeye çalışınca başkente giden ana yollar tıkandı. BM ve Lübnanlı yetkililer evsiz kalan 27 bin kişinin geçici sığınaklara yerleştirildiğini duyurdu. Geriye kalanlarsa arabalarda, parklarda ve sahillerde sabahladı. Ancak hem evini terk etmek zorunda kalanların hem de hayatını kaybedenlerin sayısı artıyor.
Bu panik yersiz değildi. Lübnan Sağlık Bakanlığı ölenlerin sayısının 558’e, yaralananların da 1800’e çıktığını aktardı. Bundan kısa süre sonra Beyrut’un güneyini de vurarak altı kişinin ölümüne, 15 kişinin yaralanmasına neden oldu. Bu pazartesi gününü 1990’da sona eren iç savaştan bu yana ülkenin gördüğü en kanlı gün haline getiriyor. Lübnan Sağlık Bakanı Firas Abiad salı günkü basın toplantısında ölenler arasında çok sayıda kadın ve çocuğun olduğunu söyledi. Ancak ölenlerin ne kadarının sivil ne kadarının Hizbullah üyesi olduğu açıklanmadı. Bununla birlikte Abiad “Dün meydana gelen saldırılarda ölenlerin büyük çoğunluğu evlerindeki silahsız insanlardı” dedi.
غارة إسرائيلية على منطقة الغبيري في الضاحية الجنوبية لبيروت #lebanon24 pic.twitter.com/dkYJ9SXmZw
— Lebanon 24 (@Lebanon24) September 24, 2024
Halkı paniğe sürükleyen başka unsurlar da vardı. İsrail, Lübnan’daki insanların telefonlarına kısa mesajlar göndererek ya da otomatik aramalar yaparak Hizbullah’ın silah depolarından uzaklaşmasını istedi. Bu mesajların belirsizliği sivillerin İsrail ordusunun nereden çıkacağını bilememesine neden olduğu için hak grupları tarafından eleştirildi. Lübnan Enformasyon Bakanı da Ziad Makary de İsrail’i “psikolojik savaş” yürütmekle suçladı.
İsrail’in bu hava saldırılarıyla hedef aldığı kişilerden biri Hizbullah’ın üst düzey liderlerinden Ali Karaki’ydi. Ancak Hizbullah Karaki’nin hayatta olduğunu açıkladı. Karaki Hizbullah’ın güneydeki üst düzey komutanlarından ve ölümü Hizbullah’a ağır bir darbe olurdu. Çünkü İsrail-Lübnan sınırındaki güçleri komuta eden kişi de Karaki. İsrail’in Lübnan’ın güneyinden girmeye çalışması halinde ön saflarda savaşacak olanlar Karaki’nin birlikleri. İsrail temmuz ayında Fuad Şükür’ü, geçen hafta da İbrahim Akil’i öldürerek İsrail’in gücüne bir darbe vurdu zaten.
Bununla birlikte Lübnanlı kaynaklara göre Hizbullah’ın roket biriminin liderlerindeki İbrahim Kubaisi Beyrut’taki hava saldırısında öldürüldü.
Hizbullah da İsrail’in saldırısına karşı sessiz kalmadı. Lübnan’dan atılan roket ve füzeler İsrail’in kuzeyinde sirenlerin çalmasına neden oldu. İsrail ordusu özellikle ülkenin en büyük üçüncü kenti olan Hayfa’nın hedef alındığını söylüyor. Hizbullah İsrail’e 300 roket fırlattı. Bu saldırıda sivil ve askerlerin de aralarında olduğu altı kişi hafif yaralandı. Ancak roketlerin çoğu havada imha edildi.
Dünya liderleri Birleşmiş Milletler Genel Kurulu için ABD’ye gitmişken Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Noël Barrot bu fırsattan istifade Lübnan’daki durumu görüşmek için acil Güvenlik Konseyi toplantısı talep etti.
ABD’nin mevcut duruma tepkisi ise Ortadoğu’ya zaten var olanlara ilaveten yeni ABD askerleri göndermek oldu. Şu an bölgede halihazırda 40 bin kadar Amerikan askeri var. Ne kadar askerin gönderildiği açıklanmasa da bu takviye birliklerin bölgede halihazırda bulunan askerlere yardım edeceği söyleniyor. Bu hamle ABD Savunma Bakanı Lloyd Austin’in İsrailli mevkidaşı Yoav Gallant ile görüşmesinden bir gün sonra gelmesi dikkat çekti. Austin dünkü açıklamasında “her iki tarafın da sivillerinin bir an önce evlerine dönebileceği diplomatik bir yol bulmanın önemine” değinmişti.