Erdoğan Körfez turuna son gaz devam ediyor: Katar’da da işbirliği anlaşması imzalandı
Ukrayna'nın karşı saldırısının ne zaman başlayacağı tartışılırken, salı günü Zaporijya Nükleer Santrali'nin barajı Kakhovka'nın patlama sonucu yıkılması dikkatleri Zaporijya'ya çekti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, mevdikaşları Zelenski ve Putin ile telefonda görüştü.
Dünyanın en büyük santrallerinden biri olan Zaporijya Nükleer Santrali’nin Kakhovka Barajı sağlıyordu. Ancak baraj salı günü meydana gelen patlamada yıkıldı. Zaporijya’nın kontrolünü savaşın ilk zamanlarında ele geçiren Rusya, baraj olayından Ukrayna’yı sorumlu tutarken, Ukrayna ve Ukrayna’yı destekleyen ülkeler saldırıyı Rusya’nın gerçekleştirdiğini iddia etti. Bölgedeki 42 bin kişinin sel riski altında olduğu tahmin ediliyor.
Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Konseyi Sözcüsü John Kirby, gazetecilere yaptığı açıklamada ABD’nin barajın patlamasının sorumlusunun kim olduğunu ‘net olarak söyleyemeyeceğini’ belirtti. “Olayı değerlendirmek için elimizden geleni yapıyoruz” diyen Kirby, ‘sivil altyapının tahrip edilmesine savaş yasalarınca izin vermediğini’ de belirtti.
Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski, Alman Bild, Die Welt ve Amerikan Politico’ya verdiği demeçte, felaketin saatler önce meydana gelmesine rağmen ne BM’nin ne de Kızıl Haç’ın felaket yerinde olmadığına dikkat çekerek, “Hiçbir yanıt alamadık. Şok oldum” dedi.
Kurtarma çalışmalarının devam ettiğini belirten Zelenski, Rus askerlerinin yardım etmeye çalışan Ukraynalı personellere uzaktan ateş açtığını öne sürdü.
Bazı uzmanlar barajın daha önce aldığı hasar ve üzerindeki yoğun baskı nedeniyle çökmüş olabileceğini söylüyor. Ukrayna’nın güneyindeki Herson bölgesinin Moskova tarafından kontrol edilen kısmına Rusya tarafından atanan Vali Vladimir Saldı, felaketten Kiev’in sorumlu olduğuna inandığını, bununla birlikte trajedinin Rus ordusuna avantaj sağladığını söyledi.
Saldo, barajın yıkılması ve bunun sonucunda oluşan selin Rusya’nın Ukrayna’nın karşı saldırısına karşı bölgeyi daha rahat savunmasını sağlayacağını belirtti. “(Kiev) Bu saldırıyı gerçekleştirerek kendisine zarar verdi. Hesaplarına göre barajı havaya uçurarak ordularına stratejik ya da operasyonel bir avantaj sağlayacaklardı. Ancak hiçbir şey yapamayacaklar” diyen Saldo, “Silahlı kuvvetlerimizin önünde artık Dnipro Nehri’ni kimin ve nasıl geçmeye çalıştığını görebilecekleri açık bir alan var. Eğer denerlerse selden geçmeleri imkansız olacak” dedi.
Ukraynalı yetkililer ve Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı’ndan (UAEA) uzmanlar barajın yıkılmasının acil bir güvenlik tehdidi oluşturmadığını ancak santralin geleceği açısından uzun vadeli etkileri olacağı uyarısında bulundu.
Uzmanlar bunun Çernobil felaketinden bu yana ülkenin şahit olduğu en kötü ekolojik facia olabileceği uyarısında bulunuyor. En kötü senaryonun, selin Zaporijya Nükleer Santali’nin selameti için tehlike oluşturması ve tarımsal zirai toksinleri ve petrokimyasalları Karadeniz’e yayması olarak düşünülüyor.
UAEA Başkanı Rafael Mariano Grossi, salı günü yaptığı açıklamada, “Mevcut değerlendirmemiz santralin güvenliği açısından acil bir risk olmadığı yönünde. Ancak hem güvenlik hem de santralin önümüzdeki yıllarda yeniden faaliyete geçmesi konusunda uzun vadeli endişelerimiz var” dedi.
İngiltere, Ukrayna’daki nükleer güvenlik çalışmalarını desteklemek için Birleşmiş Milletler’in nükleer enerji gözlemcisi UAEA sağladığı fonu 750 bin sterlin artıracağını açıkladı.
Birçok devlet başkanı barajın yıkılmasına yönelik endişelerini ve yardım yollayacaklarını dile getirdikleri açıklamalarda bulundu. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan da bu liderlerden biri. Önce Ukrayna Devlet Başkanı Volodimir Zelenski, sonra da Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile telefonda görüşen Erdoğan, Kakhovka Barajı’nda yaşanan patlamaya ilişkin kapsamlı soruşturmanın yapılabilmesi için uzmanların ve uluslararası toplumun katılımıyla bir komisyonun kurulabileceğini ifade etti. Görüşmelerde ayrıca Tahıl Mutabakatı’na da değinildi.
Ukrayna Dışişleri Bakanlığı, ‘ülkenin altyapısına yönelik terör eylemi’ olarak nitelendirdiği olayı görüşmek üzere BM Güvenlik Konseyi’ni acil toplantıya çağırdı. Toplantıda Ukrayna, Rusya’yı ‘yalan çamurunda debelenmek’ ile suçladı.
Ukrayna’nın BM elçisi Serhiy Kıslıtsıya, Rusya’nın ‘kendi işlediği suçlar için kurbanı suçlamasının tipik bir durum olduğunu’ belirterek, barajın bir yıldan uzun bir süredir Rusya’nın kontrolünde olduğunu ve bombardımanla uçurulmasının da fiziksel olarak imkansız olduğunu söyledi.
Ukrayna Ulusal Güvenlik ve Savunma Konseyi Sekreteri Oleksiy Danilov, Rusya’nın iddia ettiği gibi bir karşı taarruzun başlamadığını söyledi. Danilov İngiliz haber ajansı Reuters’a verdiği demeçte, “Bunlar doğru değil. Karşı saldırının ne zaman başlayacağına ordumuz karar verecek. Karşı saldırıya başladığımızda herkes bunu bilecek, görecek” dedi. Ukraynalı yetkili, bazı bölgelerde harekete geçmelerinin Ruslar tarafından operasyon başlangıcı olarak algılandığını da sözlerine ekledi.