CIA ve MI6 başkanları yan yana panele çıktı, ortak makale yazdı: Batı sistemi tehdit altında
Wagner'in isyanından kısa bir süre sonra CIA direktörü William Burns ile Rus mevkidaşı Sergey Narışkin'in telefonda görüştüğü bildirildi. İsyandan bu yana kayıp olan General Sergey Surovikin'in ise 'dinlendiği' belirtildi. Wagner, Putin-Prigojin anlaşmasının bir gereği olarak silahlarını teslim etti
Rus paralı asker grubu Wagner’in lideri Yevgeni Prigojin’in Rus savunma güçlerine karşı başlattığı ‘Adalet Yürüyüşü’ bir gün gibi kısa bir sürede durdurulsa da bu süreçte tüm dünya Rusya’ya kilitlenmiş, ne olacağını bekliyordu. İsyanın sonunda Prigojin Belarus’a giderken, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin Wagner savaşçılarına, ‘Ya Savunma Bakanlığı’na kayıt yaptırıp Rusya’da kalırsınız ya da Belarus’a gidersiniz” diyerek iki seçenek sunmuştu.
Rusya Dış İstihbarat Şefi Sergey Narışkin, TASS haber ajansına yaptığı açıklamada ABD’li mevkidaşı ile geçen ayın sonlarında telefon görüşmesi gerçekleştirdiklerini doğrulayarak, görüşmede Prigojin’in isyanı ile Ukrayna meselesini ele aldıklarını belirtti.
CIA direktörünün 24 Haziran’da yaşanan olayları gündeme getirdiğini belirten Narışkin, yaklaşık bir saat süren görüşmenin büyük bölümünde Ukrayna meselesinde neler yapılacağını düşünüp tartıştıklarını söyledi. Narışkin, “Müzakereler er geç mümkün olabilir, çünkü silahlı çatışmalar dahil olmak üzere her türlü çatışma müzakerelerle sona erer. Ancak bunun için koşulların elvermesi gerekiyor” dedi.
Narışkin’in bu açıklamalarının Burns ile yaptığı görüşmenin bir parçası olup olmadığı bilinmiyor ancak Ukrayna’nın Cumhurbaşkanlığı Danışmanı Mihaylo Podolyak, İngiliz haber ajansı Reuters’e verdiği demeçte, “Narışkin gibi birinin savaşın nasıl sona ereceğine hiçbir etkisi yok. Bu Rus eliti olayları algılamakta epey yetersiz, bu yüzden onlarla konuşacak bir şeyimiz yok” dedi.
CIA ise bu açıklamalar hakkında yorum yapmayı reddetti. Öte yandan New York Times ve Wall Street Journal, Burns’ün 30 Haziran’da Narışkin’i arayarak Wagner isyanında ABD’nin herhangi bir rolü olmadığı konusunda güvence verdiğini bildirmişti.
Burns ve Narışkin, Moskova ve Washington arasındaki temasların en aza indiği ve 1962 Küba füze krizinden sonra nükleer endişenin en yüksek seviyeye çıktığı bir dönemde iletişim kurmayı sürdürüyor.
Öte yandan Prigojin ile yakın olduğu bilinen ve Wagner’in ayaklanacağından daha önce haberi olduğu iddia edilen General Sergey Surovikin’in isyandan sonra hiç toplum önüne çıkmaması akıllarda soru işareti bıraktı. Bazıları Surovikin’in tutuklandığını iddia ederken, Rus parlamentosunun alt kanadında savunma işleri komitesine başkanlık eden emekli General Andrey Karapolov, Rus medya kuruluşu Shot’a verdiği demeçte “Surovikin şu anda dinleniyor. Müsait değil” dedi.
Surovikin Ekim 2022’de Rusya’nın Ukrayna’daki silahlı kuvvetlerinin başına getirilmişse de bu pozisyonda ancak üç ay kalabilmiş, daha sonra yerini General Valeri Gerasimov’a kaptırmıştı. 10 Temmuz’da Surovikin’in yardımcısı Viktor Afzalov’un Gerasimov’a brifing verdiği görüntüler televizyonda yayımlanmıştı. Afzalov dört yıldır bu görevde olmasına rağmen Gerasimov ile ilk kez bir araya geliyordu.
İngiliz Savunma Bakanlığı, çarşamba günü yaptığı açıklamada Afzalov’un ‘toplum önündeki artan görünüşünü’ kanıt olarak göstererek, kendisinden haber alınamayan generalin ‘isyanın ardından kenara itildiğini’ öne sürdü.
Rus yetkililer daha önce de Surovikin’in ‘tatilde olduğunu’ söylemişti ancak savaşın devam ettiği ülkede Gerasimov’un yardımcısı olan Surovikin’in tatile çıkması pek çok kişi tarafından mantıklı bir açıklama olarak kabul görmüyor.
Wagner ile ilgili bir diğer gelişme ise Savunma Bakanlığı’nın bildirdiğine göre söz konusu asker grubunun silah, mühimmat ve askeri teçhizatı Rus ordusuna teslim etmesi. Bakanlık yayımladığı bir videoda Wagner’in yolladığı 2000’den fazla ekipman ve 2750 ton mühimmatı incelerken görülüyor. Bakanlığa göre getirilenler arasında tanklar, Pantsir ve diğer füze sistemleri ile 20.000 hafif silah bulunuyor.
Görüntülerin ne kadar gerçek olduğu doğrulanamasa da Savunma Bakanlığı’nın dediği gibiyse Putin ile Prigojin arasında isyanın sonlanması için yapılan anlaşmada Wagner’in kendi payına düşen kısmı yerine getirdiği anlaşılıyor. Bakanlık, Wagner’in verdiği silahlardan bazılarının cephede hiç kullanılmadığını belirtti. Prigojin Bahmut’taki çatışmalar devam ederken mühimmat sorunu çektiğini söylemişti. Bu noktada bakanlığın açıklamasının Prigojin’in ‘Mühimmatımız yok’ sözlerini boşa çıkarmayı amaçladığı şeklinde yorumlar yapanlar var.
Ne var ki Prigojin’in destekçileri, hiç kullanılmayan silahların bir anlam ifade etmediğini, çünkü söz konusu miktarın savaş alanında birkaç gün içinde biteceğini söyleyerek Wagner liderini savundu.