Çin batıyı solladı: Satılan otomobillerin yarısından fazlası ya elektrikli ya da hibrit
2022'nin ekiminde 3 milyar 764 milyon dolar olan yıllıklandırılmış bavul ticareti geliri bu yılın ekiminde 2 milyar dolara geriledi. Ekimde 258 milyon dolarla aylık ortalamaların üzerinde gerçekleşen rakam daha yüksek oranlı düşüşü engelledi.
Bavul ticareti uzun yıllar Türkiye’nin ihracatına hiç de azımsanmayacak katkıda bulundu. Dış ticarette bir ülkeden başka bir ülkeye, tekrar satmak maksadıyla bavul veya bagajda mal götürme ve getirmeyi tarif ediyor bavul ticareti terimi.
Türkiye bavul ticaretiyle ekonomide 1980 sonrası Turgut Özal’ın başlattığı liberalleşme sayesinde tanıştı. İşler 1985 sonrası hayli hızlandı. Önce Araplar, Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği’nin (SSCB) dağılma aşamasında Yugoslavlar ve Romenler geldi. Bavullarına ya da seyahat ettikleri araçların bagajlarına doldurdukları kimi kez de bedelini ödeyerek uçaklara yükledikleri mallarla ülkelerinin yolunu tuttular.
SSCB dağıldıktan sonra bavul ticaretinde yeni müşteriler Ruslar ve Türki Cumhuriyetlerden gelenler oldu. Bugün devre dışı olan Atatürk Havalimanı’nda bavul ticaretinin balyalanmış mallarını fazlasıyla gördük.
Bu arada bavul ticareti geliri kayda değer bir rakama ulaşınca Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Ödemeler Dengesi İstatistikleri’ne de girmeye başladı. Laleli, Osmanbey ve daha sonra da Merter İstanbul’da bavul ticaretinin merkez üsleri haline geldi.
Bavul ticareti merkezlerinde “müşteri velinimettir” prensibine uygun olarak Rus ve Ukraynalı kadın tezgahtarlar istihdam edilmeye başlandı. Daha sonra Afrika kıtasının yerini haritada bulmakta zorlanacağımız ülkelerinden gelenler bavul ticareti işine girdi. Afrika ülkelerine yönelik bavul ticareti için özellikle Laleli’de bu ülkeden gelenlerin çalıştığı lojistik ofisleri kuruldu.
2000’li yılların başında ivmelenen ve 2014 yılında 8 milyar 618 milyon dolarla zirve yapan bavul ticaretinin o tarihten sonra başlayan inişli çıkışlı seyri devam etmekle birlikte son haberler pek de iç açıcı değil.
Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Ödemeler Dengesi İstatistikleri’ne göre 2022’nin ekim ayında yıllıklandırılmış bazda 3 milyar 764 milyon dolar olan bavul ticareti geliri bu yıl aynı ayda yine yıllıklandırılmış bazda 2 milyar 1 milyon dolara gerilemiş. Yani bir yılda yüzde 46.8’lik düşüş olmuş.
2023 yılı ekim ayında 258 milyon dolarla aylık ortalama bavul ticareti rakamının üzerinde gerçekleşen bavul ticareti rakamı, düşüşün daha da yüksek oranlı olmasını engellemiş. Son iki yılın ilk 10 aylarının rakamlarının karşılaştırılması da hemen hemen benzer oranda bir düşüşü gösteriyor. Merkez Bankası’nın verilerine göre 2022’nin ilk 10 ayında 2 milyar 942 milyon dolar olarak rakam bu yılın aynı döneminde 1 milyar 559 milyon dolara gerilemiş. Verilere bakıldığında bu düşüşün akşamdan sabaha olmadığı ve kan kaybının düzenli olarak devam ettiği görülüyor. Bu da düşüşün anlık ya da konjonktürel nedenlerden kaynaklanmadığını gösteriyor.
Laleli Sanayici ve İş İnsanları Derneği Başkanı (LASİAD) Gıyasettin Eyyüpkoca daha önce 10Haber’e bavul ticaret gelirlerindeki azalmanın birinci nedeninin Rusya- Ukrayna savaşı olduğunu söylemişti. Anlattıklarına göre neredeyse iki yıldır devam eden savaş iki ülkeden hem gelen sayısını hem de talebi olumsuz etkilemişti.
Pandemi sonrası işler açılmış ancak savaşla birlikte hem bilet fiyatlarının yükselmesi hem de uçaklarda zor yer bulunması nedeniyle gidiş gelişler azalmıştı. Eyyüpkoca iyi ilişkileri olan müşterileriyle WhatsApp ve Telegram üzerinden iletişim kurduklarını söylüyordu.
Merter’de bavul ticaretiyle uğraşan ancak adının verilmesini istemeyen bir başka kişi de lojistik maliyetlerinin artması ve Çin’in de tekrar sahalara dönmesi nedeniyle Rus müşterilere artık eski kadar mal satamadığını anlatıyor.
Osmanbey’de bavul ticareti yapan ve ağırlık olarak Rus müşterilere mal satan bir başka esnafa göre de yaptırımlar nedeniyle Rusya’ya ancak birkaç ülke üzerinden ulaşılabilmesi işleri zora sokmuş. “Rusya’ya gitmek ya da Rusya’dan dünyanın farklı ülkelerine ulaşmak isteyenler yalnızca aralarında Türkiye’nin de bulunduğu birkaç ülkeyi kullanıyorlar” diyen esnaf bunun da bilet fiyatlarını artırdığını ve kargoyu da daha maliyetli hale getirdiğini belirtiyor.
Yine anlatılanlara göre her sektör gibi bavul ticareti de küresel iklim değişikliğinden payını almış. Mal gönderilen Rusya gibi ülkelerde havanın sıcak olması yüksek fiyatlı kışlık giysi satışını azaltmış. Bu da bavul ticareti gelirini bir miktar olumsuz etkilemiş.
20 yıldır Türkiye’de bulunan ve bugün Laleli’de bir lojistik ofisinde bavul ticaretine konu malların ülke dışına ulaştırılmasından sorumlu Nijeryalı Arthur (Kaçak çalıştığı için adının verilmesini istemedi. Adını biz koyduk) işlerin eskisi kadar iyi olmadığını söylüyor.
Çok iyi Türkçe konuşan Arthur’a göre bunun nedeni maliyet artışı nedeniyle Türk mallarının Çin mallarına göre pahalı hale gelişi. Covid sonrası tamamen kapanan Çin’in bugün uyanarak yeniden devreye girdiğini söyleyen Arthur’a göre Çinliler bavul ticaretinde eski pazarlarını yeniden kazanmak için çok fiyat kırıyor. Ancak geçen yıllarda Çin mallarının ne denli kalitesiz olduğunu hemen hemen her ülkenin köylerinde bile açılan ucuzluk dükkanlarıyla öğrenen Afrikalıların “birazcık pahalı” bile olsa bavul ticaretinde Türk mallarından vazgeçmeyeceğine ve işlerin düzeleceğine inanıyor.