Bu tesadüfe pes! Bu kez Yemenli bakanın oğlu çarptığı yaşlı kadını hastanelik etti
Somali ile mart ayında yapılan anlaşma kapsamında araştırma gemisi Oruç Reis, Somali sularında yedi ay boyunca petrol arayacak. Geminin yolculuğunun 19 gün sürmesi bekleniyor. Böylece Türkiye'nin Afrika açılımı resmen gerçekleşti.
Somali ve Türkiye arasında bu yıl dört kez üst düzey görüşme yapıldı. Bunlardan ikisi önemli anlaşmalarla sonuçlandı. İlki Türkiye’nin 10 yıl boyunca Somali sularını korumasını kapsayan denizcilik ve savunma anlaşmasıydı. İkincisi de Türkiye’nin Somali sularında petrol ve gaz aramasına olanak tanıyacak anlaşmaydı. İşte Türkiye’nin yerli araştırma gemisi Oruç Reis bu noktada sahneye çıktı. Önümüzdeki yedi ay boyunca Somali’de petrol arayacak gemi bugün yola çıktı.
Mart ayında imzalanan mutabakat zaptının bir parçası olarak dün geminin Filyos Limanı’nda son kontrolleri yapılmıştı. Bu kapsamda Oruç Reis her biri yaklaşık beş bin kilometrekare olan üç sahada araştırma yapacak, sismik verileri toplayacak. Toplanan veriler Ankara TPAO Veri İşlem Müdürlüğünde işlenip değerlendirilecek. Değerlendirmeler olumlu olursa sondaj aşamasına geçilecek.
Oruç Reis 19 gün sürmesi beklenen yolculuğunda Akdeniz, Süveyş Kanalı ve Kızıldeniz rotasını izleyecek. Kızıldeniz son dönemde Yemen’deki Husilerin İsrail’le bağlantılı olduğu düşünülen gemileri vurması nedeniyle epey gergin. Çalışmaları sırasında Oruç Reis’e Zağanos Paşa Destek Gemisi, Sancar Platform Destek Gemisi ve Ataman Takip Gemisi’nin yanı sıra Deniz Kuvvetleri Komutanlığına bağlı iki firkateyn de eşlik edecek. Çalışmalarının bitmesinin ardından verilen talimatlar doğrultusunda geminin Türkiye’ye dönmesi planlanıyor.
🇹🇷🇸🇴 “#Somali Kara ve Açık Deniz Blokları Alanında Mutabakat Zaptı” kapsamında görev alacak #OruçReis Sismik Araştırma Gemisi, İstanbul Boğazı’ndan geçiş yaptı. pic.twitter.com/KoSplgB7ic
— 🇹🇷 Mavi Vatan (@Patrie_Bleue) October 5, 2024
Jeofizik, jeolojik, oşinografik ve hidrografik çalışma yapma amacıyla Türk mühendisler tarafından tasarlanan gemi, 87 metre uzunluğunda, 23 metre genişliğinde ve 34 metre yüksekliğinde. Çok amaçlı olduğu söylenen geminin sadece doğal kaynakların aranmasında değil; kıta sahanlığı ve yer kabuğu araştırmalarında, deprem ve tsunami gibi doğal afetlerin araştırılmasında kullanılabileceği belirtiliyor.
Bu arada geminin çalıştırılmasında görevli mürettebatı tamamen Türkiye vatandaşlarından oluşuyor. Sismik ve sörvey bölümlerinde de çoğunluğun Türkiye vatandaşları olduğu söyleniyor, yani burada yabancılar da var.
Oruç Reis çalışmalarına 2017 yılında başladı. Daha önce Akdeniz ve Marmara bölgesinde, 2022 yılından itibaren Akdeniz ve Karadeniz’de faaliyet gösterdi. Başta Sakarya Gaz Sahası olmak üzere toplamda 23 bin kilometrekarenin üstünde hem iki hem de üç boyutlu araştırmalar yaparak veri topladı.
Ankara ve Mogadişu yakınlığı son dönemde imza atılan anlaşmalarla iyice derinleşti. Türk Silahlı Kuvvetleri önümüzdeki 10 yıl boyunca Somali’nin denizlerdeki güvenliğini sağlayacak. Türkiye’nin bundan çıkarı, Somali’nin münhasır ekonomik bölgesinden elde edilen gelirin yüzde 30’unu almak. 10 yıllık süreçte sadece denizleri korumakla kalmayacak; Somali donanmasının oluşturulmasında rol oynayacak, donanımını sağlayacak ve eğitimini verecek.
Anlaşmayı destekleyenler geçmişte korsanlık faaliyetleriyle adından söz ettiren Somali denizine istikrarın ve güvenliğin getirilecek olmasından memnun. Somali özellikle İranlı ve Çinli balıkçıların yasadışı avları nedeniyle yılda 500 milyon dolar kaybediyor. Somali’nin 30 milyar varile varan petrol ve doğalgaz rezervleri 1991’de patlak veren iç savaştan beri öyle çok kullanılmadı. Kısa istikrar dönemi petrol ve gaz şirketlerinin temkinli bir şekilde Somali’ye dönmesini sağladı. ExxonMobil ve Shell 2019’da Somali’ye dönme sinyali verdi, Coastline Exploration 2022’de keşif anlaşmasını yaptı. Ancak terör eylemlerinin artması nedeniyle ileriye dönük adımlar bir türlü atılamadı.
Türkiye ile yapılan anlaşmadan kısa süre sonra Liberty Petroleum bölgeye geleceğini duyurdu. Güvenliği sağlayan Ankara, Mogadişu’nun petrol rezervlerini araştırmak, değerlendirmek ve çıkarmak için bizzat hükümetle masaya oturdu. Çıkarılacak petrolün satış ve dağıtımının Türkiye’ye devredilmesi için mart ayında iki ülke masaya oturdu.
Türkiye Somali’yle işbirliği yapan tek ülke değil. Mogadişu şubat ayı ortalarında ülkede beş yeni askeri üs açılması ve Danab Tugayı’nın eğitimi için Washington ile de masaya oturdu. Katar ve İngiltere de Somali’deki önemli oyuncular arasında. Ama Türkiye’nin Somali’deki en kritik rakibi, buraya stratejik çıkarları için ekstra önem veren Birleşik Arap Emirlikleri (BAE).
BAE, 1991 yılında Somali’nin kuzeyinde bağımsızlığını ilan eden Somaliland’da, Eritre’de ve Cibuti’de altyapı projeleri ve güvenlik anlaşmaları için epey bir çaba sarf ediyor. Bu girişimlerinin arasında Sudan’daki iç savaşta paramiliter grup Hızlı Destek Güçleri’ni (RSF) ve Etiyopya hükümetini silahlandırdı. Oysa bu sırada Türkiye Somali ve Etiyopya arasındaki ilişkileri normalleştirmek için adımlar atıyordu.
Ağustos ayında Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Etiyopyalı mevkidaşı Taye Atske Selassie ve Somalili mevkidaşı Ahmed Moallim Fiqi’yi Ankara’da ağırladı. İki bakanla da ayrı ayrı görüştü. Sonra da ortak basın toplantısı düzenlediler. Fidan düzenlenen ortak basın toplantısında “Taraflar arasında bazı temel ilkeler ve spesifik unsurlar üzerinde önemli yakınlaşma sağlandı. Bu bakımdan kayda değer bir ilerleme sağlandı” dedi.