Çin’den ABD’nin ‘savunma bakanları görüşsün’ talebine ret
Elektrikli araçlara olan ilgi başta batı ülkeleri olmak üzere dünya genelinde yavaşlarken Çin yoluna hız kesmeden devam ediyor. Temmuzda Çin'de satılan binek otomobillerin yüzde 51'i ya elektrikli ya da hibrit oldu.
Dünyanın en büyük otomotiv pazarı Çin, batılı ülkelerde elektrikli araçlara olan ilgi azalırken hız kesmeden devam ediyor. Çin Binek Araç Birliği’nin temmuz ayı verilerine göre, Çin’de ilk kez akülü ve hibrit motorlu otomobillerden oluşan yeni enerji araçları aylık bazda geleneksel yakıtla çalışan binek otomobilleri geride bıraktı. CNBC’de yayınlanan habere göre, bu kategori geçen ay Çin’de satılan yeni binek araçların yüzde 51’ini oluşturdu.
Daha önceki aylarda diğer yakıt tipindeki araçların satılma oranı, yeni enerji araçlarına göre daha yüksekti. Temmuz ise ülke için bir dönüm noktası oldu. Üç yıl önce Çin’de yeni enerji araçlarının satışları toplam araç satışlarının sadece yüzde 7’sini oluşturuyordu. Ancak ülkenin elektrikli araç tedarik zincirlerine yaptığı büyük yatırımlar, yerli elektrikli araç endüstrisinin büyümesini hızlandırdı. Böylece Çinli üreticiler, birçok yabancı markanın önüne geçti.
Yeni enerji araçlarının satışındaki güçlü büyüme, Türkiye’de de yatırıma hazırlanan BYD ve Li Auto gibi bazı yerli markaların temmuz ayında yeni aylık satış rekorları kırmasına yardımcı oldu. Ancak genel yerli otomobil satışları yüzde 3,1 düşerek art arda dördüncü ayda da düşüş gösterdi. Bu da tüketici güveninin zayıf olduğunu ve emlak sektöründeki uzun süreli krizle birlikte ekonominin momentum kazanmada zorlandığını gösteriyor.
Otomotiv pazarındaki zayıflığın ardından Çin’in devlet planlama ajansı temmuz ayı sonunda araç alımları için nakit sübvansiyonlarını iki katına çıkardı. Ülkede satın alma başına yaklaşık 2 bin 785 dolarlık sübvansiyon var. Ayrıca, araç alımları üzerindeki kısıtlamalara sahip bazı şehirler, bu kısıtlamaları gevşetme yoluna gitti.
Örneğin, başkent Pekin, geçen ay yeni enerji araçlarının lisans kotasını 20.000 artırmayı teklif etti. Bu, 2011 yılında trafik sıkışıklığını hafifletmek ve hava kalitesini iyileştirmek için sıkı bir kota sistemi getirildiğinden bu yana kısıtlamaların ilk kez gevşetilmesi anlamına geliyor.