Nass bitti, ‘liralaşma’ rafa kalktı, faiz geri geldi: Yüzde 15
Faiz kararı öncesinde daha yüksek faiz artışlarının gelebileceği fiyatlamasıyla 27 seviyesinin altına inen dolar/TL yeniden yükselişe geçerek 27,25 seviyesiyle dün yeni rekorunu gördü. Böylece yılbaşından bu yana TL'deki değer kaybı yüzde 31'i aştı.
Dolar/TL sınırlı yükselişini sürdürerek dün 27,2350’deki tarihi zirvesini aşarak 27,2563 liraya ulaştı. Merkez Bankası (TCMB) Para Politikası Kurulu toplantısından önce daha yüksek faiz artışlarının gelebileceği fiyatlamasıyla 27 liranın altına gerileyen dolar yeniden yükselişe geçerek rekor kırdı. Böylece TL, dolar karşısında yılbaşından beri yüzde 31’in üzerinde değer kaybetti. Kur üzerinde kontrolün gevşediği haziran ayından bu yana TL’nin kaydettiği değer kaybı ise yüzde 24 seviyesinde. Uluslararası finans kuruluşları doların yıl sonunda 30-31 liraya yükseleceğini tahmin ediyor.
Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu S&P Global Ratings’in cuma günü yayımlaması beklenen Türkiye not güncellemesi piyasada bu hafta öne çıkacak gündem maddeleri arasında. S&P’nin Türkiye için kredi notu “B” seviyesinde, görünüm ise depremin ardından “negatif” seviyesine indirmişti.
Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın iktidarını koruduğu seçim sonrası kurulan yeni ekonomi yönetimi ile geçmiş politikalar yavaş yavaş terkedilirken, uluslararası yatırımcılar tarafından da kabul görmesi beklenen bir strateji uygulanmaya başlandı.
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek sosyal medya hesabından, katıldıkları Asya Altyapı Yatırım Bankası’nın (AIIB) yıllık toplantısına ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Bakan Şimşek, “Türkiye, AIIB’den 4 milyar dolar finansman sağlayarak bu imkandan en fazla yararlanan ikinci ülke konumundadır” olarak vurguladı.
Bu arada küresel piyasalarda, ABD Merkez Bankası (Fed) yetkililerinin “şahin” sözle yönlendirmeleri ve ABD hükümetinin kapanabileceği endişesiyle negatif bir seyir izleniyor. Fed’in yıl sonuna kadar bir faiz artışına daha gidebileceğine ilişkin beklentiler artarken, Banka yetkilileri, yönlendirmelerinde faizlerin beklenenden daha uzun süre yüksek seviyelerde kalacağına dair sinyaller vermeye devam ediyor.
Minneapolis Fed Başkanı Neel Kashkari, “Ekonomi görünenden daha güçlüyse faizlerin biraz daha yükselmesi ve uzun süre yüksek tutulması gerekecek” dedi. Fed üyelerinin çoğunun bu yıl bir faiz artışına daha ihtiyaç duyulacağını düşündüğünü ifade eden Kashkari, kendisinin de bu üyelerden biri olduğunu söyledi.
Chicago Fed Başkanı Austan Goolsbee ise faiz oranlarının piyasaların beklediğinden daha uzun süre yüksek kalacak gibi göründüğünü belirtti. Faiz oranlarındaki artışa rağmen ABD ekonomisinin resesyondan kaçınmasının mümkün olduğunu vurgulayan Goolsbee, yine de birçok risk olduğunu kaydetti.
Öte yandan, uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Moody’s, ABD federal hükümetinin, eylül sonuna kadar kamu kurumlarını finanse edecek bir tasarının onaylanmaması halinde kısmi bir kapanmaya girebileceğinin muhtemel göründüğünü ifade ederek, bu durumun ülkenin kredi değerlendirmesini olumsuz etkileyebileceğini bildirdi. Açıklamada, uzun süreli bir kapanmanın muhtemelen hem ABD ekonomisi hem de finansal piyasalar için “yıkıcı” olacağı vurgulandı.
Söz konusu gelişmelerin ardından yükselişine devam eden 10 yıllık ABD hazine tahvil getirileri, son 16 yılın zirvesinde seyrederken, dolar endeksi de 106,1 ile 30 Kasım 2022’den bu yana en yüksek seviyesine çıktı.