Türk arkeolojisinin altın çağı: Karahantepe dünya gündeminde
Turizmde sürdürülebilirlik artık zorunluluk haline gelirken dünyanın en iyi turizm köyleri arasında 32’nci olan İzmir'in Ödemiş ilçesine bağlı Birgi Köyü, Sürdürülebilir Enerji Temelli Turizm Uygulama Merkezi (SENTRUM) projesi kapsamına alındı.
Birleşmiş Milletler Dünya Turizm Örgütü (UNWTO) tarafından dünyanın en iyi turizm köyleri arasında 32’nci olan İzmir’in Ödemiş ilçesine bağlı Birgi Köyü, Sürdürülebilir Enerji Temelli Turizm Uygulama Merkezi (SENTRUM) projesi kapsamına alındı. Sürdürülebilir yeşil destinasyon oluşturulması amacıyla ilk olarak 2021 yılında Ayvalık Küçükköy’de uygulanan proje ikinci kez Birgi’de devreye alınacak. Enerjisa Enerji, Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP), Sabancı Üniversitesi, Kültür ve Turizm Bakanlığı ve Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı’nın (TGA) ortaklığı ile oluşturulan SENTRUM projesi kapsamında, Birgi Köyü’nün, kültürel ve doğal değerlerinin korunması, enerji verimliliği ve yenilenebilir enerji uygulamaları sağlanarak bölge turizminin dört mevsime yayılması hedefleniyor.
Yürüyüş ve bisiklet rotalarının oluşturulmasının yanı sıra çevre dostu ulaşımın teşvik edilmesi, konaklama tesisleri ve kamu binalarında enerji etütleri yapılması planlanan SENTRUM modeli ile geçim kaynaklarına yönelik fırsatlar artırılırken Birgi’nin kültürel ve doğal mirasının da tanıtımına odaklanılıyor. Böylece Birgi’de toplum temelli sosyo-ekonomik kalkınmaya katkı sağlanırken, küresel olarak kabul görmüş standartların, destinasyonun özgün ihtiyaçlarıyla uyumlu hale getirilmesi ve sürdürülebilir turizmin desteklenmesi amaçlanıyor.
Önceki gün Birgi’de yapılan ve SENTRUM projesinin hedeflerinin paylaşıldığı toplantıya Enerjisa Enerji CEO’su Murat Pınar , UNDP Türkiye Mukim Temsilcisi Louisa Vinton ve Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı Genel Müdür Yardımcısı Dr.Elif Balcı Fisunoğlu katıldı.
Basın toplantısında konuşan Enerjisa Enerji CEO’su Murat Pınar, SENTRUM projesiyle Ayvalık Küçükköy’de başlattıkları sürdürülebilir hayallerini dünyanın en iyi turizm köyleri arasında 32’nci olan Birgi’de devam ettireceklerini söyledi. Burada tarihi mirası da geleceğe taşıyabilemenin önemli olduğunu belirten Pınar, “İtalyan Medici ailesi nasıl ki Rönesens’ın Avrupa’ya yayılmasında katkı sağladıysa, Birgi’deki Çakıroğlu ailesi de İtalya’daki seçkinler gibi ticaret yaptığı şehirlerde gördüğü mimariyi Türk ve Anadolu mimarisiyle birleştirmeyi sağlamıştır” dedi. Bu kültürel mirasın Enerjisa ile bağını da değinen Pınar, “Enerji sektörünün toplam karbon ayak izinin yüzde 80’inden sorumlu. Ortada bir sorun var ve Enerjisa olarak bu soruna çözümün bir parçası olmak istiyoruz. Anadolu’da tohum ekilirken ‘aşa, kurda kuşa’ duası yapılır. Yani yaptığınız şeyin birini kendi aşınıza, ikincsini bu dünyaya, üçüncüsünü geleceğe yapmak zorundayız. Aslında sürdürülebilirlik hikayesi bu. Doğayla müttefik olmak zorundayız” dedi.
Türkiye’de enerji ile turizmin birleştiği konun ise dış ticaret açığı olduğunu belirten Pınar, “Türkiye’nin son 5 yıldaki dış ticaret açığı 358 milyar dolar olurken, toplam enerji ithalatımız ise 348 milyar dolar. Yani biz enerji sorununu çözebilirsek Türkiye diş ticaret açığını kapatmaya çok yakın olacak. Bir de 86 milyar dolarlık bir turizm geliri var. Yani biz turizmde bugünü yarına taşıyabilirsek enerjide de 2035 yılında 85 milyar dolarlık yenilenebilir enerji yatırım planıyla Türkiye’nin 10-15 yıl içinde önünü açıp pozitif ayrışan bir ülke olabiliriz. Bunun için tek yapmamız gereken bereber çalışmak” dedi. Pınar, bu kapsamda Ayvalık Küçükköy’de 18 ayda yaptıkları yatırımın 2 katını Birgi’de yapmayı hedeflediklerini söyledi.
UNDP Türkiye Mukim Temsilcisi Louisa Vinton, “Turizm kalkınmanın güçlü bir motoru olabilir. Ancak aynı zamanda çevre üzerinde de ağır bir baskı oluşturabilir ve turistlerin ilgisini çeken doğal güzelliklerin göz ardı edilmesine neden olabilir. Bu nedenle, turizmden geçimini sağlayan bölge halkına sosyal ve ekonomik fayda sağlarken doğayı koruyan ve değer veren daha yeşil, daha sürdürülebilir modeller geliştirmek hayati önem taşıyor” dedi.
Türkiye’nin dünya turizmninde 4’üncü sıraya gelerek önemli bir oyuncu haline geldiğini belirten Türkiye Turizm Tanıtım ve Geliştirme Ajansı (TGA) Genel Müdür Yardımcısı Dr. Elif Balcı Fisunoğlu, Türkiye’nin bir taraftan konvasiyonel turizm yaparken, bir taraftanda Birgi gibi sürdürülebilir turizm gayreti içinde olduğunu söyledi. Değişen dünya şartları, doğal kaynakların azalması, iklim şartlarında yaşanan güçlü değişimler ve çevrenin hızla kirlenmesinin turistlerin seyahat anlayışını değiştirdiğini ifade eden Fisunoğlu, “Artık daha bilinçli turizm öne çıktı, böylece son 10-15 yılda konuşulan sürdürülebilir turizm bir trend iken artık zorunluluk haline geldi. Uluslararası arenada güçlü ve rekabetçi bir destinasyon olan Türkiye ulsuslararası turizm trendlerini yakalamada öncü olma vazifesine soyunduğu gibi sürdürülebilir turizm içinde aynı öncülüğü korumak için bir hareket başlattı” dedi.
Türkiye’nin Ulusal Sürdürülebilir Turizm Program’ı olarak adlandırdıkları bu çalışmayı başlattıklarını anlatan Fisunoğlu şöyle konuştu: “Sıfır atık çalışmaları ile dönüşüm yolculuğuna başlayan Türk turizmi, 2022 başlangıcıyla Sürdürülebilir Turizm Sertifikasyon Kuruluşları için uluslararası akreditasyon sağlamanın yanı sıra sürdürülebilir seyahat ve turizme yönelik küresel standartları belirleyen ve yöneten kuruluşu olan Global Sustainable Tourism Council (GSTC) ile iş birliği anlaşması yaparak sürdürülebilir turizm yol haritasını oluşturmuştur. Bu anlaşma ile Türkiye, ‘sürdürülebilir turizm alanında ilk defa hükümet nezdinde’ anlaşma yapan ilk hükümet olmuştur.” Fisunoğlu, böylece konaklama tesisleri başta olmak üzere, destinasyonlar ve tur operatörleri, gatronomi dahil için tüm turizm sektöründe GSTC kriterlerine göre sürdürülebilir dönüşümü sağlamayı hedeflediklerini belirtti. 2030 yılına kadar tamamlanması planan 3 aşamalı projenin yüzde 30’a kadar dönüşümü içeren ilk aşamasını 2023 yılında tamamladıklarını ifade eden Fisunoğlu, “2025 yılına kadar da yüzde 70’i 2030’a gelindiğinde ise Türkiye’de 5 yıldızlı herşey dahil bir otel ile bugün Birgi’de olan bir konaklama tesisinin tamamı uluslararası standartı sağlamış olacak. Şu anda program kapsamında Türkiye dünyada birinci sırada. Türkiye’de 962 konaklama tesisi GSTC’nin 3’üncü aşamasına sahip. Geri kalan 16 bin 644 konaklama tesisi de birinci aşamayı almış oldu” dedi. Bu programın Küçüköy ve Birgi gibi köylerle taçlanması gerektiğini de belirten Fisunoğlu, “Bu dönüşümün serfikasyona gelmesi için de Enerjisa Enerji liderliğinde, yerel idarelerin desteği ile burada gerçekleştirilen proje Türkiye’nin sürdürülebilir turizmde öncü olması ve dönüşümün tamamlanması açısından büyük öneme sahip” diye konuştu.