Bilim ve araştırma dünyası gençleri bizim kuşaklara nasıl bu kadar yanlış anlattı
Girişimcilikte sizin geçtiğiniz yollardan geçenlerden gözünüze kestirdiklerinizi ve yardım etme konusunda istekli olanları takibe almanızda fayda vardır. Yardım istemek, her zaman işe yarar.
Her şeyi bilen ve her konuda fikri olanlardan uzak dururum hep. Ya da dinlemeyi bilmeyen ve öğrenmeyenlerden. Bahsettiğim bu grup insan, çalıştığı konu hakkında uzmanlaşıp, konunun uzmanı kalmak için çok da bildiklerini paylaşmazlar. Dolayısıyla bildikleri ve iyi yaptıkları işin dijitalleşmesi, sistemleşmesi ya da başka bir modele geçilerek ortadan kalkacak olması da kalp krizi nedenidir.
Evet doğrudur, girişim kurduysanız tüm işleri siz yapmak zorundasınız. Şirket kurmak için evrakları tamamlamak, notere gitmek, banka hesabı açmak, muhasebeciyle konuşmak, fatura kesmek, satış yapmak, sipariş vermek, sipariş almak. Hatta teknolojik işleri de sizin yapmanız ya da sizin dizayn etmeniz gerekir.
Ama bu her alanda uzman olmanızı gerektirmez. Girişimciliğin en iyi yanlarından biri bilmediklerinizi daha önce yapanların cömertliğinden faydalanarak öğrenmek ve yardım istemektir.
Özellikle ilk başlarda her iş sizin elinize bakar. O yüzden sizin geçtiğiniz yollardan geçenlerden gözünüze kestirdiklerinizi ve yardım etme konusunda istekli olanları takibe almanızda fayda vardır. Cömert olmak, yardım istemek, pozitif olmak ve meraklı olmak her zaman işe yarar.
Kurum içi girişimciliği de bu yüzden seviyorum. Kurumsalda çalışanların kör noktalarını değiştirmek için tek yol olduğunu düşünüyorum. Üst seviyelere çıktıkça yönetim kurullarındaki cömert üyelerden ya da içinde olduğunuz komitelerde sizin destek ve yardım isteyeceğiniz insanları bulmanız mümkün. Ya da dışardan bir koç yardımı alarak doğru yolu bulma konusunda adımlar atabilirsiniz. Daha orta kademelerde sıkışmış ve yıllarca aynı pozisyonlarda aynı işleri yaparak devam edenler bu kadar şanslı olamayabiliyor.
Bu sıkışıklık ve kariyerlerinde gelecek hedeflerinin olmaması, onları yeni işleri veya sistem değişikliklerine karşı açık fikirli olmaktan uzaklaştırıyor.
Oysa girişimci olmanın yaşı yok, hatta deneyim ve tecrübe arttıkça çıkacak sorunlara çözüm bulmanız kolaylaşıyor. İyi bir fikir, iyi bir iş kanvası, birbirini tamamlayan ekip üyeleri, fikrimizin alıcısı olması ve bir sorunu çözüyor olması elbette çok kritik adımlar.
Ama daha da önemlisi, iyi bir girişimci olmak için çok önemli bazı özelliklere sahip miyiz?
– Yardım istemeyi biliyor muyuz?
-Etrafımızda yardım alacak arkadaşlar biriktirdik mi?
-Dinlemeyi ve birlikte sorun çözmeyi becerebilir miyiz?
-Gençlerle ve onların kafa yapısı ile çalışmaya hazır mıyız?
-Daha önce şirketteki yöneticilere yaptırdığımız bir çok işi öğrenmeye ve kendimiz yapmaya hazır mıyız?
-Çalıştığımız insanlara cömert davranmaya hazır mıyız?
-Fikri öldürmek değil, büyütmek için çalışmaya hazır mıyız?
-Yeni insanlarla tanışmak için çaba harcamak için enerjimiz var mı?
Eğer yukardaki sorulara cevaplarımız ağırlıklı hayırsa girişimci olmak için daha zamanımız var demektir.