NATO oylamasına ‘hayır’ diyen o vekiller 10Haber’e konuştu
Anayasa Mahkemesi kamu işçilerini ilgilendiren konuda karar verdi. Mahkeme sendika konfederasyonlarıyla hükümet arasında imzalanan ve kamu işçilerinin haklarını belirleyen 'çerçeve anlaşma protokolleri'nin bağlayıcı olmayacağı hükmüne vardı.
Anayasa Mahkemesi kamu işçileri için sendika konfederasyonlarıyla hükümet arasında imzalanan ve kamu işçilerinin mali haklarını belirleyen ‘çerçeve anlaşma protokolleri’nin bağlayıcı olacağına dair düzenlemeyi anayasaya aykırı olduğu gerekçesiyle iptal etti. Resmi Gazete’nin önceki günkü sayısında yer alan karar oy birliğiyle alındı.
CHP’li milletvekillerinin başvuru üzerine yapılan incelemede 6356 sayılı yasaya eklenen ek 2. maddenin “Bu protokol hükümleri geçerlilik süresi içinde bu madde kapsamındaki idareler ile taraf konfederasyona üye olan sendikalar için bağlayıcıdır” hükmünün anayasaya aykırı olduğu tespit edildi.
Çerçeve protokollerinin bağlayıcılığı sebebiyle sendikaların toplu iş sözleşmesi yapma hakkını kısıtladığı belirtilen kararda “Söz konusu bağlayıcılık toplu iş sözleşmesi yapılması sırasında uyuşmazlık çıkmasını da engeller nitelikte olduğundan sendikanın grev kararı almasını dolaylı olarak engeller niteliktedir” dendi.
Kararda bu engellerin sendikal faaliyete ve sendika hakkı kapsamında olan haklara temas ettiği ve düzenlemenin sendika hakkını sınırlandırdığı aktarıldığı belirtilerek düzenlemenin Anayasa’nın 13. ve 51. maddelerine aykırı olduğu belirtildi.
Aralık 2017’de 696 sayılı KHK ile 6356 sayılı Sendikalar ve Toplu İş Sözleşmesi Kanunu’na ek 2. madde eklenerek hükümet ve kamu işveren sendikaları ile işçi sendikaları konfederasyonları arasında kamu işçilerinin mali ve sosyal haklarını belirlemek üzere kamu toplu iş sözleşmeleri çerçeve anlaşma protokolü imzalanmasına olanak tanındı. Bu sayede toplu sözleşme ve grev hakkı bulunmayan sendika konfederasyonlarının eli güçlendirilmiş, işçi sendikalarının ise işlevi fazlasıyla azaltılmış oldu. OHAL Kapsamında yapılan düzenlemeyle işçi konfederasyonları, sendikaları ekarte ederek hükümet ile toplu iş sözleşmesi çerçeve anlaşma protokolü imzalayabiliyordu.
Bu maddeye göre protokol hükümleri idareler ile taraf konfederasyona üye olan sendikalar için bağlayıcıydı. Bu hükme dayanarak Hükümet ile Türk-İş ve Hak-İş arasında toplu iş sözleşmesi çerçeve anlaşma protokolleri imzalanmıştı. Sendikalar etkisizleştirilmeden önce örgütlü oldukları kamu işyerlerinde toplu sözleşme görüşmelerine başlıyorlar, anlaşamadıkları takdirde uzlaşmazlık grev kararı alabiliyorlardı.
Kararı sosyal medyadan değerlendiren çalışma ekonomisi profesörü Aziz Çelik’e göre, konfederasyonlar sendikalara rağmen bağlayıcı protokoller imzalayabiliyor, üye sendikalar protokolle bağlı oluyor ve konfederasyonların imzaladığı “çerçeve anlaşma protokolü”ne uymak zoru9da kaldıklarından toplu iş sözleşmesi ve grev hakkı fiilen ortadan kaldırılmış oluyordu.
Çelik “Çerçeve anlaşma protokolü yeni dönemde bağlayıcı değil yol gösterici olabilecek. Üye sendikalar isterlerse bu protokolü esas alabilecek. Ancak düzenleme öncesi dönemde olduğu gibi örgütlü oldukları işyerlerindeki görüşmelerde ücret gibi ana maddelerde anlaşamazlarsa grev prosedürünü işletebilecekler. Bu kararla konfederasyonların üye sendikaların grev hakkını askıya almasının önüne geçilmiş oldu. Kararla sendikaların grev hakkı iade edilmiş oldu. Bu iptal kararı ile halen yürürlükte olan toplu iş sözleşmesi çerçeve protokolü hukuken dayanaksız kalmış oldu” dedi.