Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek Meclis’te bütçe görüşmelerinde vergi borçlarının silindiği iddialarını da reddetti.
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Meclis’te bütçe görüşmelerinde vergi borçlarının silindiği iddialarını reddederek “Vergi borçlarını Meclis dışında hiçbir makam silemez, benim böyle bir yetkim yok” dedi. Maliye Bakanı, rezerv artışının carry trade kaynaklı olmadığını ve TÜİK’e herhangi bir müdahalelerinin bulunmadığını kaydetti.
Milletvekillerinin soru ve eleştirilerini yanıtlayan Hazine ve Maliye Bakanı vergi borçlarının silindiği iddialarına ilişkin”Vergi borçlarını Yüce Meclisimiz dışında hiçbir makam ve merci silemez. Benim böyle yetkim olmadı, yoktur. Böyle bir yetki de istemiyorum” dedi.
Şimşek İçişleri Bakanlığı ile Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın 2026 yılı bütçelerinin görüşüldüğü Meclis Genel Kurulu’nda değerlendirmelerde bulundu.
Bakan Şimşek vergi borçlarının Meclis dışında hiçbir makam tarafından silinemeyeceğini kaydederek şu ifadeleri kullandı:
“Kesinlikle Maliye Bakanlığının veya Bakanlığın vergi borçlarını silme, affetme yetkisi yoktur. Vergiye ilişkin bütün muafiyetler Anayasa gereği kanunlarla düzenleniyor. Kanunlarla düzenlenmemiş hiçbir vergi istisna ve muafiyeti asla söz konusu değildir. Vergi harcamalarını kastediyorsanız onların tamamı kanunla düzenleniyor. Örneğin, asgari ücretin vergi dışı bırakılmasının 2026’da maliyeti 1,1 trilyon liradır. Asgari ücrete vergi getirmek mi istiyorsunuz? Hayır. Biz asgari ücrete vergiyi kaldırdık. Bu bir vergi harcamasıdır. Tabii ki hükümetimiz ve Meclisimiz kaldırdı. Dolayısıyla hiçbir şekilde vergi borçlarının silinmesi mümkün değildir.”
Uzlaşma müessesesini 1963’ten beri bütün hükümetlerin uyguladığına dikkati çeken Şimşek geçen sene raporlar hatalı ve aksak olsa dahi vergi aslının uzlaşmaya tabi olmayacağına ilişkin kanun değişikliğine gidildiğini söyledi.
Şimşek rezerv artışının “carry trade” kaynaklı olmadığını da söyleyerek “Bütün carry trade’in yani swap stokunun tamamı 20 milyar dolar civarı. Bu da 123 milyar dolarlık artışın altıda biridir. Ters dolarizasyon, yüksek dış çevirme oranları, ihracat bedeli satış yükümlülüğü, altın fiyatları ve azalan cari açık, bunların hepsi rezerv artışında etkili olmuştur. Özellikle yurt dışı ve yurt içi swapları kapatmakla birlikte rezerv kalitemiz artmıştır” dedi.
Şimşek, özellikle bütün bütçe görüşmelerinde Türkiye İstatistik Kurumuna (TÜİK) ilişkin birçok değerlendirme yapıldığına işaret ederek sözlerini şöyle sürdürdü:
“Bir kere ben şunu net bir şekilde ortaya koymak istiyorum: Hiçbir zaman ne benim ne ekibimin TÜİK’e müdahalesi olmuştur, ne bu konuda bir talimatım olmuştur ne de olacaktır. Çünkü biz verilerin sağlıklı olmasını istiyoruz. Ona göre teşhisi ve tedaviyi doğru yapalım. TÜİK istatistikleri Eurostat gibi uluslararası kuruluşlar tarafından belirlenen yöntem, tanım ve kavramlar kullanılarak hesaplanıyor. Dolayısıyla bizim veriler Birleşmiş Milletler, IMF, OECD, ILO gibi birçok kuruluşla işbirliği içinde ve onların da denetimine açık şekilde üretilmektedir.”