Başkan Karahan’dan yabancı yatırımcıya: Yurtiçi talep normalleşiyor
Mücevher İhracatçıları Birliği Başkanı Burak Yakın denetimlerle ilgili olarak 'Kafalarına göre her dükkânı bastılar. Mesela İstinyepark'ta Cartier ve Bvlgari’yi de bastılar. Sektörün başkanlarına sorarak daha iyi denetim yapılabilir' dedi.
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in aylık yalnızca 16 bin TL gelir beyan etttiklerini açıklamasından sonra geçen hafta başlayan denetimler mücevher üreticileriyle kuyumcuların tepkisini çekti. TİM Yönetim Kurulu Üyesi ve Mücevher İhracatçıları Birliği Başkanı Burak Yakın Kayseri’de temmuz ihracat verilerinin açıklandığı toplantı sonrası kuyumcu ve mücevhercilere yönelik denetimlerle ilgili konuştu.
Denetim yapılmasına karşı olmadıklarını belirten Yakın “Sektörde kayıt dışı olanlara gidilse veya bakılan, incelemeye giren insanların veya şirketlerin ödediği verginin gündeme alınması lazım. Çalıştırdığı işçinin gündeme alınması lazım. Yani denetleme sıra dışı. Kafalarına göre her dükkanı bastılar. Bunun için de mesela İstinyepark’ta Cartier ve Bvlgari’yi de bastılar. Çok enteresan yani. Sektörün başkanlarına sorarak daha iyi bir denetim yapılabileceğini düşünüyorum” dedi.
Yakın’a göre Altın Esaslı Muhasebe Sistemi’ne geçildiği zaman kuyumcuların ve mücevher üreticilerinin yüzde 90’ı kayıt altına girer. Denetim için kendi dükkanına da geldiklerini ifade eden Yakın şunları söyledi:
“Kasa ambarına girdiler, sayım yaptılar. İki kişi Maliye’den, iki kişi Hazine’den geldi. Her dükkâna dört kişi. Kendileri saydılar. Genel bir şikâyet yok. ‘Ciroya göre’ demişler. Ciro yapmayanın dükkanına gideceksin. Şu anda iş yapana gidiyorlar. Hazine’ye bir rapor hazırlayacaklar. O raporun sonucunda tekrardan bir hareket uygulayacaklar diye bekliyoruz. Biz bundan rahatsız değiliz. Altın üzerinden muhasebe olsun. Bizden vergi almak istiyorlarsa altın muhasebesi çıkmalı.”
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mustafa Gültepe de yine aynı toplantı sonrası gazetecilerle yaptığı sohbette Türk Lirası’nın değerli olmasından yakındı. Gültepe bugün itibariyle en kötü olan sektörlerin başında gerek ciro gerekse kar anlamında hazır giyimin geldiğini söyledi. Tekstilde de benzer durum olduğunu belirten Gültepe şöyle konuştu:
“Sektörde biraz talebin düşmesi, Türkiye’deki rekabetçiliğin aşağı doğru düşmesi, Türkiye’nin pahalı değil çok çok pahalı olmasından kaynaklı siparişler Türkiye’de tutulmuyor. Yani aynı fiyatları vermek zorunda kalıyorsun. Şu anda Türkiye uzak rakiplerinden yüzde 40-50 daha pahalı. Türkiye’de bu kur politikası değişmediği sürece sanayiciliğin ayakta kalma şansı yok. İnsanlar Mısır’a gittr. Müşterileri de oraya yönlendiriyor. Herkes küçülüyor. Yazık değil mi bu sanayiye? Bu sanayi 30 milyar dolar yapıyor. Ülkeye 30 milyar dolar kazandırıyoruz. Bunun 20 milyar doları net döviz girdisi. Dünyada sektörel bazda ihracat yapan ülkelerin senden ucuzluğu yüzde 40-50. Bir yılda kurdaki artış yüzde 25. Benim maliyetimdeki artış yüzde 110. Sanki bu şekilde yapmaktansa düşen düşsün, kalan kalır, giden gider. Yapacaksa bir anda olsun. Bu şekilde devam etmemeli. Ülkemizde olan makas seviyesi çok farklı. Ülkemizde ihracatçı kazanayım derdinde değil, yaşamanın derdinde. Bütün sektörler küçülüyor, sanayi küçülüyor. O aşağı doğru inmeyi çok görmeden sanayicinin işi zor.”
TİM Başkanı Mustafa Gültepe ihracatta ilk altı ayda üç ay eksi, üç ay artı yazdıklarını, 2023’te ihracatın yerinde saydığını, işletmelerin alınan siparişlerden zarar ettiğini, fiyat tutturamadığını ifade etti. Enflasyonla mücadelenin gerektiğini belirten Gültepe “Bence sanayi tarafı biraz unutuldu. Yani tabii biz zarar edebiliriz. Etmeliyiz de böyle durumlarda ama boyutu önemli. Ama bir boyuttan sonra artık sürdürülebilir olmaktan çıkıyor. Şu anda sanayici, ihracatçı buzdağının altında. O buzdağının üstüne çıkmak lazım. Türkiye pahalı değil, çok çok pahalı. Türkiye’de şu anda en ucuz şey döviz. Karpuzdan da ucuz. (Dolar) 33 (lira) ila 37 (lira) arasında bir fark yok. Yap 37 (lira)” diye konuştu.
“İhracatçılar olarak 2025’ten umutlu musunuz?” sorusuna Gültepe “Umuyorum ki daha iyi olur. Geleceğe umutla bakmak istiyorum ama bu para politikası bu şekilde gittiği sürece çok daha zorlanacağımızı ve zorlu olacağını söyleyebilirim. Bunun bir yerde bir şey olması lazım. İnsanlar ve firmalar nefes alamıyor. Nefes problemi var. Firmaların nefes problemi var, nefes alamıyor. Krediyle ilgili değil. İşletme çalışamıyor” yanıtını verdi.
Gültepe TMSF’den satın aldıkları Türk Ticaret Bankası’nın ne zaman faaliyete başlayacağına ilişkin soru üzerine ekim ayı gibi faaliyete başlayacak yapının oluşmaya başladığını, kadronun tamamlanmak üzere olduğunu, bankanın yatırım ve projeleri destekleyeceğini anlattı.