Avrupa’da otomobil satışları mayısta düştü, elektriklide güçlü talep sert kesildi
TİM Başkanı Mustafa Gültepe sabah bir TV röportajında 'Ülke batıyor, yüzde 50 faizle bir ülkenin ayakta kalma şansı yok' dedi. Öğleden sonra fikir değiştiren Gültepe yazılı basın açıklamasıyla 'Sehven ülke batıyor dedim' diye görüş belirtti.
Antalya’da Ekim ayı dış ticaret verilerinin açıklandığı dünkü toplantıda “Bu yıl 10 ayda 216.4 milyar dolara ulaştık. Son 12 ayda ise 262.3 milyar doları aştık. Mal ihracatının yanında, hizmet ihracatında da gidişat önemli” diyerek gayet pembe bir tablo çizen Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mustafa Gültekin ekonomik gidişatla ve yüksek faizin etkileriyle ilgili iki günde fikir değiştirdi.
Gültepe dün Antalya’da CNBC-e’den Emre Eser’le röportajında faiz oranlarında yüksek seyrin iş dünyasında beklentileri olumsuz etkilediğine vurgu yaparak “Ülke batıyor; yüzde 50 faizle bir ülkenin ayakta kalma şansı yok” dedi. Ekonomiyle ilgili değerlendirme de yapan TİM Başkanı Mustafa Gültepe ihracatta birçok sektörde artış görüldüğünü, bazı sektörlerde mali zorlukların sürdüğünü de söyledi.
Yüksek rekabetçiliğin olduğu alanlarda önümüzdeki dönemde daha fazla sıkıntı yaşanabileceğini vurgulayan Gültepe yüksek faiz ortamı için istihdama dikkat çekerek “Yüzde 50 faizle bir ülkenin yatırımını, istihdamını artırma şansı yok. Üretim ve istihdam tarafında iş gücü kayıpları var artık. Hazır giyim, inşaat, mobilya, makine ve otomotiv gibi sektörler rekabetçilik konusunda zorluklar çekiyor” dedi.
Ancak Gültepe dünkü röportajın bu sabah yayınlanmasının ve “Yüzde 50 faizle ülke batıyor” sözlerinin kamuya mal olmasının ardından öğleden sonra yazılı basın açıklaması yapıp yanlış sözcük kullandığını duyurdu. Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı Mustafa Gültepe öğleden sonraki basın açıklamasında ise televizyon kanalına verdiği röportajda yüksek faiz ortamının getirdiği zorluklara dikkat çektiğini belirterek şunları söyledi:
“Röportajda da vurguladığım üzere yüzde 50’yi aşan faizle yatırımı, üretimi, istihdamı nihayetinde ihracatı artırma şansımız bulunmuyor. Üretim ve istihdam tarafında kayıplarımız var. Birçok sektörümüz rekabetçilik konusunda zorlanıyor.
Röportajda bu konuya dikkat çekmek için ‘firmalar batıyor’ yerine sehven ‘ülke batıyor’ ifadesini kullandığımı gördüm. Röportajın bütünü dikkate alındığında kastedilenin ‘firma’ olduğu açık bir şekilde anlaşılacaktır. İhracat ailesi olarak Türkiye’ye değer katmak, üretimi, istihdamı ve ihracatı artırmak için var gücümüzle çalışmaya devam edeceğiz.”