Deprem harcamaları inşaatta ciroyu büyüttü
Büyük depremde Kahramanmaraş'ta yıkılan Ezgi Apartmanı için iddianame tamamlandı ve üç kişi hakkında 876 yıla kadar hapis istendi. Bunlardan ikisi şu anda firari durumda ve her yerde aranıyor.
6 Şubat depremlerinin ilkinde Kahramanmaraş’taki Ezgi Apartmanı da yıkıldı ve binadaki 35 kişi öldü. Bu enkazdan sadece apartman görevlisi Mulla Kenger ile oğlu Mesut Kenger sağ kurtuldu. Binanın yıkılmasına dair soruşturma sürerken ölenlerin yakınları da altı yıl önce zemin kattaki pastanede tadilat yapıldığını ve bu sırada kolonların kesildiğini savundu. Bunun üzerine soruşturma savcısı tarafından görevlendirilen 3 kişilik bilirkişi tarafından yapılan incelemede 40 santimetre çapında kolonun kesildiği tespit edildi ve binanın müteahhidi Yakup Aktaş ile pastane işletmecileri Samir Kervancıoğlu ve Mustafa Pekel gözaltına alındı. Şüpheliler sorguda suçlamaları reddetti, sevk edildikleri mahkemeden de yurt dışı çıkış yasağıyla serbest kaldı.
Bununla birlikte soruşturma kapsamında elde edilen tüm delil, belge, fotoğraf ve videolar binanın yıkılma nedeninin, yıkılmasında kusuru bulunanların ve sonradan yapılan tadilat ve değişikliklerin mevzuata uygun yapılıp yapılmadığının tespiti için Karadeniz Teknik Üniversitesi’ne gönderildi. Üniversitenin 7 kişilik bilirkişi kurulu incelemelerin sonunda 48 sayfalık rapor hazırladı ve raporda statik proje müellifi, yapım sorumlusu müteahhit, fenni mesul, Kervan Pastanesi’nde yapılan izinsiz ve/veya projesiz tadilatlardan sorumlu kişiler asli kusurlu, belediyenin ilgili birimindeki yapı ruhsatlarında proje kontrollerinden sorumlu kişiler, belediyenin yapı kontrol birimi ve yapı kullanma izin belgesi düzenlenmeden önce binayı kontrol etmekle görevli kişiler tali kusurlu bulundu.
Gelen rapor üzerine asli kusurlu bulunan fenni mesul Mehmet Tekin ile pastanenin iç mekan tasarımcısı Ertan Danacı gözaltına alınıp tutuklandı. Diğer asli kusurlular pastane işletmecileri Sami Kervancıoğlu ile Mustafa Pekel ise adreslerinde bulunmayınca mahkeme tarafından haklarında tutuklamaya yönelik yakalama kararı çıkartıldı.
Soruşturma sonunda Cumhuriyet Savcısı pastanenin işletmecileri Sami Kervancıoğlu ve Mustafa Pekel ile pastanenin iç mekan tasarımcısı Ertan Danacı’nın ‘olası kastla kasten öldürme ve yaralama’ suçlarından 876 yıl 6’şar aya kadar, müteahhit Yakup Aktaş ve tutuklu fenni mesul Mehmet Tekin hakkında ise bilinçli taksirle ölüme ve yaralanmaya neden olma suçundan 22,5 yıla kadar hapis istemiyle iddianame düzenledi.
27 sayfalık iddianamede şüpheliler hakkında istenen cezaların nedenleri detaylı şekilde yer alıyor. Binanın yıkılmasında asli kusurlu gösterilen Sami Kervancıoğlu, Mustafa Pekel ve Ertan Danacı’nın tadilat sırasında kolon dışında binanın diğer taşıyıcı unsurlarına da zarar verdiği belirtilen iddianamede şöyle dendi:
“Soruşturma kapsamında müşteki ve tanık ifadeleri, iş yeri tadilat öncesi ve sonrasını gösterir fotoğraflar, bilirkişi raporları, mahallinde yapılan olay yeri görgü ve tespit işlemleri ve tüm dosya kapsamı birlikte değerlendirildiğinde Kervan Pastanesi isimli iş yerinde yapılan tadilatlarda binanın statiğini etkileyecek ve binanın taşıyıcı unsurlarına zarar verecek şekilde havalandırma tesisatının perde duvarla boşluk açılarak çıkarıldığının, zemin ve asma kat arasında bulunan 40 cm çapındaki fretli kolonun kesildiğinin, iş yerinin servis amaçlı kullandığı asansör için +30 kotundaki tabliyede statik ve mimari projede bulunmayan bir boşluk açıldığının sabit olduğu görülmektedir. Sami Kervancıoğlu ve Mustafa Pekel isimli şahısların iş yerinin fiili ve resmi yetkilisi olduğu, şüphelilerin bilgisi veya izni olmadan bu tadilatların gerçekleşmesinin mümkün olmadığı, Ertan Danacı isimli şahsın yapılan tadilatların tasarımını ve koordinasyonunu yaptığı, şüphelinin bilgisi ve izni olmadan taşıyıcı unsurlara zarar verilmesinin mümkün olmadığı, yapılan tadilatlarda kolon kesilmesi ve diğer taşıyıcı unsurlara zarar verilmesi eylemlerinin olası kast ile yapıldığı, çünkü yapının birden fazla taşıyıcı unsuruna zarar verildiği, bu eylemlerin sonucunda neticenin kaçınılmaz olmasına rağmen şüphelilerin umursamadan, neticenin gerçekleşmesini göze alarak ‘Olursa olsun’ şeklinde oluşan kast ile hareket ettiği, bu itibarla şüpheliler hakkında vefat sayısınca olası kastla kasten öldürme suçu ve yaralı sayısınca olası kastla kasten yaralama suçu yönünden kamu davası açmaya yeter şüpheye ulaşılmıştır.”
Diğer asli kusurlu Yakup Aktaş ve Mehmet Tekin için de iddianamede şu ifadelere yer verildi:
“Bilirkişi raporunda yapım aşamasında rölöve ve projedeki taşıyıcı sistem eleman sayısı ve boyut uyumsuzluğundan, donatı detaylandırması yetersizliğinden ve malzeme kalitesi yetersizliğinden dolayı yapı müteahhidi Yakup Aktaş ile fenni mesulü Mehmet Tekin’e asli kusur atfedildiği, ayrıca yine bahse konu bilirkişi raporunda kusurlu eylem sayılan statik ve mimari projede bulunmayan kaçak çatı katının yapım aşamasında yapıldığının tespit edildiği, kaçak katın kullanım aşamasında yapılmayıp yapım aşamasında yapılması halinin yapım aşamasında görev alan müteahhit ve fenni mesulün kusurlu eylemi olduğu, soruşturma kapsamında alınan bilirkişi raporunda statik projede 8-C ile 8-F aksları arasında yer alan, binanın doğu cephesinde, zemin kat -2.70 ile +0,30 kotları arasındaki perde duvarın mevcutta yapılmadığının tespit edildiği, yani statik projede bulunan bu taşıyıcı unsurun yapım aşamasında inşa edilmediği, bu durumun da müteahhit ve fenni mesul yönünden kusur kabul edildiği, soruşturma kapsamında elde edilen deliller ışığında şüphelinin binanın yıkılmasında ihmal ve kusurunun bulunduğunun değerlendirildiği, şüphelilerin mesleklerinin ve kanunun yüklediği sorumlulukları yerine getirmemiş olması sebebiyle Ezgi Apartmanı’nın yıkılmasında kusurunun bulunduğu, zira şüphelilerin, yüklenmiş olduğu iş kanunda düzenlenen görevler ve mesleki bilgisi gereği ülkemizin deprem kuşağında olması hususu da dikkate alındığında eylemlerinin sonuçlarını öngörmeleri gerektiği, bu durumu öngördüğü halde yapıyı kanun ve yönetmeliğe uygun yapmadıkları ve denetimlerinde yetersiz ve özensiz davrandıkları yönündeki tespit eylemi şüphelilerin bilinçli taksirle hareket ettiklerini gösterdiği, böylelikle dikkat ve özen yükümlülüğüne aykırı davranarak öngörmeleri gereken neticenin gerçekleşmesinden dolayı bilinçli taksirle birden fazla insanın ölümüne veya yaralanmasına neden olma suçunu işledikleri yönünde hakkında kamu davası açmaya yeter şüpheye ulaşılmıştır.”
Savcılık tevzi bürosuna gönderilen iddianame beş ağır ceza mahkemesinden birine sevk edilecek ve mahkeme tarafından kabul edilirse şüphelilerin yargılanmasına başlanacak.
Hazırlanan nihai bilirkişi raporunda tali kusurlu bulunan kamu görevlilerinin dosyası ayrılırken 11 Eylül’de haklarında tutuklamaya yönelik yakalama kararı çıkarılan Sami Kervancıoğlu ile Mustafa Pekel’in yakalanması için çalışmalar devam ediyor.