Muhalefet Akbelen’in ‘telafi sınavı’nda da kaybetti
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç TBMM’de yaptığı bilgilendirmede UYAP verilerine bakıldığında kadın cinayetlerinde azalma gördüklerini söyledi. Bakan’a göre 2024’te şimdiye dek 107 kadın öldürüldü.
TBMM Kadın Erkek Fırsat Eşitliği Komisyonu’nun toplantısına katılan Adalet Bakanı Yılmaz Tunç hem kadın cinayetlerinde gelinen noktadan hem de yargıdaki genel tablodan bahsetti.
Kadına yönelik şiddetin önlenmesiyle ilgili dayanağın 6284 sayılı Kanun olduğunu söyleyen Tunç, İstanbul Sözleşmesi konusunun hep gündemde tutulduğunu belirtti. Tunç, sözleşmeyi imzalama ve fesih yetkisinin yürütmede olduğuna işaret etti.
Sözleşmenin feshinden önceki ve sonraki kadın cinayeti rakamlarına ilişkin soru yöneltildiğini söyleyen Tunç, bir kadının bile cinayete kurban gitmesinin herkesi derinden yaralayacağını, bunun sayılarla ifade edilmesinden de rahatsızlık duyduğunu kaydetti. Tunç, şöyle konuştu:
“Son yıllara baktığımız zaman artış değil bir azalma olduğunu UYAP verilerinden görebiliyoruz. 2021’de 343, 2022’de 358, 2023’te 315, bu yıl şu ana kadar da 107. Hiç olmasın, en aza indirelim. Türkiye olarak Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre bizim bölgemiz orta sıralarda gözüküyor. Bizim ülkemizde hiç kadın cinayeti olmasın, biz bunu temenni ederiz. Bu anlamda da topyekun mücadeleyi yapmamız lazım.”
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, daha önce yaptığı bir konuşmada kullandığı ‘Aile hukuku sil baştan’ sözünün yanlış aktarıldığını söyledi. Tunç, kadının soyadıyla ilgili Anayasa Mahkemesi kararları bulunduğunu ifade ederek, “Bu düzenlemeler Anayasa Mahkemesinin iptal kararları doğrultusunda 9. Yargı Paketi’nde yer alacak” dedi. Tunç, ailenin korunması, kadının korunması, çocukların korunması ve yargı süreçlerinde aile bireylerinin mağdur olmaması anlamında Medeni Kanun’da topyekun bir tarama yapılarak eksiklerin tamamlanması gerektiği yönündeki konuşmasının, “Kanun tamamen değişecek” gibi aktarıldığını söyledi.
9.Yargı Paketi’yle ilgili hazırlıkların devam ettiğini kaydeden Tunç, Adalet Komisyonu üyesi milletvekilleriyle bir araya geldiğini, muhalefet milletvekillerinin, teklif hazırlanırken kendi önerilerini de sunmak istediklerini söylediğini belirtti. Tunç, “Grup Başkanımızla da görüşeceğiz. Özellikle yargı paketleriyle ilgili düzenleme komisyona sevk edilmeden önce o çalışmanın içerisinde hukukçu milletvekilleri de olsa o çalışmanın daha verimli olmasını sağlar” dedi.
Bir milletvekilinin, Van’da 83 yaşındaki Makbule Özer’in ikinci kez cezaevine gönderilmesiyle ilgili sorusuna yanıt veren Tunç, “İnfaz ertelemesiyle ilgili süreci tekrar başlattık. Bu yine Adli Tıp Kurumunun raporuna bağlı bir durum” dedi.
Cezaevlerindeki çocukların durumunun sorulduğunu kaydeden Tunç, çocukların devlete emanet olduğunu vurguladı. Bu çocukların eğitimlerinin aksamaması için gerekli çalışmaların yürütüldüğünü belirten Tunç, şu ifadeleri kullandı:
“Cezaevinde çocukların tamamı eğitim görüyor, ana sınıfından üniversiteye varıncaya kadar. MEB ile yaptığımız protokollerle meslek liseleri açtık. Şu anda cezaevlerinde 65 bin 986 öğrenci var. Bunlardan yaşı küçük olan da var, ileri yaşta olanlar da var. Açık öğretim ortaokul okuyan var, 9 bin 389 kişi. Açık öğretim lisesi okuyan var, 43 bin 184 kişi. Açık öğretim ön lisans ve lisans okuyan 6 bin 914 kişi var. Örgün eğitim ortaokula, liseye giden 494 kişi, örgün eğitim ön lisans 1164 kişi, örgün eğitim lisans 1269 kişi. yüksek lisans 61, doktora 21, uzaktan eğitimle ön lisans 38, uzaktan eğitim lisans 91.”